ABD'nin Fars Körfezi Planının Arkasında Ne Var?

ABD, Umman açıklarında İsrailli bir milyardere ait Pasifik Zirkon adlı bir petrol tankerine düzenlenen saldırı haberlerinin ardından, bölgesel sulara 100 insansız deniz aracından oluşan bir filo konuşlandırma planını açıkladı. ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) komutanı General Michael Kurilla, konuşlandırmanın bölgedeki deniz tehditlerini önlemeyi amaçladığını söyledi.

CENTCOM, 16 Kasım'da bir açıklama yayınladı ve saldırının, bölgedeki "İran'ın kötü niyetli faaliyetinin" istikrarsızlaştırıcı doğası olarak adlandırdığı durumu gösterdiğini söyledi.

ABD 5. Filosu tarafından hazırlanan bir rapora göre, dronlar ve uzaktan güdümlü denizaltılar dikkat çekici bir şekilde gelişmiş olsa da, insansız tekneler gelecekte güvenlik konusunda çok önemli olan yeni teknolojilerdir.

General Kurilla, insansız deniz araçlarına ek olarak, ABD'nin Batı Asya'daki ortaklarıyla "düşman insansız hava araçları"nı yenmek için bir pilot program geliştirdiğini söyledi. CENTCOM komutanı, "düşman insansız hava araçlarının" geliştirilmesini bölgesel güvenliğe yönelik en büyük teknolojik tehdit olarak nitelendirdi. Bu insansız deniz araçlarının, güney İran'ın sularını Kızıldeniz ve Hint Okyanusu'na kadar kapsaması bekleniyor.

Washington, geçtiğimiz yılın Eylül ayında, Bahreyn’de, İran tarafından gerçekleştirildiği iddia edilen bazı insansız hava aracı saldırılarının ardından, ABD Donanması'nın insansız ve uzaktan pilotlu sistemleri ve yapay zekayı entegre etmek konusunda 5. Filosu’nun bir parçası olan 'Görev Gücü 59'u başlattı.

İnsansız deniz araçlarının yetenekleri

Beş metre kanat açıklığına sahip Amerikan insansız deniz araçları, hareket etmek için güneş ve rüzgar enerjisi kullanıyor ve ortalama 5,5 km/saat hızda hareket edebiliyor ve bir yıldan fazla bir süredir, yenilenebilir enerji kullanmaya bile gerek kalmadan denizde ve okyanuslarda çeşitli veriler toplamak adına uzun vadeli operasyonlar yürütüyor.

Gemiler, uydu bağlantısı üzerinden askeri bir operatör tarafından sürekli kontrol edilmektedir. Sensörleri denizdeki nesneleri algılayabilir ve görüntüleri komuta merkezine iletebilir. Bu gemiler çok çeşitli okyanus, navigasyon ve meteorolojik verilerin yanı sıra stratejik bilgiler de toplayabilir.

Bu tekneler, ABD donanmasının günün her saati veri toplamasına ve veri merkezlerini büyük ölçüde iyileştirmesine olanak tanıyor. Konuşlandırma başarılı olursa, Amerikan donanması tarafından kullanılan mevcut gemilerle izlenmesi çok daha zor olan bu gemilerin onlarcası bölgenin farklı kesimlerinde konuşlandırılacak.

Aslında, bu insansız deniz araçları bölgedeki yeni Amerikan gözlerinin konumunda olacak ve böylece ülke tarafından izlenmeyen hiçbir şey kalmayacak. Kapsamlı bilgiye erişmek, Washington'un, eylemlerini kesin bir planlama ile gerçekleştirmesini sağlayacak.

İran deniz gücüne karşı koymak

ABD, deniz gücünün, casus insansız hava araçlarının ve şimdi ek olarak insansız gemilerinin gücüyle, ihtiyaç duyulduğunda tehditleri engellemek için uygun önlemleri almak üzere Süveyş Kanalı'ndan Hint Okyanusu'na kadar geniş bir alanı kendi istihbaratı kapsamına almaya çalışıyor.

ABD'nin Fars Körfezi bölgesinde tasarladığı tüm senaryolar İran'la karşı karşıya gelmeye yöneliktir ve insansız gemilerin de bu projenin bir parçası olması planlanmaktadır. Birkaç ay önce, Amerikalılar, İran insansız hava araçlarının yarattığı tehditlerle başa çıkmak için Fars Körfezi'ndeki ortaklarıyla birlikte bir insansız hava aracı filosu kurmayı planladıklarını iddia ettiler.

İsraillilerin Fars Körfezi'ndeki geniş varlığını kolaylaştıran BAE ve Bahreyn ile İsrail'in normalleşmesi konusuyla ilgili olarak, ABD, İsrail'in Kızıldeniz ve Hint Okyanusu'ndaki çıkarlarını savunmayı planlıyor. İstihbarat yazılımıyla donatılmış gemiler bu misyonun bir kısmını üstlenebilir.

Amerikalılar, İran'ın devasa füze ve insansız hava aracı yeteneklerine sahip olduğunu ve bu alanlarda her geçen gün ilerleme kaydettiğini çok iyi biliyorlar. Güvenliklerini Amerikalılara emanet eden Arap şeyhlikleri, İran'dan gelen sözde tehditlerden son derece endişeli ve İran'ın askeri gücüne petro-dolarlarıyla karşı koymak için güncel Amerikan teknolojilerini kullanmaya çalışıyorlar.

