Amerikan planının önündeki en büyük engel, İsrail’in kendisinin bu plana taraf olmaması.

ABD’nin Gazze Şeridi’ndeki savaşı sona erdirme planı ölü doğdu. Bunun nedeni mevzubahis planın, İsrail ordusunun, Amerikan askeri ve siyasi mekanizmalarından gelen desteğe rağmen hedeflerine ulaşamadığı bir savaşta tükenen araçların kaybını ifade etmeye yönelik sefil bir girişim gibi görünmesi. Özellikle de askeri seçeneğin Hamas’ı ezme hedefine ulaşamaması, Amerikan çıkarlarına göre hareketin belini kırmanın gerekliliğini ortadan kaldırmamışken…

Amerika’nın savaşı sona erdirme planı şöyle:

1. Birkaç haftaya yayılan bir ateşkes karşılığında İsrailli esirler, direniş grupları tarafından serbest bırakılacak ve buna paralel Filistinli esirler de serbest bırakılacak.
2. Suudi Arabistan, Katar ve diğer başka ülkeler İsrail’i resmen tanıyacak ve onunla ilişkileri normalleştirmeye yönelik bir plan açıklayacak.
3. Filistin Yönetimi’nin üstü örtülü bir şekilde yetkilendirilmesiyle birlikte Araplardan bir tarafın da parçası olacağı çok uluslu bir güç aracılığıyla Gazze Şeridi’ne yönelik bir siyasi ve güvenlik düzenlemesi üzerinde çalışmalar devam ederken, İsrail ve Filistin’in arasında müzakere edilecek ve askerden arındırılmış müstakbel bir Filistin devletinin tanındığı duyurulacak.

Yukarıda belirtilen adımlara ek olarak, Washington’un bölgedeki çıkarlarını ona vekaleten gözetmek için İsrail liderliğinde ittifakların yeniden yapılandırılması gibi bazıları daha tamahkar olan ve İsrail ile Amerika düzleminde imajla, genel çıkarlarla ve kişisel çıkarlarla bağlantılı daha az tamahkar başka öğeler ve ayrıntılar da var. Plan, kendi başarısızlığının tasvirini içermesi nedeniyle oldukça tamahkar olarak nitelendirilebilir. Ayrıca öncüllerinin büyük bir kısmı oldukça dinamik ve varsayılan tarafların çıkar çatışmaları ve hedeflerine göre değişken. Üstüne üstlük, bunun son yıllarda boşuna olduğu kanıtlanmış bir tür yeni-eski deneyim olduğu bilinmekte. Hassaten Hamas hareketinin ezilemeyeceği kabul edildikten sonra Gazze’deki güvenlik ve siyasi durumu düzenlemenin başarısı tam da bir soru işaretiyken…

Amerikan planının önündeki en büyük engel İsrail’in kendisinin bu plana taraf olmaması. Zira Başbakan Binyamin Netanyahu, normalleşmeyi içerse bile, özellikle de başarısının şüpheli olması sebebiyle, Siyonist varlığa olan maliyetinin faydasından daha yüksek olacağı göz önüne alındığında İsrail’in neredeyse herkesi kapsayan bu yöndeki fikir birliğine dayanarak öneriyi gerek toplu ve gerekse ayrıntılı bir şekilde reddediyor. 

Yine planın ayrıntılarının, İsrail muhalefetini bile kabul etmekte tereddüde sevk ettiği bilinmekte. Buna karşılık Netanyahu, reddini, tutarlılığını kanıtlamış bir koalisyona ve savaşın durdurulması talebiyle çelişen kişisel çıkarlarına ve ayrıca Amerika’nın isteklerini reddetmesinin, İsrail içi siyasi oyunların, Amerika’nın destek ve teşvikine rağmen kendisine karşı bir alternatif çıkaramazken ABD’yi “devlet” olan İsrail’e zarar vermeye itmeyeceği haklı iddiasına dayandırmakta. Sonuç olarak çember hala boş ve savaşı sürdürmek uğruna savaşı sürdürmek İsrail için zorunlu bir durum olarak kendini dayatmakta.

Kudüs Haber Ajansı - KHA