Hamid Dabaşi'nin belirttiği gibi: "Avrupa'nın nesiller boyu İsa'yı sarı saçlı, mavi gözlü beyaz bir adam olarak tasvir etmesi, bugün Avrupalı ve Kuzey Amerikalı Hıristiyanların onu olduğu gibi hayal etmelerini zorlaştırdı: Büyüyüp yükselen bir devrimci figür haline gelen Yahudi bir Filistinli mülteci çocuk olarak yani."

Yazar Terry Eagleton, İsa'nın "evsiz,, mülksüz, bekar, zengin ve güçlülerin belası, mülksüzlerin destekçisi, ... maddi mallara karşı" biri olduğunu tespit ediyor.

Eagleton şöyle devam ediyor: "İsa, takipçilerini, kendi yaptığı gibi adalet ve dostluk için konuşurlarsa, o zaman onların da devlet tarafından ortadan kaldırılacağı konusunda uyarıyor. Son zamanlarda bu dersi zor yoldan öğrenen pek çok takipçisi var."

İsa, Rıza Aslan'ın dediği gibi, "iki bin yıl önce Celile kırsalında yürüyen, Tanrı'nın Krallığı'nı kurmak amacıyla mesihçi bir hareket için takipçiler toplayan, ancak Kudüs'e kışkırtıcı bir giriş ve Tapınak’a yapılan bir saldırıdan sonra Roma tarafından isyan suçundan tutuklanıp idam edildiğinde misyonu başarısız olan, siyasi olarak bilinçli bir Yahudi devrimciydi."

İsa'nın Yahudiler, Hıristiyanlar ve Müslümanlar için çok önemli bir figür olduğunu hatırlamak önemlidir.  O, İncil'de mesih, Kur'an'da ise peygamberdir. Ancak Tevrat'ta sahte bir peygamber ya da Rahip Stephen Sizer'in yakın zamanda söylediği gibi bir "şarlatan" olarak görülür.

Kur'an'da İsa'dan yaklaşık 71 ayette bahsedilir.

Bugün Filistin'de İsa'nın torunları ve müritleri – ister Yahudi, ister Hıristiyan ya da Müslüman olsunlar, siyonizmin soykırım ideolojisini ortadan kaldırmak için bir ölüm kalım mücadelesi veriyorlar. Siyonistler ise, Filistin toplumunu ayakta tutan tüm altyapıyı (hastaneler, okullar, üniversiteler ve ibadet yerleri, özellikle de Müslümanlar ve Hıristiyanlar tarafından yönetilenler) yok etmek için özel bir arzu gösterdiler. Gazetecilerin, doktorların, yardım görevlilerinin ve diğer sivillerin – yanı sıra bebeklerin ve çocukların – kasıtlı olarak hedef alınmasına ek olarak, bunu gerçekten İncil oranlarında bir soykırım olarak niteleyen şey budur.

Bu yıl Noel'de İsa'ya bir peygamber olarak inanan ya da (Yahudi, Hıristiyan veya Müslüman) ve inanmayan herkes için soru şu: İsa Filistin direnişinin lideri olur muydu? 

Gazze'de ve daha genel olarak Filistin'de Hıristiyanlar ve Hıristiyanlık saldırı altında.

Siyonist ideoloji sadece Müslüman karşıtı değil, aynı zamanda Hıristiyan karşıtıdır. Filistin'deki Müslümanları ve Hıristiyanları birbirine bağlayan ortak faktör nedir? Onların hepsi Filistinli. Bu nedenle, Siyonistlerin camilerin yanı sıra kiliseleri de yok etmeyi azmetmeleri şaşırtıcı değil.

19 Ekim'de “İsrail", Gazze'nin en eski kilisesi olan Aziz Porfirius Kilisesi'ni bombaladı ve en az 18 kişiyi öldürdü. Kilisenin dünyanın en eski üçüncü Hıristiyan kilisesi olduğu söyleniyor ve mevcut bina 1150'lerde veya 1160'larda Haçlılar tarafından inşa edilmiş; MS 425 gibi erken bir tarihte siteye bir kilise inşa edildi.

Filistinli sağlık yetkililerine göre, iki gün önce, birkaç blok ötede bulunan bir Anglikan kurumu olan El-Ehli Arab Hastanesi'nde meydana gelen hava saldırısında yüzlerce kişi öldü ve yaralandı.

Özellikle Hıristiyan hedeflere yönelik saldırıların, Müslümanları ve aslında tüm Filistinlileri hedef alan daha büyük soykırımın içinde yer alan özel bir soykırım olduğuna dair kanıtlar artmaya başlıyor.

16 Aralık'ta siyonistlerin doğrudan bir Hıristiyan manastırını hedef aldığı bildirildi. Latin Patrikhanesi'nin medya ofisinden yapılan açıklamada, "İsrail ordusuna ait bir keskin nişancı, Cumartesi günü Gazze'deki Kutsal Aile cemaatinden iki Hıristiyan kadına (Nahid ve kızı Samar) suikast düzenledi" denildi. Kadınlardan biri diğerini kurtarmaya çalışırken düştü. Yardım etmeye çalışırken yedi kişi de yaralandı.

Ayrıca Patrikhane açıklamasında, "Manastırın duvarlarının içinde onlara ateş açıldı ve bölgede herhangi bir direniş olmadı" diye ekledi.

İsrail'e ait bir topçu aracı da "Gazze Şehri'nde, içinde 54'ten fazla engelli bireyin barındığı Rahibe Teresa’nın Kızkardeşleri manastırını hedef aldı".

Bu siyonist saldırı, burayı yerleşim için veya engelli insanlara bakım sağlamak için uygunsuz hale getiren büyük hasara ek olarak yakıt deposunu, elektrik jeneratörünü ve güneş panellerini de tahrip etti,.

26 Ocak 2023'te bir grup İsrailli yerleşimci, Kudüs'ün Eski Şehri'nin Hıristiyan mahallesinde bir Ermeni barına saldırarak "Araplara ölüm... Hıristiyanlara ölüm" diye bağırdı.

Ekim ayının başında, Kudüs'teki ultra-ortodoks yerleşimcilerin Hıristiyan hacılara tükürdüğünü gösteren bir video ortaya çıktı. Silahlı ve şiddet yanlısı yerleşimciler, Kudüs'teki Ermeni mahallesini ve onunla birlikte Dördüncü Yüzyıl'dan beri sürekli olarak orada bulunan daha geniş Hıristiyan varlığını tasfiye etme girişiminde bulunuyorlar.

Gazze'de sadece 800 ila bin Hristiyan'ın yaşadığına inanılıyor ve bu da birinci yüzyıla kadar uzanan dünyanın en eski Hristiyan topluluğunu oluşturuyor.

Filistin'deki kilisenin Noel'i iptal etmesi şaşırtıcı değil.

Kudüs Haber Ajansı - KHA