İsrail'in Mısır Askerlerini Vurmasının Arkasında Ne Var?

Uzmanlar ve analistler, işgal askerlerinin Refah Sınır Kapısı’nda Mısırlı askerlere ateş açmasının arkasında İsrail’in kötü niyetli siyasi ve askeri amaçlarının olduğunun altını çizdi ve olayı “Mısır’a yönelik vahşi bir şantaj” olarak nitelendirdi. 

Uzmanlar, özellikle de devam eden tıkanıklık hali ve İsrail’in gerçekleştirmiş olduğu saldırılar ile mevcut durumu tırmandırması nedeniyle, siyonistlerin Mısır askerlerini hedef alma zamanlamasının son derece hassas olduğuna dikkat çektiler ve provokasyonun büyük ihtimalle İsrail tarafından yapıldığını, Gazze’de devam eden katliamlar ve soykırıma bağlı olarak Mısırlı askerin tepkisinin ise doğal ve insani olduğunu vurguladılar.

Gözlemcilere göre, İsrail’in Camp David Anlaşmasını çok kere ihlal etmiş olması, Mısır’a uluslararası hukuk yoluyla Siyonist varlığa baskı yapma ve Kahire’nin gerekli siyasi iradeyi göstermesi durumunda ise Tel Aviv’i Refah Sınır Kapısı ve Philadelphia Ekseni’nden çekilmeye zorlama fırsatı veriyor.

İsrail’in Kahire’ye Yönelik Vahşi Şantajı

Yazar ve siyaset analisti Hazim Ayyad, olayı “İsrail’in Kahire’ye yönelik vahşi şantajı” olarak nitelendirerek şöyle konuştu: “Mısırlı askerlerin işgalci İsrail tarafından şehit edilmesi olayı, bir hata veya yanlış hesaplamadan kaynaklanan geçici ve tesadüfi bir olay olarak görülemez. Zira olay, ABD Başkanı Biden’ın Refah Sınır Kapısı faaliyete geçene kadar Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı’ndan yardımların sokulması hususunda Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ile telefonla görüşüp anlaşmasından birkaç saat sonra gerçekleşti.”

Ayyad ayrıca, olayın aynı zamanda Arap dışişleri bakanlarının Avrupalı ​​mevkidaşlarıyla Brüksel’de Avrupa’nın, insani yardım ve savaş esnasında ve sonrasında geçişleri yönetmedeki rolünü tartışmak üzere yaptıkları toplantı ve Mısır Cumhurbaşkanı’nın, Cumhuriyetçilerden ve Demokratlardan müteşekkil Amerikan heyeti ile görüşüp Gazze Şeridi’ndeki insanlık trajedisine son verilmesi ve çatışmanın büyüyüp yayılmasının önlenmesi gerektiğini vurgulaması ile aynı zamana denk geldiğine dikkat çekti.

Ayyad şunları ekledi: “Bu anlamda olay, siyasi bağlamından çıkarılamaz; çünkü işgalci İsrail Mısır’a karşı vahşi bir şantaj yapıyor; zira bu şekilde olayın araştırılması ve gelecekte mesela Filistinlilerin Mısır tarafına sığınması gibi bir yolla vuku bulacak benzer olayların yaşanmasının önünü almak bahanesi ile Refah Sınır Kapısı’nda bulunan işgal güçleriyle Mısır tarafının doğrudan saha koordinasyonu yapmasını dayatmak ve böylece işgalci güç tarafından kontrol edilen geçiş üzerinden yardım getirilmesi mevzusunu bir oldubittiye getirmek istiyor. İşgal bu anlamda Mısır’a, koordinasyon yapılacak ve ilişki kurulacak tek tarafın Brüksel veya Washington değil, işgal ve onun faşist hükümeti olduğu mesajını veriyor.  

