Suudi Arabistan ve Çin’in Enerji Rekabeti
, 05 Eylul 2017 03:23Myanmar’ın Arakan eyaletinde yaşayan Müslümanlara yönelik baskıların katliam halini alması bir anda bütün dünyanın gözlerini buraya çevirmesine neden oldu. Şimdiye kadar konuşulanlar hep ne olduğu üzerineydi. Biraz da yaşananların muhtemel sebepleri üzerinde duralım.
Myanmar hükümetinin Arakanlı Müslümanlara yıllardır uyguladığı baskı ve ayrımcılık son yıllarda şiddetini artırdı. Bir haftadan fazla bir zamandır ise katliam ve bölgenin insansızlaştırılması haberleri göz ardı edilecek gibi değil. Katliamdan kaçabilenler Bangladeş’e sığınmaya çalışıyor. Olayların gerçekleştiği bölgelere girebilmek neredeyse imkânsız. Bu yüzden ölü sayısı ile ilgili haberler oldukça çelişkili. Sosyal medyada Arakan olarak paylaşılan fotoğraf ve videoların başka olaylara ait olduğu iddiaları ise çok ciddi bir biçimde dile getiriliyor. Ancak bu şüpheler Arakanlı Müslümanların vatandaşlık başta olmak üzere pek çok hakka sahip olmadığı ve başarabilenlerin kendi topraklarından kaçarak mülteci olmayı tercih ettiği gerçeğini değiştirmiyor.
Peki Arakan’da neler oluyor? Son olaylar neden patlak verdi? Bölge kimler için hangi öneme sahip?
Uzmanlara göre bölge üzerinde bir enerji kavgası var. Kavganın tarafları arasında kendi içlerinde çeşitli ortaklıklar yapan Çin, İngiltere, ABD, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkeler var.
Hatırlanacağı gibi son olaylar kısaca ARSA olarak bilinen Rohingya Kurtuluş Ordusu’nun hükümete ait 25 karakola baskın yapmasının ardından başlamıştı. Örgütün kurucusu ve lideri olan Attullah Ebu Ammar Cununi’nin Suudi Arabistan’ın Mekke şehrinde büyüdüğü ve eğitimini burada aldığı belirtiliyor. Ayrıca örgütün Suudi Arabistan tarafından desteklendiği iddia ediliyor. Myanmar yönetiminin Budist çeteleri silahlandırması ile iç çatışma körükleniyor. İddiaya göre karakol baskını emri de Suud yönetiminden gelmiş. Böylece bölgenin insandan arınması hızlanırken Myanmar’daki doğal kaynakların Suudi Arabistan’a güvenli bir biçimde taşınması kolaylaşacak. Bölgedeki enerji projelerinin Suudi Aramco şirketi tarafından gerçekleştirilmesi planlanıyor.
Suudi Arabistan’ın bölgedeki hedefleri bununla sınırlı değil. Middle East Eye’a göre Suudi rejimi bölgede çok değerli tarım arazileri satın almış. Amacı bölgeyi kendisi için güvenli bir gıda limanı haline getirmek. Ayrıca Birleşik Arap Emirlilklerini de Arakan’da otoyol ve altyapı projeleri gerçekleştirmeye teşvik ediyor. Bunun için Abu Dabi merkezli El Mervan şirketi ile de bir sözleşme imzalanmış.
Myanmar enerji piyasasında Çin, Fransa ve İngiltere’nin hakimiyeti söz konusu. ABD ise körfez ülkelerini de oyuna dahil ederek Çin’in nüfuzunu kırmaya çalışıyor. Bengal körfezindeki enerji piyasasında yeni paydaşların ortaya çıkmasından endişe eden İngiltere ise Rohingya Müslümanlarının mazlumiyetini kalkan yapıp Birleşmiş Milletler’i devreye sokmaya çalışıyor.
