Batı’da baskın olan düşünceye göre Mehsa Emini, bir polis minibüsünde vahşice darb edildikten sonra “polis gözetimi” altında “katledilmişti”. Hemen yayınlanan kapalı devre kamera görüntülerine göre ise gerçekte bu İranlı Kürt kadın bir konuşmanın ardından yere düşmüştü. Polis merkezindeki bir kadın polisle girilen bu konuşmada şiddet yoktu.

Akabinde polis merkezinden alınarak bekleyen ambulansa götürüldü. Hastanede çekilen fotoğraflarında başında belirgin bir yaralanma yoktu ve tıbbi personelin açıkladığı bilgisayarlı tomografi görüntülerinde yakın zamana ait bir yara bulunmuyordu. Ancak birkaç yıl önce bir beyin ameliyatı geçirdiği doğrulanmıştı.

Ancak onun öldürüldüğü ya da katledildiği iddiaları açıkça hükümet karşıtı çılgın bir propaganda ve gazeteciliği tahrik etmek için kullanılan bir kıvılcımdı. İran’ın pek çok şehrinde göstericiler sokaklara indi ve Birleşik Krallık gibi ülkelerde destek protestoları patlak verdi.

“İsyan” butonuna kim bastı?

Peki, “İsyan” butonuna kim ve neden bastı?

CIA ile ABD hükümeti kilit bir aktördür. Meşhur “nükleer anlaşma” konusunda Ağustos sonlarında Viyana’da gerçekleştirilen müzakerelerde talepleri karşılanmayan ABD hükümeti kızgındı. Ayrıca NATO’nun Ukrayna’daki vekâlet savaşını Rusların kazanması için dron tedarik eden İran’a karşı bir hamle yaptı.

ABD, İran yönetimini yıkmak için derhal uzantılarını ve ajanlarını harekete geçirdi. Polis ve benzeri güvenlik görevlilerine doğrudan saldırılar bunun içindeydi ve gösterilerin ilk on gününde dördü polis ya da güvenlik görevlisi olmak üzere 11 kişi öldürüldü. Görünüşe göre dışarıdan yönlendirilen ve ambulansları hedef alan saldırılar da cabası oldu. 1 Ekim’de Zahedan şehrindeki bir polis merkezi silahlı terör saldırısının hedefi oldu. Dördü Devrim Muhafızları Ordusu üyesi olmak üzere 19 kişi öldürüldü. 32 Devrim Muhafızları Ordusu üyesi de yaralandı. Bunlar “kadın hakları” savunucularının taktikleri midir?

CIA’nin yardımcısı olarak bilinen Ulusal Demokrasi Vakfı ve George Soros’un Açık Toplum Vakfı’nın İran konusunda faal olmaları şaşırtıcı değildi. İkisi de başka yerlerde yaptıkları gibi İran’da rejim değişikliğini kışkırtmaya girişti. Örneğin Soros, 2014’te yani ABD’den yönlendirilen Yevromaydan darbesi sırasında, “Ukrayna daha Rusya’dan bağımsızlığını kazanmadan Ukrayna’da bir vakıf kurdum. Ve o vakıf o günden beri çalışıyor. Ve şu an yaşanan olaylarda hayati bir rol oynuyor” açıklamasını yapmıştı.

Jeopolitik aktörler iş başında

ABD’nin yanında ABD’nin vekilleri dâhil İran’a karşı bir dizi jeopolitik çıkar grubu da ABD ile aynı hizaya geldi. Bunların arasında bütün dünyadaki gösterilerde aslan resimli İran monarşi bayrağı ile boy gösteren eski İran şahının aşırı sağcı taraftarları da vardır. İkinci bir grup ise Halkın Mücahidleri ya da İran Halkın Mücahidleri veya İran Milli Direniş Konseyi olarak bilinen gruptur. 2012’deki başarılı lobi faaliyetine kadar bu grup ABD’de terör örgütü olarak ele alınıyordu. Facebook, Nisan 2021’de örgütün bir NATO üyesi olan Arnavutluk’taki trol çiftliğine karşı harekete geçmişti, ancak halen aktif görünüyorlar.

İslamofobik saldırılar

Monarşi yanlıları ile Halkın Mücahitleri mensubu göstericilerin Londra’nın merkezindeki bir camide ibaden eden ve çoğu İslam Cumhuriyeti’nin destekçisi olmayan İranlılara saldırıları, bu grupların İslam düşmanı doğasını ortaya koydu. Bir İslam düşmanı grup daha sonra Londra’daki eylemlerde öne çıktı: üstsüz Meryem Nemazi önderliğindeki Eski Müslümanlar Konseyi. İran İşçi Komünist Partisi’nin eski bir üyesi olan Nemazi, Birleşik Krallık’ta aralarında Ulusal Seküler Toplumun da bulunduğu bir dizi İslam düşmanı grupla temasları olan bir kişidir. Suudi Arabistan da trol çiftlikleri ve son olaylar hakkında yalanlar pompalayan propaganda televizyon kanalı Iran International aracılığıyla müdahil oldu.

