Ukrayna Savaşı İran Ve Rusya'yı Müttefik Yaptı

Batı ülkelerinin desteğiyle Ukrayna-Rusya arasında patlak veren savaş, ambargoları da beraberinde getirdi. Ambargo altındaki iki ülke olan İran ve Rusya, ekonomik ilişkileri daha yukarılara taşımaya hazırlanıyor. 

26 Eylul 2022
Ukrayna Savaşı İran Ve Rusya'yı Müttefik Yaptı

Rusya’nın Ukrayna işgali ülkeyi oldukça dışlanmış bir devlete dönüştürdü ve büyük bir küresel güçle yakın ilişki kurması için İran’a yeni fırsatlar getirdi.

Birleşik Devletler, Avrupa Birliği ve G7 ülkeleri Rusya’ya sert yaptırımlar dayattı. Bu çok taraflı cezalandırıcı yaptırımlar Rusya’yı yaptırımların hasar verici etkilerinden kaçınma konusunda oldukça tecrübeli olan İran için bilindik bir duruma getirdi.

İran, savaşın başında Birleşik Devletler ile NATO’nun eylemlerine karşılık Rusya’nın işgalini güvenlik endişeleriyle verdiği meşru bir cevap olarak ilan etti. İbrahim Reisi’nin cumhurbaşkanlığındaki yeni hükümet Rusya’nın eylem odaklı dış politikasını takdir etti. İranlı yetkililer ayrıca stratejik sabır göstermekten bıkmış durumdalar. Ve İran’ı tekrar uluslararası topluma entegre etmek için 2015 nükleer anlaşmasının yenilenmesi çabalarının başarısızlığa uğramasının ardından İran ile Birleşik Devletler arasında uzun zamandır süregelen düşmanlığın ışığında daha ısrarcı olmuş haldeler.

Dini Lider Ayetullah Ali Hamaney’in kıdemli bir dış politika danışmanı olan Ali Ekber Velayeti, 22 Temmuz’da Tahran’ın Batı’nın gönlünü almaya uğraşmak yerine destek ve stratejik işbirliği için yüzünü Rusya’ya çevirmesi gerektiğini açıkladı. Velayeti, Rusya’nın, İslam Cumhuriyeti’ni destekleme konusunda güçlü bir itibarı olduğunu ifade etti.

İranlı yönetici ve siyasi yetkililer Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesinin nihayetinde İran’ın ulusal çıkarlarına faydalı olacak şekilde uluslararası sistemin mimarisini sarsabileceğine inanıyor. Ayetullah Hamaney, 19 Temmuz’da Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin ile Tahran’da yaptığı üst düzey bir görüşmede İran’ın Ukrayna savaşı karşısındaki pozisyonunu netleştirirken, Rusya’yı işgale iten sebepleri İran’ın Orta Doğu’daki hamlelerini motive edenlere benzetti: “Rusya inisiyatif almasaydı diğer taraf inisiyatif alıp savaşı başlatacaktı.”

Şimdi ağır yaptırımlara maruz kalan Rusya, İran için zayıf bir stratejik ortak olarak görülebilir; ancak batı yaptırımlarının uygulanması ve Rusya’nın şeytanlaştırılması Moskova ile Tahran’ı Birleşik Devletler ile NATO önderliğindeki uluslararası çerçevenin ortak düşmanları olarak yakınlaştırabilir.

ABD’nin 2018 yılında Donald Trump yönetimi tarafından Kapsamlı Ortak Eylem Planı’ndan çekilmesi İranlı yetkililerin –ve hatta Meclis Araştırma Merkezi’nin Mart ayında hazırladığı bir raporun– İran’a uygulanan ekonomik yaptırımların diğer ülkelerle ticari ilişkilerin uzun vadeli normalleşmesini garanti edecek bir şekilde kaldırılmasının mümkün olmadığı sonucuna varmalarına yol açtı. Yetkililer bunun yerine yaptırımların etkisizleştirilmesini gündemlerinde ön sıraya aldılar. Bu, sağlam bir dış ticaret için yaptırıma maruz kalan diğer ülkelerle ilişkilerin genişletilmesini zorunlu kılıyor.

Rusya’ya sert yaptırımlar uygulanması büyük bir devletin uluslararası dışlanmışlar kulübüne girmesini temsil ediyor. Bu da Moskova ile Tahran’ın SWIFT yerine iç finansal mesaj sistemi kullanma anlaşmasında görüldüğü üzere İran ekonomisi için büyük fırsatları mümkün kılabilir. İran ve Rusya şimdi ticaretlerini yaptırımları telafi etmeye çalışarak gerçekleştirebilir. İran Petrol Bakanı ve İran-Rusya Ortak Ekonomik Komisyonu eş başkanı Cevad Ovci’ye göre iki ülke arasındaki ticaret hacmi daha 2022’de ciddi bir artış gösterdi. 2021’deki miktar 4 milyar dolarken amaç 40 milyar dolara çıkmak olarak belirlendi. İran ve Rusya kısa bir süre önce ticareti kolaylaştırmak için Tahran ve Saint Petersburg olmak üzere iki ticaret merkezi kurma konusunda bir uzlaşı belgesi imzaladı. Putin’in son Tahran ziyareti sırasında İran Ulusal Petrol Şirketi ile Rus doğalgaz üreticisi Gazprom yaklaşık 40 milyar dolar değerinde bir mutabakat belgesi imzaladı. İranlı yetkililer Gazprom’un Kiş ve Kuzey Pars doğalgaz alanlarının geliştirilmesine destek vereceğini açıkladı.

