Myanmar'da Aşrılıkçılar Serbest Bırakılıyor
, 14 Mart 2018 00:13Myanmar yönetimi uluslararası alanda da giderek yalnızlaşıyor. Son altı ayda Rohingya Müslümanlarına yönelik şiddet olaylarının en önemli sorumlularından olan Devlet Başkan Vekili Aung San Suu Kyi’ye verilen barış ve özgürlük temalı ödüller geri alınıyor.
Myanmar’da aşırı milliyetçi Budistlerin önde gelen isimlerinden birisi olan rahip Aşin Viratu’nun 1 yıllık vaaz yasağı sona erdi. Viratu gerek medya gerekse sosyal medyada Müslümanları hedef alan açıklamalarıyla tanınıyor. Tüm ülkede ırkçı Budistlerin saldırılarına maruz kalan Müslümanların en fazla baskı gördüğü yer Arakan eyaleti. Ancak Viratu bu eyalette ya da Myanmar’ın başka bölgelerinde yaşanan şiddet olaylarında kendi etkisinin olduğunu reddediyor. Son olaylardan Müslümanları sorumlu tutuyor. Ülkedeki diğer aşırı milliyetçiler gibi Rohingyaların aslında Bangladeşli yasadışı göçmenler olduğunu iddia ediyor.
Aung San Suu Kyi yönetimi tarafından hükümetin de tehdit altında görülmesi üzerine aşırı milliyetçileri durdurmak için Viratu’ya vaaz yasağı getirilmişti. Yasağın kalkmasının ardından konuşan Viratu, vaazların ve eylemlerine devam edeceğini açıkladı.
Öte yandan Parmaukkha adındaki başka bir Müslüman düşmanı rahip de 2016 yılında ABD’li yetkililerin Rohingya kelimesini kullanmasını protesto gösterileri sırasında tutuklanmış ve 3 ay hapis cezası almıştı. Parmaukkha’nın da cezası sona erdi ve serbest bırakıldı. Parmaukkha da hapisten çıktıktan sonra yaptığı açıklamada Myanmar’daki 135 etnik grubun içinde Rohingya diye bir ırkın olmadığı sözlerini tekrarladı.
Diğer yandan Rakhine eyaletinin başkenti Mrauk U’da 16 Ocak’ta meydana gelen ve yedi kişinin ölümüyle sonuçlanan isyan girişimiyle ilgili olarak bir milletvekiline dava açıldı. Rakhine azınlık grubunun bir üyesi ve bir milletvekili olan Aye Maung isyan girişiminden bir gün önce hükümet aleyhine sert bir konuşma yaparak halkı kışkırttığı gerekçesiyle vatana ihanetten yargılanacak. Maung aynı zamanda Rohingya karşıtı görüşleriyle bilinen Arakan Ulusal Partisi’nin eski başkanı.
Bu arada Birleşmiş Milletler Soykırım Önleme Özel Danışmanı Adama Dieng Bangladeş Ulusal İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Kazi Reazul Hoque ile Daka’da bir araya geldi. Dieng BM’nin Myanmar’a giderek soykırımın delillerini toplama kararı aldığını açıkladı. Buna göre suça karışmış askerlerin Uluslararası Ceza Mahkemesine çıkarılması gündeme gelebilir.
Öte yandan Rohingyalara yönelik soykırım BM İnsan Hakları Özel Raportörü Yanghee Lee tarafından da doğrulandı. Myanmar hükümetinin katliamlara Arakan Rohingya Kurtuluş Ordusu’nun eylemlerini gerekçe göstermesi Lee tarafından yeterli bulunmadı. Yaşananlardan hükümeti sorumlu tuttu. BM İnsan Hakları Şefi Zeyd Raad El Hüseyin’in katliamlar için yeni bir araştırma yapılması çağrısını tekrarladı.
Diğer yandan Uluslararası Af Örgütü de uydu fotoğrafları ve röportajlara dayanarak hazırladığı raporda Myanmar yönetiminin Rohingyalara ait bölgelere yeni binalar inşa ettiğini açıkladı. Önceden Rohingyaların yaşadığı ancak Myanmar silahlı kuvvetleri tarafından yerle bir edilen köylerin bulunduğu yerlere güvenlik ve başka binaların dikildiği kaydedildi. Yapılan eylem toprak gaspı olarak yorumlanırken Rohingyaların geri dönüş planına da gölge düştüğü kaydedildi.
