Refik Hariri Suikastinde Yeni Gelişme
BATI ASYA, 04 Ocak 2017 07:162005 yılında aracını hedef alan bombalı saldırıda öldürülen Refik Hariri’nin, kendi adamları tarafından bombalı saldırının düzenlendiği San George caddesine yönlendirildiği ortaya çıktı. Savunma Avukatı Emil Aun’un paylaştığı bu bilgi, Hariri suikast üzerinden Lübnan direnişinin hedef alındığı bir kez daha belgelendi.
2005 yılında aracını hedef alan bir saldırıda öldürülen Lübnan Başbakanı Refik Hariri’yle ilgili kurulan uluslararası mahkemenin dünkü duruşmasında, davaya ilişkin önemli bir bilgi gündeme getirildi.
Savunma avukatlarından Emil Aun’un mahkemede yaptığı açıklamaya göre Refik Hariri’nin konvoyu, her zaman kullandığı güzergahın yerine bombalı saldırının gerçekleştiği San George caddesine yöneldi.
Aun’un verdiği bu bilgileri değerlendiren Lübnan eski iç güvenlik yetkilisi Cemil es-Seyid, Hariri suikastinin uluslararası bir komplo olduğunun bir kez daha belgelendiğini söyledi.
Es-Seyyid’e göre bombalı saldırıda ölen konvoy amiri Yahya Arap, konvoyun güzergahıyla ilgili tüm emirleri sadece İç İstihbarat Servisi Başkanı Visam el-Hassan’dan alıyordu. Es-Seyyid, El-Hassan’ın konvoydan sürpriz bir şekilde son anda ayrılmasının el-Hassan’ın suikastte parmağı olduğunu doğruladığını söyledi.
Hatırlanacağı üzere El-Hassan, 2012 yılında kendisini hedef alan bir bombalı saldırıda öldürülmüştü. El-Hasan’ın öldürülmesinin, Hariri suikastindeki rolüyle bağlantılı olduğunu belirten Es-Seyyid “el-Hasan suikasti, Hariri suikastindeki rolü ortaya çıkmadıkça aydınlanmayacak” dedi.
Hariri suikasti üzerinden Lübnan ve bölgede büyük değişiklikler yaratmayı planlayan ülkelerin, Visam el-Hassan’ı ortadan kaldırdıkları gibi Hariri suikast komplosunda rolü olan Eşref Rifi, Said Mirza, Sakr Sakr, İlyas Iyd ve Züheyr Sıddık’ı gibi Hariri yandaşlarının da ortadan kaldırılacağını söyledi.
Es-Seyyid “Veriler, Hariri suikastinin Eski Başkan George Bush döneminde, Suriye ve Lübnan’daki yönetimleri devirmek için planlanan uluslararası bir komplodan ibaret olduğunu gösteriyor. Bunun ilk fiili adımı da Hariri suikasti oldu” dedi.
Es-Seyyid, Hariri suikastinde parmağı olduğu iddiasıyla tutuklanarak 4 yıl hapse mahkum edilen Lübnanlı dört subaydan birisiydi. Suriye ve Hizbullah’a yakınlığıyla bilinen dönemin üst düzey güvenlik subayları, haklarındaki iddiaların asılsız olduğunun anlaşılmasından sonra Lübnan Mahkemesi’nin verdiği kararla 2009’da serbest bırakılmışlardı.
Hariri suikastinden sorumlu tutulanlar arasında Suriye yönetimi ve Lübnan İslami Direnişi Hizbullah bulunuyor.
Suikast iddiaları, Suriye’nin direniş lehindeki duruşunu değiştirmesi için şantaj olarak kullanıldı. Suriye, suikast sonrasında artan baskılar üzerine Lübnan’daki askeri gücünü geri çekmek zorunda kalmıştı.
Refik Hariri suikasti için oluşturulan Uluslararası Mahkeme, Hizbullah’a yakınlığıyla bilinen Mustafa Bedreddin, Salim Cemil Ayyaş, Hüseyin Hasan Uneysi ve Esad Hasan’ın suikastten sorumlu tutarak yargılanması için Lübnan’dan iadesini istemişti.
Mahkemenin direnişi hedef alan komplonun bir parçası olduğunun altını çizenLübnan İslami Direnişi Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah, “Mahkeme’nin Hizbullah mensuplarına uzanacak elinin kesileceği” uyarısında bulunarak karara sert tepki göstermişti.
KUDÜS HABER
BATI ASYA, 04 Ocak 2017 07:16
Yorumlar (0)