Nazi ölüm kampı Holokost'tan kurtulan yaşlı bir kişi New York Times'a "Bu asla olmamalıydı" dedi. Hamas'ın İsrail askerlerine ve sivillerine yönelik saldırısına kapı açan İsrail'in lanse edilen yüksek teknolojili askeri ve istihbarat operasyonlarının 7 Ekim'deki muazzam başarısızlığına atıfta bulunuyordu. Birçok parlamenter ülkede, bu tür bir başarısızlıktan sorumlu olan hükümet bakanları derhal istifaya zorlanırdı. Başbakan Netanyahu'nun bakanları için durum böyle değil.

Bunun yerine, İsrail halkının, hükümetlerinin sınırı korumadaki başarısızlığından dolayı öfkeli olduğunu bilen Netanyahu'nun aşırılık yanlıları koalisyonu, Gazze'nin 2,3 milyonluk nüfusunu oluşturan her çocuğa, kadına ve erkeğe karşı "bütüncül" bir soykırım savaşı başlattı. "Elektrik yok, yiyecek yok, yakıt yok, su yok. ... İnsan hayvanlarla savaşıyoruz ve buna göre hareket edeceğiz" sözleri, Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın, büyük askeri güçlerin uzun süredir yasadışı olarak abluka altında olan Gazze halkına karşı uyguladığı saldırıyı savunmak için yaptığı soykırım savaşı çığlığıydı.

İsrailli liderler, Gazze'deki her binanın içinde ve altında Hamas savaşçıları olduğunu açıkladı. İsrail uzun zamandır benzeri görülmemiş gözetim teknolojisini kullanarak bilgisayar modelleri yapıyor (Antony Loewenstein'ın Capitol Hill Citizen'ın Kasım/Aralık 2023 sayısındaki röportajına bakın). Hiçbir şey ve hiç kimse İsrail bombardımanından muaf değil.

İsrail'in karada, havada ve denizde yüz binlerce savaşçısı olan ve sınırlı sayıda tüfek, bombaatar ve tanksavar silahı olan birkaç bin Hamas savaşçısının peşinden giden ultra modern bir askeri süper güç olduğunu unutmayın. Dahası, İsrail'in tüm malzemeleri, ABD'nin İsrail'deki stoklarından ve Biden’ın komplimanları olarak deniz yoluyla gelen yeni sevkiyatlardan günlük olarak yenileniyor. Deneyimli bir ABD hükümet yetkilisi gazeteci Sy Hersh'e verdiği demeçte, işgalin "çocuk oyuncağı" olduğunu söyledi.

Çelişkiler çok fazla. Birincisi, Netanyahu Hamas'ı her zaman "terör örgütü" olarak nitelendirdi. Fakat kendi partisi Likud'a, yıllarca güttüğü iki devletli çözümü engelleme "stratejisinin" "Hamas'ı desteklemek ve finanse etmeye" yaradığını söyledi. (Bkz. tanınmış gazeteci Roger Cohen'in New York Times'ta yayınlanan 22 Ekim 2023 tarihli makalesi).

Netanyahu bu küçücük kalabalık yerleşim bölgesinin sivil altyapısına ve neredeyse yarısı çocuk olan halkına 20 binden fazla bomba ve füze atılmasının bu kadar kısıtlandığına inanıyorsa, İsrail zırhlı araçlarındaki koltuklarına hapsolmuş birkaç gazeteci dışında neden Batılı ve İsrailli gazetecileri Gazze'den uzak tuttu? Neden Gazze Şeridi'nin tamamında 30 saatlik bir kabusa benzeyen dört kez telekomünikasyon ve elektrik kesintisi emri verdi?

Bunların ya da uluslararası yasaların hiçbiri, birincil önceliği işgal devam ettiği sürece koalisyon partileriyle birlikte görevine devam etmek olan başbakan için önemli değil -İsrail'deki öfkeli bir çoğunluk, 7 Ekim'de ülkelerini cinayet/intihar görevindeki yaklaşık iki bin şehir gerillası savaşçısından korumadığı için onu iktidardan uzaklaştırmadan önce.

Gazze'de savunmasız bebeklerin, çocukların, annelerin, babaların ve büyükanne ve büyükbabaların vurulması ölüm, yaralanma ve hastalık sayısını her geçen gün daha da artırmaya devam ederken, dünyanın bölgeye dikkat kesilmiş kesimi, insani yardımları düzenli olarak engelleyen İsrail hükümetinin Gazze ve Gazze'deki yoksul, evsiz, aç, yaralı, hasta, ölmekte olan ve terk edilmiş sivil Filistinlilerle ne yapmak istediğini merak ediyor.

Ne de olsa Gazze'de çok sayıda hastane, klinik, okul, apartman, ev, su şebekesi, ambulans, fırın, market, elektrik şebekesi, güneş paneli, barınak, mülteci kampı, cami, kilise ve açıkça işaretlenmiş Birleşmiş Milletler tesisleri mevcut ve bombalanmayı bekliyor. Sonsuz Amerikan vergi dolarları katliamı finanse ediyor. İsrail ayrıca son yedi hafta içinde aralarında ailelerinin de bulunduğu 50'den fazla gazeteciyi öldürdü ki bu bir rekordur.

