Kahire’de 5 gün boyunca devam eden müzakere turu, siyonist işgalin, güçlerinin Gazze Şeridi’nden çekilmesine ve insani yardımların Gazze Şeridi’ne girişinin ve göçmenlerin kuzeye dönüşünün garanti edilmesine karşı çıkması neticesinde tüm arabuluculuk çabalarını önüne katıp savurması üzerine Gazze Şeridi’ne ateşkes anlaşması sağlama hususunda başarısız oldu. Bu başarısızlık önümüzdeki günlerde toplantıların devam edeceğinin duyurulmasına engel olmazken, anlaşmaya ilişkin beklentilerin tavanı 6 haftalık ateşkesten Ramazan ayı başında en fazla bir veya iki günlük ateşkese kadar geriledi. İsrailli yetkililerin Mısırlı mevkidaşlarına bildirdiğine göre, konu Cumartesi günü yapılması beklenen görüşmelerde, belki bu kez İsrail heyetinin katılımıyla müzakere edilecek. Bu bağlamda Mısırlı yetkililer, müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanmasının sadece Gazze Şeridi’nde değil, diğer bölgesel arenalarda da meydana getireceği olumsuz yansımalar konusunda uyarıda bulundu.

Çeşitli toplantılara katılan Mısırlı yetkililer, al-akhbar’a ayrı ayrı yaptıkları görüşmelerde, İsrail’in uzlaşmazlığına ilişkin “hayal kırıklığı” hissettiklerini aktardı. Bunun yanında Mısır’ın resmi hitabında bölgesel cephelerde gerilimin tırmanması konusunda çekinceleri olduğu ve sükûnet çağrısında bulunduğu bilinmekle beraber Mısırlılar, diğer eksenlerdeki gerilimin artmasının, Batı’nın İsrail’e anlaşmaya varması yönündeki baskısının istenilen noktaya ulaşmasına yol açacağını da umuyor. 

Hamas heyeti, bir hafta kaldıktan sonra istişareler için dün Kahire’den ayrılırken, yetkililere göre heyetin gerçekleştirdiği görüşmelerin son saatleri “direniş üzerinde daha fazla taviz vermesi yönünde ek bir baskı” taşımadı. Bu, Amerikalı mevkidaşlarının “bakış açılarını birbirine yakınlaştırmak için daha fazla çaba gösterilmesini talep etmelerine” rağmen ve özellikle de Washington’un Siyonist işgale, Gazze’ye daha fazla yardımın girmesine izin vermesi yönündeki baskısının akabinde gerçekleşti. Bu arada İsrail’in, Gazze Şeridi halkının asgari geçim ihtiyaçlarını bile karşılamadığını zikretmek yerinde olacaktır.

Bu bağlamda yetkililere göre Kahire yönetimi, Amerika’nın gerek deniz yoluyla gerek havadan yardımların Gazze Şeridi’ne girişini garanti altına almaya yönelik son hamlelerinin, özellikle İsrail’in müzakereleri açıkça engellediği ve Refah saldırısına ilişkin konuşmaların geri döndüğü bir dönemde “Siyonist varlığın Gazze’den çıkarılmasına dönük herhangi bir şey yapmadan mevcut gerçekliği dayatmaya yönelik bir hazırlık adımı” olmasından korkuyor. Mısırlı yetkililer, ister önümüzdeki günlerde 7 Ekim’den bu yana ilk kez açılabilecek İsrail sınır kapıları yoluyla olsun ister İsrail heyetlerinin, yardımın Gazze’ye nakledilmesine izin verilmeden önce güvenlik incelemesini yapmak üzere Kıbrıs’a ulaşmalarının akabinde Kıbrıs’tan deniz yoluyla olsun, “özellikle Gazze Şeridi’nin kuzeyine daha fazla yardım sokulması konusunda müzakere için bir alan olduğunu” söylüyor. Onlara göre, deniz yoluyla gelen yardım tek seferlik bir şey olmayacak, bunun yerine bu mekanizma, finansmanda açık Birleşik Arap Emirliği desteği ve Mısırlı ve Katarlı arabulucularla koordinasyon içinde bir düzenliliğe tanık olacak. Bu noktada özellikle İsrail’in teslim edilmesi önerilen miktarlar ve dağıtım yöntemleri hakkındaki çekinceleri ışığında bazı teknik ayrıntıların hâlâ beklemede olduğu da bilinmekte. Ayrıca erişimin düzenli olarak ve çeşitli ülkelerle ortaklaşa organize edilmesi koşuluyla Gazze kıyısı yakınında gemilerin bulunması da dahil olmak üzere bir sahra hastanesi kurulması ve tıbbi ve diğer yardımların sağlanması yönünde istişareler yapılıyor.

Kudüs Haber Ajansı - KHA