Krizi Mısır’a Taşımak

Diğer yandan işgalci İsrail’in Mısırlı askerleri hedef alıp Mısır kamuoyunu harekete geçirerek krizi Mısır arenasına taşımakla tehdit ettiğini ve Gazze Şeridi sınırındaki boğucu ekonomik, siyasi ve güvenlik krizi ışığında Kahire’nin isteyeceği son şeyin insanların sokağa dökülmesi olduğunu ve bu sebepten böylesi bir senaryodan kaçındığını kaydeden yazar, siyonist varlığın iç, bölgesel ve uluslararası hesaplarının karmaşıklığından kaynaklanan krizini ve Mısır’ın tepkisinin sınırlarını ve aynı zamanda dar manevra marjını gayet iyi bildiğini yansıtan bu mevzunun, İsrail’in elinde tehlikeli bir şantaj kartı olduğuna işaret etti.  

Ayyad makalesini şöyle sonlandırdı: “Büyük ihtimalle işgalci İsrail, Mısır’ı sınır kapısının idaresi ile alakalı Amerikalı ve Avrupalılarla iletişim kurmak yerine kendileriyle iletişim ve koordinasyona geçmeye zorlamak adına Mısırlı askerleri hedef alarak Refah Sınır Kapısı’ndaki krizi tetikledi. İşgalin siyasi hesapları, Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı’nın açtığı dava, Uluslararası Adalet Divanı kararı, Filistin devletinin bazı Avrupa ülkeleri tarafından tanınması ve Biden’ın seçim gündemiyle daha da karmaşık hale geldi. Peki, Kahire İsrail’in şantajına boyun eğip işgali karmaşık hesaplarından kurtarmayı kabul edecek mi? Yoksa gerilimi tırmandıracak mı? Ya da olayın ayrıntılarını ve şok edici bilgilerini gizleyerek krizi kontrol altında mı tutacak? Evet, görünen o ki Mısır’ın şu anki durumunda bu daha muhtemel!”

Tıkanıklık ve Gerilimin Tırmanması

Askeri ve stratejik konular uzmanı Tümgeneral Fayiz ed-Duveyri ise el-Cezire’ye verdiği röportajda, Mısır ve İsrail orduları arasında Refah Sınır Kapısı’nda meydana gelen çatışmanın öneminin, tıkanıklık halinin yaşandığı ve gerilimin tırmanışa geçtiği bir dönemde vuku bulmasından kaynaklandığını belirtti.

Öncesinde Refah Sınır Kapısı’nda Mısır ve İsrail ordusu arasında çatışma çıktığı açıklanmış, bilançoya dair haberlerde farklı ifadeler yer almıştı. İsrail’e ait bazı medya kuruluşları, İsrail tarafında herhangi bir can kaybı olmaksızın olay neticesinde Mısır tarafından bir askerin öldüğünü bazı kaynaklar ise iki askerin öldüğünü bildirmişti.

Fayiz ed-Duveyri; bir grup İsraillinin öldürüldüğü Selman Hatir olayını, 3 İsrail askerinin öldürüldüğü Muhammed Salah vakasını ve İskenderiye’de iki İsraillinin bir polis tarafından öldürüldüğü olayı hatırlattı.

İnsani Bir Tepki

Saldırıyı başlatanların Mısırlılar olduğunu söyleyen İsrail rivayetinden hareketle Fayiz ed-Duveyri şunları söyledi: “Acaba İsrail tarafından bir provokasyon gerçekleşti de Mısırlı bir askerin ateşle karşılık vermesi mi gerekti? Yoksa olay, Gazze Şeridi’nde uzun bir zamandır yaşanan insanlık dramına ve özellikle de en son Refah’ta göçmenlerin kampına yönelik İsrail’in gerçekleştirdiği vahşi katliama karşı Mısırlı bir askerin doğal ve insani bir tepkisi miydi?” 

Mısır tarafının, terörle mücadele amacıyla İsrail uçaklarının Sina’yı bombalamasına izin verdiğine işaret eden Fayiz ed-Duveyri, Mısır ile İsrail arasındaki Camp David Anlaşması’nı, 1979’daki eki ve 2005’teki güvenlik değişikliklerini hatırlattı.