Tünelleri temizlemek neden aylar sürsün? Kentsel savaş askeri uzmanları böyle olmadığını söylüyor. Tünelleri su, gaz, napalm ve robotik patlayıcılarla doldurmak hızlı ve ölümcüldür. Eğer İsrailli rehineler olmasaydı, bu yöntemler uygulanacaktı.

Tüm Gazzelilerin şu anda rehin olduğu gerçeğine ek olarak, 7 binden fazla Filistinli İsrail hapishanelerinde herhangi bir suçlama olmaksızın çürüyor. Birçoğu, Gazze ve Batı Şeria'daki geniş ailelerini kontrol etmek ve bilgi sızdırmak için yıllar boyunca kaçırılan gençler ve kadınlar. İsrail'in daha önce 2004 ve 2011'de iki kez yaptığı gibi bir mübadeleyi engelleyen nedir? Netanyahu koalisyonu, İsraillilerin beklediği 7 Ekim'deki çöküşle ilgili resmi soruşturmaları erteleyerek iktidarda kalmaya devam ediyor.

Bu arada, talihsiz Joe Biden, iki devletli bir çözüm için daha önce başarısız olan ricalarını aynen yeniledi. İsrail'deki egemen politikacılar her zaman "nehirden denize" ifadesini kullanmak suretiyle tüm Filistin'i kastederek "Büyük İsrail"i arzuladılar. Yıllar geçtikçe, İsrail, askeri işgal altındaki beş milyon Filistinlinin yaşadığı orijinal Filistin'in yüzde yirmi ikisinden giderek daha fazla toprak ve su çaldı.

Kongre ezici bir çoğunlukla İsrail'in cebindeyken, İsrailli politikacılar ABD başkanlarının iki devletli çözüm önerilerine gülüyorlar. Obama'nın başkan olduğu zamanları hatırlayın, Netanyahu, üyelerinin yorulana kadar ayakta alkışladıkları bir Kongre’ye hitap etmişti.

Hayatta kalan Filistinli aileler her geçen gün "açık hava hapishanesi" olarak adlandırılan yerde mahsur kalıyor ve İsrail ile onun saldırgan savaşçısı Biden rejimi tarafından paramparça ediliyor. Biden rejimi, Washington'da Netanyahu'yu "savaş yasalarına" uymaya çağırırken, İsrail'in daha fazla silaha ve BM vetolarına sahip olmasının günlük "savaş yasalarını" ve Soykırım Sözleşmesi'ni ihlal etmesini sağlayan bir rejimdir. (Bkz. 24 Ekim 2023 tarihinde Başkan Joe Biden'a gönderdiğimiz mektup ve soykırım araştırmacıları William Schabas ve diğer uzman tarihçilerin açıklamaları).

F-16'ların, savaş helikopterlerinin ve binlerce hassas 155 mm top mermisinin ölümcül çapraz ateşine yakalanan bu masum sivillerin durumunu düşünün. Evlerine ve okullarına kapanmış olsalar da, İsrail'in emrine uymayıp hiçbir yere kaçmıyor olsalar da, İşgal ordusu onları bombalamaya devam ediyor.

Filistinliler abluka altındaki hapishanelerinden kaçamıyorlar. Teslim olamazlar, çünkü İsrail ordusu savaş esirlerinden sorumlu olmak istemiyor. Ölülerini gömemezler, bu yüzden ailelerinin cesetleri üst üste yığılır, güneşte çürür ve sokak köpekleri tarafından yenilir.

İçecek su bile bulamıyorlar, çünkü İsrail su altyapısını yok etti – birçok savaş suçundan bir tanesi.

İsrail'in işgal yasası kapsamında yıllardır yağmur suyunun toplanmasına ve yağmur suyu toplama sarnıçlarına izin verilmiyor. Yağmur, İsrail makamlarının malı olarak kabul ediliyor ve Filistinlilerin yağmur suyu biriktirmesi yasaklandı!

İsrail silahlı kuvvetleri yakında tüm Gazze Şeridi'ni kontrol edecek. Uluslararası hukuka göre İsrail, sivil nüfusun korunmasının yanı sıra Filistinlilerin güvenliği ve hayatta kalması için gerekli koşullardan sorumlu olacak. Sonunda tek bir uluslararası hukuka uyacaklar mı? Yoksa İsrail, Gazzelileri çöle veya komşu ülkelere itmeye devam ederken hayat kurtarmaya çalışan insani yardım kuruluşlarını kısıtlamak için engelleyici kontrol noktaları mı kuracaklar?

İsrail operasyonu, "ırksal, dini, etnik veya ulusal bir grubu tamamen veya kısmen fiziksel olarak yok etmek için hesaplanmış yaşam koşullarını kasıtlı olarak yarattığından" Soykırım Sözleşmesi'nin tanımına tam olarak uyuyor. Netanyahu rejimi, imha hedeflerini 21. yüzyıl ilerlemesi ile "Orta Çağ'ın barbar fanatizmi" ve "ışığın çocukları ile karanlığın çocukları arasındaki mücadele" arasında tanımlayarak kendisini daha da fazla suça bulaştırıyor.

Kudüs Haber Ajansı - KHA