Siyonist rejim faaliyete geçti

Ancak ABD bir yana bırakılırsa müdahil olan en önemli aktör siyonist rejim oldu. Rejimin resmi Twitter hesabı açıkça protestocuların “yanında” olduğunu ilan etti ve “Mahsa’yı Hatırla” adı altında İsrailli yerleşimcilerin “dayanışma içinde olduğunu” öne süren alaycı bir kampanya başlattı. “İsrail”, İran’a daha fazla yaptırım için aralarında Foundation for Defense of Democracies (FDD) gibi vakıfların da bulunduğu ABD’li kilit lobi gruplarını fonlamaktadır. El Cezire’nin ABD-İsrail lobi faaliyetleri üzerine yaptığı bir araştırmada ifşa ettiği gibi FDD, “İsrail hükümetinin bir uzantısı” gibi çalışan “önde gelen bir yeni muhafazakâr düşünce kuruluşudur”.

Nükleer İran’a Karşı Birlik (UANI) adı taşıyan başka bir grup da siyonistlerle doludur. İki grup da açıkça sözde “İsrail devletinin” uzantısıdır.

Öte yandan “İsrail” hâlihazırda İran’da yönetimi devirme ve terör eylemlerine girişmiş ayrılıkçı Kürt örgütleri doğrudan destekleyip kullanmaya devam etmektedir. Sonuç olarak biz, hem ABD hem de “İsrail’in” uzantıları, ajanları ve vekilleri aracılığıyla İran’da “isyan” düğmesine basmak üzere bir araya geldiğini görüyoruz.

Obama taktiği

ABD’nin böyle operasyonlarda nasıl düşündüğüne yakından bakmak için ABD eski başkanlarından Obama’nın, ABD’nin İran’da yönetim değişikliği stratejisini etkili bir biçimde ortaya koyan sözlerine kulak verilebilir. “Yapmanız gereken tek şey ülkenin meydanlarına pis su basmaktır. Sadece yeterince soru gündeme getirmelisiniz, yeterince pislik yaymalısınız, yeterince komplo teorisi üretip insanların neye inanacaklarını şaşırmalarını sağlamalısınız. Liderlerine, ana akım medyaya, siyasi kurumlara, birbirlerine, gerçeklik ihtimaline olan inançlarını bir kez kaybettiler mi oyun kazanılmıştır.”

Tabii ki Obama o zaman resmen Putin (ve aslında Trump’un stratejisti Steve Bannon) hakkında konuşuyordu, ancak onların değişim yaratmak için nasıl girişimde bulunduklarına dair açık bir bilgidir.

Adını söyleyin: Mesih Alinecad

Kendini protestoların “önderi” olarak atayıp aynı zamanda ABD’de, FBI’ın New York’taki güvenli bir evde yaşaması tesadüf değil. Ancak kim bu Mesih Alinecad? Twitter’da yarım milyondan ve Instagram’da da sekiz milyondan fazla takipçisi var, ancak profilinde kendisini sadece “İranlı bir gazeteci ve aktivist” ya da “gazeteci” olarak ifade ediyor.

Alinecad aslında doğrudan ABD hükümetinin propaganda kanalı Voice of America için çalışıyor. VoA Farsça servisi için son yedi yıldır bir program sunuyor ve kamuya açık kayıtlara göre 2015’ten bu yana sözleşmeler aracılığıyla yarım milyon dolardan fazla ödeme almış.

Alinecad bu rollerin yanında beyaz başörtü takmayı teşvik eden Beyaz Çarşamba ve Gizli Özgürlüğüm adlarını taşıyan iki kampanyanın da kurucusudur. İki kampanya da İran’da tesettür ve kadın haklarını hedef alma iddiasındadır. Ancak Alinecad, İran’da reformları değil yaptırımların artırılmasını ve rejim değişikliğini odağa almıştır. Kısa bir süre önce CNN’e çıktığında sözleri tesettür değil, ABD’nin İran ile bir nükleer anlaşma yapmaması ve İran’a yaptırımları artırması için baskı yapılması hakkındaydı. Talebi, “katillerimizle müzakereyi durdurun, İslam Cumhuriyeti ile bütün ilişkileri kesin” olmuştu.

İran içindeki kanıtlar, Obama taktiklerinin Alinecad ve başkaları aracılığıyla “protestolara” rehberlik ettiğine işaret ediyor. Örneğin bir ambulansa petrol bombası atmaktan tutuklu bir protestocunun itiraflarına kulak verelim: “Onlar şunu söylüyordu: güvenlik güçleri bu ambulansları kullanıyor. Alinecad ve başkaları bunu internet ve diğer mecralarda çok kez söyleyince ben de kendimce doğru olması gerektiğini düşündüm.”

Alinecad’ın görüşleri aşırı siyonistlerle uyum içindedir. Bunun yanında ABD’deki kilit siyonist lobi gruplarıyla ilişkileri bulunmaktadır: Bu yılın Haziran ayında, uzun zamandır siyonizmin savunuculuğunu yapan aşırılık yanlısı Amerikan Yahudi Komitesi’nden sözde “medeni cesaret” ödülü almıştır.

Alinecad ayrıca bu sene Eylül ayında Nükleer İran’a Karşı Birlik’in (UANI) konferansına konuşmacı olarak kaydedilmiştir. UANI, danışma kurulunda Mossad’ın eski direktörlerinden birisini barındıran sertlik yanlısı ABD kökenli bir gruptur.

Mesih Alinecad, ABD ve İsrail’in özellikle Filistin özgürlük hareketi ve geniş anlamda direniş eksenine verdiği yılmaz destek sebebiyle İslam Cumhuriyetini yıkmak için kullandığı pek çok aygıttan birisidir.

Kudüs Haber Ajansı - KHA