Arap Yarımadası Muhalefeti Buluştu
BATI ASYA, 13 Ocak 2022 05:49Suudi Arabistanlı alim Şeyh Nimr en-Nimr’in şehadetinin yıldönümünde Lübnan’da Arap Yarımadası Muhalefeti Buluşması gerçekleştirildi. Toplantıda, kapsamlı değişim vurgusu öne çıktı.
Suudi Arabistanlı alim Şeyh Nimr en-Nimr’in şehadetinin yıldönümünde Lübnan’da Arap Yarımadası Muhalefeti Buluşması gerçekleştirildi. Toplantıda, kapsamlı değişim vurgusu öne çıktı.
Toplantıda konuşan Arap Yarımadası Muhalefeti Buluşması Başkanı Fuad İbrahim, “Gerekli olan kapsamlı bir değişikliktir. Bu bir devletin değil, bir halkın görevidir. Sistemin biçimine karar veren halktır” dedi.
Arap Yarımadası Muhalefet Buluşması’nın bir üyesi olan Abbas El-Sadık, "Ülkemizin siyasi haklar ve yüksek fiyatlar düzeyinde tanık olduğu şey, benzeri görülmemiş biçimler aldı" dedi.
Sadık, "Durumun olduğu gibi kalması, her onurlu özgür insanın içindeki sesi yükseltmek sorumluluğunu iki katına çıkarmaktadır. Bu sistemin projelerinin ülke halkından çok Batılı şirketlere hizmet ettiğinin farkındayız” ifadelerini kullandı.
Gerçekleştirilen buluşmanın, anın bir sonucu olmadığını, yıllardır Suudi rejiminin acımasız politikalarına karşı koymak için çalıştığını kaydeden Sadık, buluşmanın İslami siyasi kimliğe sahip bir ittifak olduğuna, adaletsizliği ortadan kaldırmaya ve adaleti sağlamaya yönelik olduğuna dikkat çekti.
Sadık, “Ümmetin sorunlarıyla ilgilenmek bizim en büyük önceliğimiz. Bunun en başında Filistin davası geliyor ve normalleşmeyi reddettiğimizi duyuruyoruz” dedi.
Arap Yarımadası’ndaki Muhalefet Buluşması liderlerinden Casim Muhammed Ali ise, Arap Yarımadası’nın içinden geçmiş olduğu sürecin varlıksal tehdit oluşturduğunu belirtti.
Suudi’de Selmanlar döneminin istihbarat, medya ve kültürel aygıtlar aracılığıyla İslam’ın imajını çarpıttığını kaydeden Ali, “Şehit En-Nimr'in anısından esinlenerek, Arap Yarımadası'nda Muhalefet Buluşması adlı siyasi bir projenin başlatıldığını duyuruyoruz” dedi.
Buluşma liderlerin Hamza el-Hasan da "Muhalefetin çabalarını birleştirmeye yönelik her türlü girişimi güçlü bir şekilde destekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Öte yandan toplantıya katılan İlerici Arap Cephesi Başkanı Necah Vakim yaptığı konuşmada, “Arap Yarımadası halkının ıstırabı, Filistin halkının ıstırabından daha az değildir. Suudi Krallığı’nın İsrail'in Lübnan'ı işgalindeki rolü acı verici ve açıktı” dedi.
Vakim, "Bizi Suudi Arabistan'a saldırmakla suçlayanlara, Suudi Arabistan'ın Lübnan'a yönelik saldırganlığını durdurun diyorum. Suudi Arabistan Lübnan'dan 45 milyar dolardan fazla faiz aldı ve bize depozito olarak sadece bir milyar dolar verdi” iadelerini kullandı.
Müslüman Alimler Cemiyeti Mütevelli Heyeti Başkanı Gazi Hanina ise, "Birçok alim sabit durdu ve feda etti, böylece tarihte ölümsüzleştiler" dedi.
Hanina, “Kim bizi devlet işlerine karışmakla suçlarsa, İçişleri Bakanı’na bu performansın sizi hükümet başkanları kulübüne sokmayacağını söylüyoruz. Lübnan'da direniş ve direnişin Seyyidi olduğu sürece Lübnan'da hükümet kurulur. Bakana sözlerini abartmamasını tavsiye ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Lübnan İçişleri Bakanı Bessam el-Mevlevi, Şeyh Nimr En-Nimr’in şehadet yıldönümünde düzenlenen Suudi muhalefeti toplantısına ilişkin, “Lübnan yasasını uygulamak için çalışacağız” demişti.
Mevlevi, "Gerekli talimatları yayınlayacağız ve toplantıdaki herkesi yasaları uygulama cezası altında Suudi Arabistan Krallığı'na müdahale etmemeleri konusunda bilgilendireceğiz. Lübnan topraklarında Lübnanlı olmayanların ikametini ve yasallığını inceleyeceğiz. Gerekli yasal önlemleri alacağız” ifadelerini kullanmıştı.
Toplantıda konuşan Hizbullah Yürütme Konseyi Başkanı Seyyid Haşim Safiyuddin ise,"Şehit Şeyh el-Nimr askeri darbe yapmadı, silah taşımadı ve kurşun sıkmadı. Gerekli olan en asgari şey adaletsiz hükümdarın karşısında doğru söylemektir" dedi.
Arap Yarımadası muhalefetine desteğini vurgulayan Safiyyuddin sözlerini şöyle sürdürdü:
"Arap Yarımadası'nda ve ümmetimizde yaşanan suçlar ve trajediler ışığında, Suudi hanedanının politikalarına karşı sesler yükseltilmelidir. Sesi yükseltmek Suudi Arabistan ve diğerlerine müdahale anlamına gelmez, aksine mazlumların savunulmasıdır. Suudi Arabistan ile ilişkilere meraklı olanlar için, Suudi Arabistan'ın halka zorbalık politikasına son vermesini istiyoruz. Suudi Arabistan ülkemize bariz bir şekilde müdahale ediyor. Lübnanlıları birbirine karşı kışkırtmamasını istiyoruz. Suudi Arabistan’ın ülkemize zarar vermeyi bırakması gerekir. Amerika'ya, Batı'ya ve Suudi Arabistan'a söylüyorum ki, şimdiye kadar bu direnişin mahiyetini, halkının gücünü ve inancını bilmediniz. Amerika'nın hırsızlarına söylüyorum ki bu direniş dışa bağımlı olmadan özgür ve onurlu bir vatan oluşturmaya muktedirdir.”
KHA
BATI ASYA, 13 Ocak 2022 05:49
Yorumlar (0)