Diğer yandan Myanmar Devlet Başkanı Ang San Suu Çii ise ABD’ye yakın ve bölgedeki Çin hakimiyetini aşındırmaya çalışan bir lider. Batı basını ve sivil toplum kuruluşlarının gözdesi. Özgürlük yanlısı, gelecek vaad eden bir lider olarak sunuluyor.
Uzmanlara göre Bengal Körfezi’nin Myanmar Devletine ait petrol rezervi 3,2 milyar varil. 16 trilyon metreküp de doğalgaz rezervi var. Bu kaynakların karadan Çin’e taşınması için Arakan’dan geçmesi ve doğal olarak geçiş yolunun güvenliğinin sağlanarak imar edilmesi gerekiyor. ABD’nin eski diplomatlarından Hunter Marsten’e göre ABD Myanmar-Çin boru hattını engellemeye çalışıyor.
Sonuç itibariyle bölgenin insansız hale getirilmesi enerji kavgası veren tarafların doğrudan veya dolaylı olarak işini kolaylaştıran ya da en azından projelerini engellemediği için itiraz etmeyecekleri bir durum.
KUDÜS HABER
Yorumlar (0)
İsrail, İran'a Karşı Sonraki Tura Hazırlanıyor
Barış Mukabilinde Teslim Olmak
Sınvar'ın Hamlesi Bir İntihar Mıydı?
Aksa Tufanı, İsrail'in Gücü Kader Değildir Diyor
Lübnan Cumhurbaşkanı İsrail'le Müzakere İstiyor
Düşman Liderliğinin Farkındalığı Değişiyor
Trump'ın Kutlaması, İsrail'in Söyleminin Teyidi
Seyyidsiz Kalan Savaş Meydanı!
Filistin Açısından Sonraki Gün
İran İle Savaşa Geri Mi Dönülüyor?
Bölgesel Çatışmada Siyonist Varlığın Öncelikleri
Hizbullah Kandırıldı Mı?
İran-İsrail Gerilimi: Alan Daralıyor
İran Zamanı Lehine Kullanıyor
İsrail ve Batı, Hizbullah'ın Toparlandığını Düşünüyor
Trump ve Filistin'in Kanı
Boyunduruk Altına Alma Planı Yeni Savaş Getirir
Trump, İran Kartıyla Bir Kumara Mı Hazırlanıyor?
ABD-İsrail'i, Direnişin Siyasi İlerleme Endişesi Sardı
Hizbullah Milletvekili'nden Nasrallah'a: Yolunuz Sürdürülüyor
Netanyahu: Hedeflerimiz İçin En Büyük Engel Hizbullah'tır
Direnişçiler, 'Büyük Haber'i Nasıl Karşıladı?
Seyyid Hasan'ın İzlerini Takip Etmek
İsrail İstihbaratının Sorusu: Hizbullah'ın Elinde Ne Kaldı?
Filistin Halkının Kalbinde Hasan Nasrallah
Direnişin Destek Cephesini Yönetmedeki Zihniyeti
Hacı Muhsin'in Sırlarına Bir Yolculuk
Fuad Şükr ve İbrahim Akil Ortaklığı
Bir İnsan Olarak İbrahim Akil
Abdülkadir: Direnişin Parlak Zekası
Hatice Şükr, Babası Fuat Şükr'ü Anlattı
Fuad Şükr: Direnişin Anlatıcısı
Uli'l-Be's Muharebesi'ndeki Zaferin Tarihi - 3
Uli'l-Be's Muharebesi'ndeki Zaferin Tarihi - 2
Uli'l-Be's Muharebesi'ndeki Zaferin Tarihi - 1
İsrail, Charlie Kirk'in Gizemli Ölümünün Neresinde?
Katar'daki Saldırıyla Netanyahu Asasını Kırdı
İran-Lübnan-Suriye'deki Gelişmeler ve İsrail'in Gelecek Planı
Direniş Fikri ve Onun Tarihi Tezahürleri Üzerine