ABD Donanması Küçük Düşürülüyor

Mustafa Ivada tarafından alahednews.com.lb adlı internet sitesinde kaleme alınan “ABD DONANMASI KÜÇÜK DÜŞÜRÜLÜYOR… “VAAD EDİLEN FETİH” İLE JEOSTRATEJİK DÖNÜŞÜMLER, YEMEN DENKLEMLERİNE GÖRE PEKİŞİYOR” başlıklı yazıyı Muhammed Yaşar siz kıymetli okuyucularımız için çevirdi. 

01 Mayıs 2024
ABD Donanması Küçük Düşürülüyor

Yemen’in, İsrail’in bölgedeki deniz seyrüseferini veya işgal altındaki Filistin limanlarına giden gemileri hedef alan askeri operasyonları arttı. Amerikan MQ9 uçağının Yemen hava sahasında düşürülmesine ve işgal altındaki Filistin topraklarında Siyonist varlığa ait bölgeleri hedef alan füze saldırılarının düzenlenmesine ek olarak Kızıldeniz ve Umman Denizi ile Hint Okyanusu’nun çeşitli bölgelerinde bir dizi nitel saldırı gerçekleştirildi.

Yemen Silahlı Kuvvetleri, aziz Yemen’i savunmak ve zulme uğrayan Filistin halkına destek yönündeki konumunu teyit etmek için devam eden darbeleriyle düşmana ait tüm hedeflere karşı daha fazla askeri icraat yapma yolunda olduğunun altını çiziyor. Yemen Ensarullah Hareketi’nin lideri Abdulmelik el-Husi’nin de yenilikler ve gelişmelere dair son konuşmasında vurguladığı üzere operasyonların; Amerikalıların, İngilizlerin, İsraillilerin ve hatta belki de hiçbir ülkenin akıllarında ve hesaplarında asla olmayacak bir biçimde Hint Okyanusu’na kadar genişletilmesi ve takviye edilmesine yönelik sürekli bir çaba olduğu açıkça görünüyor.

Yukarıda bahsi geçen eğilimi teyit eden hesaplamalara göre Siyonist düşmana bağlı gemileri hedef alan operasyonların oranı, iki günde bir gemiye ulaştı ki bu da Amerikan deniz gücünün bölgede mevcudiyetinin daralmasına yol açtı ve birçok savaş gemisi gözden kaybolup Kızıldeniz’in etrafına yayıldı.

Bu olaylar, Yemen deniz cephesinin gücüne işaret ediyor ve Amerikan kuvvetlerinin operasyon alanında İsrail’in seyrüseferini koruma konusundaki zayıflığını gösteriyor. Üstüne üstük ABD, deniz kuvvetlerinin bir kısmını geri çekmek zorunda kaldı. Raporlara göre bu saldırılar aynı zamanda işgalci taraf üzerinde baskının artmasına ve ekonomisinde önemli kayıpların oluşmasına, ayrıca İngiltere’deki konteyner nakliye maliyetlerinde % 300 artışa, malların teslimatında önemli gecikmelere ve diğer olumsuz etkilere ve sonuçlara yol açtı.

Tüm bunlar, Yemen’in Siyonist varlıkla mücadelede Filistin’e verdiği etkili desteğin yanı sıra faal bir caydırıcılık denklemi oluşturmadaki başarısını açıkça ortaya koyuyor.

Yemenli bir askeri uzman olan Albay Mucîb Şemsan, Yemen operasyonlarındaki bu artışın, Yemen Silahlı Kuvvetleri’nin karasularını izleme konusundaki yeteneklerindeki ve tam teyakkuz durumundaki bir gelişmişliği yansıttığını vurguladı ve ABD’nin Kızıldeniz ve Umman Denizi’nde zorluklarla yüzleşmede büyük bir başarısızlıkla karşı karşıya olduğuna dikkat çekti.

alahednews.com internet sitesine verdiği bir röportajda Albay Mucîb Şemsan ayrıca şunları söyledi: “Amerika Birleşik Devletleri, kısmen Siyonist lobinin Amerika’nın karar alma mekanizması üzerindeki etkisiyle bölgede artan gerilimin risklerini ve potansiyel yansımalarını anlamakta gözle görülür şekilde başarısız oldu. Bu başarısızlık, ABD’nin bölgedeki seçeneklerinin azalmasına ve prestijini kaybetmesine yol açtı ve Yemen’in bölgede etkili bir güç olarak konumunu kuvvetlendirdi.”