CENTCOM, insansız gemilere monte edilmiş keşif radarlarını kullanarak, saldırıları gerçekleştirilmeden önce engellemek için İsrail ve Batı ticari filolarına karşı olası hamleler hakkında veri toplamayı amaçlıyor.

Daha önce Pentagon, İran'ın petrol sevkiyatını önlemek ve İran'ın yasadışı Batı yaptırımlarını atlatmasını engellemek yoluyla İran ticaretini engellemek için Fars Körfezi'ndeki devriye botlarını kullandı. İnsansız deniz araçları da aynı amaca hizmet etmektedir.

ABD, 100 insansız geminin konuşlandırılması konusundaki hazırlıklarını çoktan yaptı. Bahreyn liderliğindeki çok uluslu bir deniz görev gücü, 26 Ekim'de Fars Körfezi'nde, yedi mürettebatlı geminin yanı sıra insansız sistemlerin ve yapay zekanın kullanıldığı bir günlük bir eğitim tatbikatı gerçekleştirdi.

Birleşik Görev Gücü 152’nin komutanı Bahreyn Kraliyet Deniz Kuvvetleri Yüzbaşı Raşid el-Emin, "Farklı uluslardan gelen kuvvetlerimizin mürettebatsız sistemlerle nasıl birlikte çalışabileceğini gerçekten test etmek konusunda bunlar çok değerli fırsatlardır" dedi ve ekledi: "Bölgesel güvenliği artırmak için birbirimizle nasıl çalışmamız gerektiğini daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor."

Washington, Arap müttefiklerini bu sofistike sistemler konusunda eğitmeye çalışıyor, böylece gelecekte bunları Fars Körfezi'nde veri toplama ve izleme alanında kullanabilirler.

Öte yandan ABD donanmasının, rekabet alanlarında birden fazla insansız gemiyi çekebilecek ve fırlatabilecek düşük maliyetli bir insansız deniz araçları gemisi inşa etmeyi planladığı söyleniyor. Amerikan hükümetinin, askeri şirketlere yakın gelecekte bu tür bir gemi üretmelerini emrettiği ve yapımının muhtemelen 2026 yılına kadar tamamlanacağı bildirildi. Amerikan kuvvetleri müttefik olmayan ülkelerin deniz sahalarına kolayca giremediği için bu insansız gemileri uzaktan düşman ülkelerin karasularına konuşlandırarak ihtiyaç duydukları bilgileri elde etmeye çalışıyor.

Geçtiğimiz yıllarda, ABD donanması denizcileri, İran karasularına izinsiz girdikten sonra İslam Devrim Muhafızları Ordusu donanması tarafından gözaltına alındı. Bu yüzden Washington, mürettebat göndermeye gerek kalmadan ve düşük bir maliyetle İran'ın hareketlerini izlemesi gereken insansız deniz araçları göndermeyi düşünüyor.

Batı Asya taahhütlerini kesmek ve Çin'e odaklanmak

Bölgede gemi ve savaş uçaklarının konuşlandırılması son yıllarda ABD'ye aşırı maliyetler yükledi ve Amerikalılar bu maliyetleri mümkün olduğunca azaltmaya çalışıyorlar.

Başkan Barack Obama'nın "Doğu'ya dönüş" politikası kapsamında Çin'e odaklandığını duyurmasından bu yana, ABD, Batı Asya'ya yönelik taahhütlerini azaltmaya ve Washington'un en büyük tehdit olarak adlandırdığı Çin'e odaklanmaya yöneldi.

ABD, ulusal güvenlik stratejisinde, Çin'i, küresel çıkarlarına yönelik "en büyük tehdit" olarak etiketliyor. İki ülke arasındaki gerilimler geçtiğimiz yıl boyunca arttı.

Amerikalı stratejistler, Pekin'in, Washington'un küresel hegemonyasına meydan okumanın peşinde olduğunu ve şimdi savunma pozisyonundan çıkıp saldırgan bir pozisyona giriştiğini savunuyorlar. Bu, Amerikalılara Fars Körfezi’ndeki güçlerini azaltarak Çin'i kontrol altına almak adına Doğu'ya konsantre olmak için bir sebep sunuyor.

Çin lideri Xi Jinping kısa süre önce silahlı kuvvetlerin modernizasyonunu emretti ve Amerikalı stratejistleri endişelendirdi. Onlar, Çin'in askeri güç alanındaki gelişiminin ekonomik başarılarına eklenmesiyle birlikte, seksen yıllık ABD küresel hegemonyasının fişini çekeceğini biliyorlar.

Arap ülkelerindeki ABD filolarının bir kısmı deniz ve kara hareketlerini izlemek içindir ve ortaya çıkan sofistike insansız gemiler işi mükemmel bir şekilde yapabilirse, bölgede büyük donanma ve personel varlığına gerek kalmayacak ve bu güçlerin bir kısmı Doğu Asya'daki misyonlarına devam edebilecektir.

Yine de ABD, Arap monarşilerinin Washington'a olan güvenlerinin azaldığını görmekten endişe duyuyor. Bu sebeple, insansız gemi filosunu projesini açıklayarak güvenlik endişelerini hafifletmeyi ve Fars Körfezi’ndeki müttefiklerini korumak için elindeki her şeyi kullandığını göstermeyi tasarlıyor.

Kudüs Haber Ajansı - KHA

ÇEVİRİ ANALİZ, 24 Kasım 2022 16:43