The National, Hizbullah'ın kuzey İsrail'e yönelik insansız hava aracı saldırılarının üç ay içinde üç katına çıktığını ve silahların bölgenin güvenliği için giderek daha ciddi bir tehdit oluşturduğunu açıkladı.

İran destekli Lübnanlı milislerin artık İsrail hava sahasına kolaylıkla girebildiğine ve askeri hedeflere ölümcül saldırılar düzenleyebildiğine dair artan kanıtlar var.

Eski İsrail askeri istihbarat subayları da Hizbullah'ın Lübnan sınırına yakın topluluklara silahlı baskın yapma seçeneği sunmak için tüneller inşa etmesinden duydukları endişeyi dile getirdiler.

Hava tehdidi

The National'a iletilen bir raporda, İsrail'e yapılan insansız hava aracı saldırılarının sayısı Mart'ta 23 iken Nisan'da 42'ye, Mayıs'ın sadece ilk üç haftasında 60'a çıktı.

Sınırdan 20 km uzakta yaşayan ve genç ailesini çeşitli saldırılardan korumak zorunda kalan emekli askeri istihbarat yarbay Sarit Zehavi, "Hükümetimizin Hizbullah'ın yeteneklerini ortadan kaldırmasını talep ediyoruz" dedi.

"Dünyadaki pek çok insan, roket ve insansız hava aracı saldırılarının tehdidi altında yaşamanın nasıl bir şey olduğunu anlamıyor, aynı zamanda aynı düşmanın bizi Hamas kadar vahşice katletme yeteneğine ve niyetine sahip olduğunu biliyor."

İsrail'in insansız hava araçlarına ve seyir füzelerine karşı savunma kabiliyeti, Hizbullah'ın 15 Mayıs'ta 230 milyon dolarlık gelişmiş Sky Dew gözetleme zeplinini imha etmesiyle önemli ölçüde zorlaştı.

İnsansız hava aracı ve füze harekatı, 60 binden fazla sakini sınırın 5 km yakınında bulunan çiftliklerden ve evlerden çıkmaya zorlayan muazzam bir sosyal ve ekonomik etkiye de sahip oldu.

Savunma boşlukları

Geçen ay bölgede öldürülen altı İsrailliden üçü, büyük olasılıkla 40 kg'lık bir savaş başlığı taşıyan ve 120 km menzile sahip İran yapımı Ebabil T2 İHA’sı nedeniyle öldü.

Dronun hızı 300 km/s olsa da, füzelere ve jetlere kıyasla yavaştır ve özellikle kuzey İsrail'in sarp vadilerinde radar tarafından tespit edilmelerini zorlaştırır.

Yarbay Zehavi tarafından yönetilen açık kaynaklı bir istihbarat örgütü olan Alma'nın raporunda, "Hizbullah, boşlukları ve zayıflıkları ortaya çıkarmak için birden fazla rotada ve uçuş profilinde İHA'lar [insansız hava araçları] fırlatarak İsrail'in tespit sistemini sürekli olarak inceliyor" dedi.

Raporda, Hizbullah'ın "İsrail savunma sistemindeki boşlukları tespit ettiği" ve birçok İHA'yı güney Lübnan'ın zeytinliklerine ve köylerine önceden yerleştirdikten sonra, tespit edilmeden fırlatabildiği belirtildi.

Nisan ayındaki başarısız İran insansız hava aracı saldırısının aksine, bu silahlar daha kısa uçuş süresiyle İsrail'e çok daha yakın ve yetenekli operatörler tarafından kullanılıyor.

Ukrayna dersleri

İsrail ordusunun insansız hava araçlarını ve diğer hassas silahları karıştırmak için kullandığı yaygın GPS ablukası, Hizbullah'ın Rusya'nın Ukrayna'daki deneyimlerinden öğrendiği İran'dan alınan navigasyon tekniklerini kullanması nedeniyle etkisiz kaldı.

Alma'nın haberinde, "Hizbullah, bu alanda Rusya'nın Ukrayna ile savaşı sırasında başarıyla kullandığı 'barikat aşma' tekniklerini kullanıyor olabilir" denildi.

"Öğrenilen Rus dersleri, Ruslar tarafından işletilen İran İHA'larında uygulanıyor ve bu nedenle Hizbullah tarafından kullanılan İran İHA'larını uygulamak ve geliştirmek için yol çok kısa."

Şu anda İsrail'deki Uluslararası Terörle Mücadele Enstitüsü düşünce kuruluşunda eski bir askeri istihbarat subayı olan emekli albay Miri Eisen, Hizbullah'ın yeni ortaya çıkan bir Rus insansız hava aracı sürüsü taktiği geliştirebileceğine dair endişeler olduğunu söyledi.

Eisen şöyle dedi: "1.000 adet gönderirlerse yüzde 95'ini vursanız, 50’si tarafından vurulmaktan nasıl korunacaksınız? Mesele şu ki, insansız hava araçları bölgemizde daha da derinleşiyor ve yetenekleri daha da güçleniyor."

Alma raporuna göre, İsrail, insansız hava araçlarını durdurmak için jetler, helikopterler ve elektronik savaş kullanırken, "engellenmesi son derece zor" olduğunu kanıtladı.

Raporda, "Hizbullah'ın İHA operasyonunun İsrail'in tespit ve savunma sistemlerine meydan okuduğu açıktır" denildi.

Tünel tehdidi

İsrail istihbaratının, Hizbullah savaşçılarının güney Lübnan'dan ülkeye tüneller açtığına dair derin endişeleri olduğu anlaşılıyor.

Beş yıl önce, İsrail'e giden bir şaft sistemi keşfedildi. Şimdi korkulan şey, Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'in güneyinde gerçekleştirdiğine benzer bir saldırı başlatmak amacıyla tünel açmanın yeniden başlaması.

Yarbay Zehavi, "Kesin bir bilgimiz yok, ancak sınıra yaklaşan tüneller olduğunu değerlendiriyoruz, bu da onları göremeyeceğimiz anlamına geliyor" dedi.

Gazze çevresindeki arazinin aksine, kuzey İsrail'deki engebeli arazinin bir tünel saldırısına karşı savunmayı zorlaştırdığını da sözlerine ekledi.

Tel Aviv'de bir askeri analist olan Tal Hagin, tünellerin Hizbullah'ın kara istilası için önemli olacağını, çünkü sarp vadilerin, keskin virajlı zorlu arazileri aşmak zorunda kaldıkları için araçlarla istila etmeyi zorlaştırdığını söyledi.

"Hizbullah özel kuvvetlerinin İsrail'e piyade olarak girmek için tünelleri kullanacağına dair büyük endişeler var" diye ekledi.

Hagin, Hizbullah'ın da dahil olduğu İran liderliğindeki gayri resmi koalisyon olan "direniş ekseninin" "taktik değiştirmeye karar vermesi ve aslında kuzey İsrail'in bir bölümünü işgal etmeye çalışmasının" da söz konusu olabileceğini sözlerine ekledi.

Kudüs Haber Ajansı - KHA