Amerika ve müttefiklerinin, Kızıldeniz’de her gün bir skandala maruz kaldığını, her düzeyde kelimenin tam anlamıyla başarısızlığa uğradığını ve Amerikan gemilerinin Kızıldeniz’den çekilmesinin, dünya nezdinde büyük bir skandal olduğunu belirten Albay Mucîb Şemsan, Yemen operasyonlarındaki bu artışın, Yemen Silahlı Kuvvetleri’nin Kızıldeniz, Umman Denizi ve Hint Okyanusu’nu izleme ve Siyonist varlık, Amerika ve İngiltere’ye ait gemileri takip etme konusundaki yeteneklerinin, hazırlık düzeyinin ve tam teyakkuz durumunun göstergesi olduğu değerlendirmesinde bulundu.

Albay Mucîb Şemsan, Amerika Birleşik Devletleri’nin, yol açacağı ekonomik kayıplar ve yansımaları konusundaki farkındalığına rağmen Siyonist lobinin, Washington’un karar mekanizmasına nüfuz etmesi neticesinde bu bölgeyi askeri bir çatışma ve çarpışma alanına dönüştürmenin tehlikeleri ve yansımalarının şuurunda olmasına karşın, Kızıldeniz’de gerilimi tırmandırmaya ve bölgeyi askeri bir çatışma alanına çevirmeye kastettiğine dikkat çekti.

Yemenli askeri uzman, Yemen askeri operasyonlarının devamlılığını koruyan etkisinin, Amerika’yı gerçek bir çıkmaza sürüklediğine ve en üst düzeyde seçeneklerini kaybetmesine sebebiyet verdiğine, sözde Refah Muhafızı koalisyonunun ölü doğduğuna ve Washington’un bu bölgede seferber ettiği tüm güç ve imkanların ne caydırıcılık düzeyinde, ne Yemen’in kararını bozma ve ne de askeri operasyonlarını ve etkisini veya gücünü sınırlandırılma bağlamında hedeflerinin hiçbirini gerçekleştirmesine olanak sağlamadığına; dolayısıyla ABD’nin kendini çıkmaz bir sokakta bulduğuna işaret etti.

Amerikan, İngiliz ve “İsrail” gemilerine indirilen darbelerin, açık denizlerde kontrolü elinde bulundurduğunu düşünen Amerika’nın “prestijinden” geriye kalanları da yok ettiğini, Amerika’nın kendisini gereksiz bir ikilemin içine soktuğunu vurgulayan Albay Mucîb Şemsan, ABD’nin saygınlığından geriye kalanları muhafaza etmesinin en basit yolunun, Gazze’ye yönelik saldırıları ve kuşatmayı durdurmak olduğunu, ancak Siyonist lobi tarafından bu çatışmayı sürdürmeye itildiğini, neticede sadece prestij ve caydırıcılık gücünü kaybettiğini ve dolayısıyla yaşananların bölgede genel olarak jeostratejik düzeyde dönüşümlerin habercisi olduğunu beyan etti.

Albay Mucîb Şemsan, alahednews’e verdiği röportajı şu sözlerle tamamladı: “ABD’nin topladığı tüm koalisyona rağmen Yemen füzelerini etkisiz hale getirememesinin, Kızıldeniz ve Umman Denizi’nde veya Hint Okyanusu’nda hedeflerine tam olarak ulaşabilen operasyonları durduramamasının ve buna bağlı olarak Amerika ve müttefiklerinin karşı durmaktan aciz olduğu bir ortamda operasyon sahasının önemli ölçüde genişlemesinin kanıtladığı üzere Amerikalılarla çatışma bugün çok ileri bir seviyeye ulaştı.”

Kudüs Haber Ajansı - KHA

 

 

 

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.