İki ülke arasındaki askeri işbirliğinin genişlediğine dair son raporlar da ikili ilişkilerin yeni bir seviyeye ulaştığına işaret etmektedir. ABD ulusal güvenlik danışmanı Jake Sullivan’a göre İran, Rusya’ya yüzlerce dron göndermeye hazır. İranlı yetkililer bunu kabul etmese de İran’a karşı BM silah ambargosunun sona ermesi bu işbirliğinde Tahran ile Moskova’yı sınırlandıracak bir şeyin olmadığı anlamına geliyor. İran dronları hâlihazırda Orta Doğu’da kullanılıyor ve Rusya’nın onlara duyduğu ilgi onların randımanını gösteriyor.

Buna ek olarak Rusya 9 Ağustos’ta İran’a ait bir istihbarat uydusunu Kazakistan’dan fırlatarak yörüngeye oturttu. İranlı yetkililer uydunun İranlı mühendislerce tasarlanıp Rus şirketleri tarafından yapıldığını ve uydunun yeni versiyonlarının iki ülke tarafından ortaklaşa yapılacağını söyledi. Şüphesiz bu, İran’ın istihbarat yeteneklerini ve askeri sevkiyat gücünü geliştirecektir.

Tahran ve Moskova geçen sene yirmi yıllık bir işbirliği anlaşmasını güncelleme konusunda fikir birliğine vardı. Cumhurbaşkanı Reisi, Moskova’ya gerçekleştirdiği son ziyaretlerden birinde Putin’e yani bir taslak sundu. Derinleşen bir izolasyon ile karşılaşan Rusya bu konuda ikna edilebilir. Göreve gelmesinden bu yana “Doğu’ya Bakma” politikasına öncelik veren Reisi yönetimi için bu dış politikaya vurulmuş bir damga olabilir. Rus iş adamlarının son Tahran gezisinde açıkça görüldüğü gibi İran’ın yaptırımları atlatma konusundaki büyük tecrübesi Moskova için değerli bir ders olabilir.

Ukrayna’daki savaş dünyanın jeopolitik ve jeo-ekonomik dinamiklerini parçalayıp yeniden şekillendiriyor ve İran bu değişimleri kendi lehine görüyor. Hemen nükleer anlaşmaya uygun hareket etmeyi kabul etmesi ve Avrupa’nın büyük bir enerji tedarikçisi olarak Rusya’nın yerini almaya çalışması konusunda Batı’nın verdiği tavsiyelerin aksine İran, kendisini bölgeler arası kritik bir enerji merkezi olarak konumlandırmak için küresel enerji pazarının ötesinde bir rol oynamayı hedefliyor. İran, stratejik derinliğini artırmak, Rusya gibi devletlerle yeni ekonomik ilişkiler geliştirmek ve Çin ile Pakistan gibi Asya ülkeleriyle geniş ilişkiler kurmak için Orta Doğu’nun ötesinde nüfuz arıyor.

Rusya’nın şimdi uzun süredir ertelenen Kuzey-Güney Taşıma Koridoru (INSTC) projesini tamamlamak için yeni bir motivasyonu var. Bu, Hindistan/Mumbai’den başlayıp Azerbaycan ve İran’ı geçtikten sonra Rusya’ya ulaşan 7200 kilometre uzunluğunda kara, deniz ve demiryollarından oluşan bir ağdır. Sadece Astara ile İran’ın kuzeyindeki Reşt arasındaki 164 kilometrelik bir bölüm henüz bitmemiştir. İran’ın yol ve şehir kalkındırma bakanının Nisan ayındaki Moskova ziyareti sırasında iki ülke ulaştırmaya ilişkin kapsamlı bir anlaşma imzalamıştı.

Ovci’ye göre koridor 2022’nin ikinci yarısıyla birlikte işlevsel hale gelecek. Proje İran’ın Orta Asya’daki pozisyonunu desteklerken, Hindistan’nın Arap-Akdeniz Koridoruna da rakip bir rota olacak. Birleşik Arap Emirlikleri ile İsrail arasındaki 2020 tarihli normalleşmelerin bir neticesi olan bu koridor Mumbai ile Hayfa’yı Suudi Arabistan ile Ürdün’den geçen Emirlikler’e ait bir demiryolu ağı ile bağlıyor ve bitmesi için sadece üç yüz kilometrelik bir bölüm kaldı. Uluslararası Kuzey-Güney Taşıma Koridoru ticaret ve yatırımı çekmek için İran’ı Arap devletleri ve İsrail ile rekabet edebilir hale getirecek.

Tahran ayrıca çok uluslu ve farklı faaliyet alanları içeren Aşkabat anlaşmasını da yürürlüğe koyma çabasındadır. İran bu anlaşma ile denize uzak Orta Asya ülkeleriyle Fars Körfezi arasında mal sevkiyatını kolaylaştırmayı ve İran ile Orta Asya ülkeleri arasındaki sevkiyat bağlantılarını güçlendirmeyi hedeflemektedir. Aşkabat anlaşması Cumhurbaşkanı Reisi’nin son Umman ziyaretinde gündeme getirdiği en önemli konulardan biridir.

İran’ın bu muhtemel fırsatlardan ne kadar faydalanabileceği belirsizliğini koruyor. İran hâlâ Batı, İsrail ve komşu Arap ülkelerin önemli politik engellemeleriyle karşı karşıyadır. Türkiye gibi bölgesel rakipler de jeopolitik sarsıntı ve değişimleri kendi lehlerine kullanmaya çalışmaktadır. Yine de Batı ile Rusya arasındaki artmış gerilim İran’a çıkarlarını azamiye çıkartmak ve politik, ekonomik ve askeri arzularını ilerletmek için yeni bir şans verebilir.

Kudüs Haber Ajansı - KHA

 

 

 

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.