Sabra ve Şatilla'da 3000 Kişi Katledilmişti
BATI ASYA, 19 Eylul 2017 00:06Siyonist İsrail ve Lübnan’daki işbirlikçilerinin Sabra ve Şatilla’da gerçekleştirdikleri katliamın üzerinden 35 yıl geçti.
Bundan tam 35 yıl önceydi. Beyrut’un batısındaki Sabra mahallesi ile hemen yanı başındaki Şatilla mülteci kampında yaşayanlar için sıradan bir gündü.
İşgalci İsrail’in zulmünden kaçan Filistin ve Lübnanlılar terk etmek zorunda bırakıldıkları topraklarına bir gün geri dönme umuduyla hayata tutunmaya çalışıyordu. Hayat en fazla bir mülteci kampında olabilecek kadar güzeldi. Çocuklar sokakta oynuyor, kadınlar bulabildikleri malzemelerle günün yemeğini yapmaya çalışıyor ve ihtiyarlar da anılarını taze tutmaya çalışıyordu. Erkekler de aile bireylerinin yine bir arada olmasında teselli arıyordu.
Sabra ve Şatilla’da yaşayanlar için o gün güneş son kez doğmuş ve son kez de batmıştı. Gece olunca Siyonist İsrail’in sonradan kasap lakabını alacak olan dönemin savunma bakanı Ariel Sharon’un emriyle bölge kuşatıldı. Liderleri Beşir Cemayel’in intikamını alma iddiasındaki Falanjist milisler kampa baskın yaptı.
Ağababaları İsrail’den aşağı kalmayacak bir katliam gerçekleştirdiler. 3 gün boyunca sasum sivilleri kıyımdan geçirdiler. Kadın, erkek, çocuk ve ihtiyar… Üç bin kişi katledildi. Bölge aylarca ceset kokusundan geçilmedi.
Peki sonra… Birleşmiş Milletler 16-18 Eylül 1982 yılında gerçekleşen olayı soykırım olarak niteledi ve Ariel Sharon’u suçlu buldu. Kasap Sharon hiçbir zaman ceza almadı. Hatta başbakanlık bile yaptı. Katliam da Filistinlilerin çektiği acıları temsil eden en önemli olaylardan biri olarak tarihe geçti. Ayrıca İsrail’in gerçek yüzü bu katliamla bir kez daha ortaya çıkmış oldu. Şimdi gerek Filistinliler gerekse Filistinli olmayan ama insani duyarlılığı olanlar her yıl Sabra ve Şatilla katliamlarının yıldönümlerinde etkinlikler düzenleyip İsrail’in şeytani yüzünü dünyaya göstermeye çalışıyor.
KUDÜS HABER
BATI ASYA, 19 Eylul 2017 00:06
Yorumlar (0)
İsrail, İran'a Karşı Sonraki Tura Hazırlanıyor
Barış Mukabilinde Teslim Olmak
Sınvar'ın Hamlesi Bir İntihar Mıydı?
Aksa Tufanı, İsrail'in Gücü Kader Değildir Diyor
Lübnan Cumhurbaşkanı İsrail'le Müzakere İstiyor
Düşman Liderliğinin Farkındalığı Değişiyor
Trump'ın Kutlaması, İsrail'in Söyleminin Teyidi
Seyyidsiz Kalan Savaş Meydanı!
Filistin Açısından Sonraki Gün
İran İle Savaşa Geri Mi Dönülüyor?
Bölgesel Çatışmada Siyonist Varlığın Öncelikleri
Hizbullah Kandırıldı Mı?
İran-İsrail Gerilimi: Alan Daralıyor
İran Zamanı Lehine Kullanıyor
İsrail ve Batı, Hizbullah'ın Toparlandığını Düşünüyor
Trump ve Filistin'in Kanı
Boyunduruk Altına Alma Planı Yeni Savaş Getirir
Trump, İran Kartıyla Bir Kumara Mı Hazırlanıyor?
ABD-İsrail'i, Direnişin Siyasi İlerleme Endişesi Sardı
Hizbullah Milletvekili'nden Nasrallah'a: Yolunuz Sürdürülüyor
Netanyahu: Hedeflerimiz İçin En Büyük Engel Hizbullah'tır
Direnişçiler, 'Büyük Haber'i Nasıl Karşıladı?
Seyyid Hasan'ın İzlerini Takip Etmek
İsrail İstihbaratının Sorusu: Hizbullah'ın Elinde Ne Kaldı?
Filistin Halkının Kalbinde Hasan Nasrallah
Direnişin Destek Cephesini Yönetmedeki Zihniyeti
Hacı Muhsin'in Sırlarına Bir Yolculuk
Fuad Şükr ve İbrahim Akil Ortaklığı
Bir İnsan Olarak İbrahim Akil
Abdülkadir: Direnişin Parlak Zekası
Hatice Şükr, Babası Fuat Şükr'ü Anlattı
Fuad Şükr: Direnişin Anlatıcısı
Uli'l-Be's Muharebesi'ndeki Zaferin Tarihi - 3
Uli'l-Be's Muharebesi'ndeki Zaferin Tarihi - 2
Uli'l-Be's Muharebesi'ndeki Zaferin Tarihi - 1
İsrail, Charlie Kirk'in Gizemli Ölümünün Neresinde?
Katar'daki Saldırıyla Netanyahu Asasını Kırdı
İran-Lübnan-Suriye'deki Gelişmeler ve İsrail'in Gelecek Planı
Direniş Fikri ve Onun Tarihi Tezahürleri Üzerine