Gazze’nin İsrail işgali altında olması, sonrasında Filistin Yönetimi’nin ve ardından da İslami Direniş Hareketi Hamas’ın Gazze Şeridi’nde yönetimi ele almasında karşılık bulan değişimlerde Mısır’ın oynadığı rolden bahseden yazar şu soruları yöneltti: “İşgalin bölgeye geri dönmesiyle ilgili Kahire’nin tutumu değişti mi? İşgal ordusunun 4 piyade taburu, hafif silahlar ve 180 normal araçla D alanında bulunmasına izin verildi… Peki, siyasi düzeyde Mısır, işgal ordusunun Philadelphia Ekseni’nde konuşlanmasına nasıl müsaade etti?”

Çatışmayla İlgili İlk Haberler

İsrailli güvenlik yetkililerinden naklen İsrail işgal ordusu radyosu, Pazartesi günü Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah Kapısı’nda İsrail ordusu ile Mısır ordusu arasında çatışma çıktığını duyurdu. Radyo, İsrail ve Mısır ordularının, iki taraf arasında yaşanan silahlı çatışmanın ardından telefonla soruşturma yürüttüğünü bildirdi.

Öte yandan Mısır askeri sözcüsü, yaptığı kısa açıklamada Mısır Silahlı Kuvvetleri’nin, Refah Sınır Kapısı’nda güvenlikten sorumlu Mısırlı bir askerin şehadetiyle sonuçlanan silahlı çatışmayla ilgili soruşturma yürüttüğünü söyledi.

Al-Arabi’ye Mısırlı kaynaklar, Refah Sınır Kapısı’nda ilk kurşunu sıkan tarafın İsrail olduğunu söyledi.

Başlangıçta İsrail, olayla alakalı herhangi bir bilginin yayınlanmasını engellemek için ilgili haberleri sansürledi.

İsrail’de yayın yapan Kanal 14, Mısır ordusunun Refah Sınır Kapısı bölgesinde bir İsrail kamyonuna ateş açtığını iddia ederek İsrail askerlerinin de ateşe karşılık verdiğini kaydetti. Kanal yaralıların olduğunu bildirdi.

Al-Arabi muhabiri Christine Rinawi’ye göre İsrail’de yayın yapan Kanal 13, haberin kaldırılmasının istenmesinden önce Refah Sınır Kapısı’nda meydana gelen bir olayla ilgili olarak İsrail ordusunda bir iç soruşturma başlatılmasından bahsetmişti.

Mısır-İsrail İlişkileri Gergin

Al-Arabi muhabiri Christine Rinawi’ye göre çatışma, İsrail’de, Refah operasyonu, yardımların girişi ve Philadelphia Ekseni arka planındaki gergin Mısır-İsrail ilişkileri bağlamında ele alınıyor.

İşgal ordusu dün 162. Tümen dahilinde faaliyet gösteren Givati ​​Tugayı’nın Refah bölgesinden çekildiğini duyurdu.

İşgal ordusu, yaklaşık 3 hafta önce başlattığı operasyon çerçevesinde Refah Sınır Kapısı’na girerek geçidin Filistin tarafını işgal ettiğini, Filistin bayrağını indirdiğini ve buraya araçlarını yerleştirdiğini söyledi.

Siyonist varlığın, sınırlı olarak nitelendirdiği harekât o günden bu yana her geçen gün genişlemeye devam etti.

Refah Sınır Kapısı işgal edildiğinde Gazze Şeridi’ne insani yardım girişi durdu ve Mısır, kapının Filistin tarafının işgalini protesto etti.

Aktivistlerin Sosyal Medyadaki Etkileşimi

Sosyal medya öncüleri ve aktivistleri olaya Mısırlı askerlerle dayanışma içinde tepki gösterdi; hızlı bir yanıt verilmesini ve olayın, Mısır tarafından işgalcilere Refah Sınır Kapısı’ndan çekilmesi yönünde baskı yapmak için kullanılmasını talep etti. 

Ayrıca aktivistler, işgalin Camp David Anlaşması’nı ihlal ettiğini ve Mısır’ın uluslararası hukuka dayanarak Siyonist varlığı geri çekilmeye zorlayabileceğini vurguladılar.

Kudüs Haber Ajansı - KHA

ÇEVİRİ ANALİZ, 30 Mayıs 2024 19:36