Öte yandan Myanmar yönetimi uluslararası alanda da giderek yalnızlaşıyor. Son altı ayda Rohingya Müslümanlarına yönelik şiddet olaylarının en önemli sorumlularından olan Devlet Başkan Vekili Aung San Suu Kyi’ye verilen barış ve özgürlük temalı ödüller geri alınıyor. 2017 yılının Ekim ayında Oxford Şehir ödülü ve Aralık ayında da Dublin Özgürlük ödülü Suu Kyi’den geri istendi. Ayrıca Washington’da bulunan Holokost Müzesi de Suu Kyi’ye verilen insan hakları ödülünü geri alınacağını duyurdu. Ayrıca ABD’de bazı Demokrat politikacıların da Suu Kyi’ye verilen ve en yüksek insan hakları ödülü olan Kongre Altın Madalyası’nın geri alınmasını istediği kaydedildi. Ancak Myanmar yönetiminin Batı tarafından dışlanması onun BM Güvenlik Konseyi’nde veto yetkisi bulunan beş ülkeden birisi olan Çin ile yakınlaşmasını hızlandırabilir.
KUDÜS HABER
Yorumlar (0)
İsrail, İran'a Karşı Sonraki Tura Hazırlanıyor
Barış Mukabilinde Teslim Olmak
Sınvar'ın Hamlesi Bir İntihar Mıydı?
Aksa Tufanı, İsrail'in Gücü Kader Değildir Diyor
Lübnan Cumhurbaşkanı İsrail'le Müzakere İstiyor
Düşman Liderliğinin Farkındalığı Değişiyor
Trump'ın Kutlaması, İsrail'in Söyleminin Teyidi
Seyyidsiz Kalan Savaş Meydanı!
Filistin Açısından Sonraki Gün
İran İle Savaşa Geri Mi Dönülüyor?
Bölgesel Çatışmada Siyonist Varlığın Öncelikleri
Hizbullah Kandırıldı Mı?
İran-İsrail Gerilimi: Alan Daralıyor
İran Zamanı Lehine Kullanıyor
İsrail ve Batı, Hizbullah'ın Toparlandığını Düşünüyor
Trump ve Filistin'in Kanı
Boyunduruk Altına Alma Planı Yeni Savaş Getirir
Trump, İran Kartıyla Bir Kumara Mı Hazırlanıyor?
ABD-İsrail'i, Direnişin Siyasi İlerleme Endişesi Sardı
Hizbullah Milletvekili'nden Nasrallah'a: Yolunuz Sürdürülüyor
Netanyahu: Hedeflerimiz İçin En Büyük Engel Hizbullah'tır
Direnişçiler, 'Büyük Haber'i Nasıl Karşıladı?
Seyyid Hasan'ın İzlerini Takip Etmek
İsrail İstihbaratının Sorusu: Hizbullah'ın Elinde Ne Kaldı?
Filistin Halkının Kalbinde Hasan Nasrallah
Direnişin Destek Cephesini Yönetmedeki Zihniyeti
Hacı Muhsin'in Sırlarına Bir Yolculuk
Fuad Şükr ve İbrahim Akil Ortaklığı
Bir İnsan Olarak İbrahim Akil
Abdülkadir: Direnişin Parlak Zekası
Hatice Şükr, Babası Fuat Şükr'ü Anlattı
Fuad Şükr: Direnişin Anlatıcısı
Uli'l-Be's Muharebesi'ndeki Zaferin Tarihi - 3
Uli'l-Be's Muharebesi'ndeki Zaferin Tarihi - 2
Uli'l-Be's Muharebesi'ndeki Zaferin Tarihi - 1
İsrail, Charlie Kirk'in Gizemli Ölümünün Neresinde?
Katar'daki Saldırıyla Netanyahu Asasını Kırdı
İran-Lübnan-Suriye'deki Gelişmeler ve İsrail'in Gelecek Planı
Direniş Fikri ve Onun Tarihi Tezahürleri Üzerine