Ayetullah Hamaney, General Kasım Süleymani'nin ailesinin üyeleriyle yaptığı bir toplantıda, generalin öldürülmesinin bıraktığı boşluğun, Devrim Muhafızları Kudüs Gücü'nün başkomutanı olan halefi General İsmail Kaani tarafından doldurulduğunu ve Kudüs Gücü’nün yeni komutanı olarak görevinin Batılı gözlemciler tarafından şüpheyle karşılandığını söyledi. 

Khamanei.ir websitesine göre Ayetullah Hamaney, "Allah'a şükürler olsun, General Kaani iyi iş çıkardı ve iyi bir ilerleme kaydetti. Birçok alanda, [General Süleymani'nin yokluğu nedeniyle] boşluğu doldurdu. Allah'a hamd olsun, her şey yolunda gidiyor ve olması gereken de bu. İzlenmesi gereken yön budur. Bölgedeki direniş meselesi önemli bir konudur. Direniş Hareketi kendisini İslam'ın ve İslami hükümetin kanatları olarak görüyor" dedi.

Dört buçuk ay sonra, Rehber'in güvencesinin gerçekliğe sıkı sıkıya bağlı olduğu ve çeşitli Direniş gruplarının Batı Asya bölgesinde birleşik bir cephe oluşturmak için bir araya geldiği ortaya çıktı. Ve General Kaani bunu gerçekleştirebilecek kişidir.  

Son haftalardaki gelişmeler, Direniş Ekseni'nin General Kaani'nin çabaları sayesinde benzersiz bir koordinasyon ve birliğe kavuştuğunu kesin bir şekilde gösterdi. 

Bu birlik, İsrail'in Gazze Şeridi ve Güney Lübnan'dan füze atışlarını tetikleyen El-Aksa Camii'ne yönelik saldırganlığı üzerine son zamanlarda alevlenme sırasında tam olarak sergilendi. Birleşik bir cepheyle karşı karşıya olan İsrail'in kafası karıştı ve sadece birkaç gün önce Suriye'de bunun sonucunda saldırılar düzenlerken yanıt veremedi.

Direniş grupları arasındaki koordinasyon, Lübnan'da Hizbullah ve Filistinli gruplar arasındaki yoğun toplantılardan kaynaklanmış gibi görünüyor. Hamas ve diğer Filistinli grupların liderleri, Hizbullah Genel Sekreteri Seyid Hasan Nasrallah ile bir toplantı düzenlediler ve bu toplantı, İsrail'e Direniş cephesinin herhangi bir bölümüne yönelik herhangi bir saldırganlığın kolektif bir tepkiyi tetikleyebileceğinin sinyalini verdi.

Ve İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırganlığı bu denklemin ayrılmaz bir parçası haline geliyor. Nasrallah, Uluslararası Kudüs Günü vesilesiyle Cuma günü yaptığı konuşmada, İsrail'i ortaya çıkan bu denklemi ihlal etmemesi konusunda uyardı. 

Hizbullah lideri, İsraillilere hitaben, "Hesaplarınız, eylemleriniz ve Kudüs'teki, Batı Şeria'daki, Gazze'deki veya Lübnan'daki ve Suriye'deki aptalca adımlarınız bölgeyi büyük bir savaşa götürebilir" dedi. 

"Netanyahu, 'göreceğiz' diyor, biz de Lübnan Direnişi olarak ona göreceğimizi söylüyoruz. Düşman, savaş alanlarını birkaç parçaya bölüyor, Gazze Şeridi ile Batı Şeria'yı kendi hedeflerine feda ediyor ve angajman kurallarının yürürlükte olduğunu söylüyor. Düşmana bu oyunun tehlikeli olduğunu söylüyorum, dikkatli olun, çünkü Kudüs kırmızı çizgidir."

Bu yılki Kudüs Günü'nde Direniş birliği gösterileri de yer aldı. Cuma günü, İranlılar ve diğer ülkelerin Müslümanları Filistin ile dayanışma mitinglerine katılırken, Filistinli gençler "Batı Şeria Kudüs'ün kalkanıdır" yazılı bir pankart açmak için Mescid-i Aksa'nın duvarlarına tırmandılar. Bu mesaj, Batı Şeria'daki Filistinliler arasında direniş duygularının giderek yayılmasıyla uyumlu görünüyor.

Kudüs Haber Ajansı - KHA