2016'nın sonlarında, havacılık mühendisi Muhammed Zuvari, Tunus'un sahil kasabasında arabasında otururken, bir kamyon önünde durarak yolunu kesti. İki maskeli kişi ürkmüş adama doğru yürüdü ve uzun susturuculu tabancaları doğrulttu. Polis, 20 el ateş ettiklerini ve hızla uzaklaştıklarını ve ölmekte olan Zuvari'yi ön koltukta kanlar içinde bıraktıklarını söyledi.

Profesyonel bir vuruştu ve şüpheler hızla İsrail istihbarat servisi Mossad'a yöneldi. İsraillilerin Zuvari'yi istemek için sebepleri vardı: Kamuoyunda militan grup Hamas için silahlı insansız hava araçları üreticisi olarak biliniyordu. Öldüğü sırada, İran eğitimli Zuvari, petrol kulelerine, liman tesislerine ve denizdeki gemilere saldırmak için patlayıcılarla donatılabilen dalgıç bir insansız hava aracı olan başyapıtını tamamlıyordu.

Suikast, Hamas'ın silah üreticisinin kariyerini sona erdirdi; ancak Zuvari'nin değerli icadı, en azından tasarım olarak hayatta kaldı. İsrail kuvvetleri, 2021'de Hamas'ın deniz aracını Gazze'deki bir plajdan fırlatmaya çalıştığı sırada benzer bir dalgıç insansız hava aracını tespit etti ve imha etti. Askeri uzmanlar, Hamas'ın yıllardır elde etmek için çalıştığı diğer gelişmiş silahları da içerebilecek gizli cephaneliklerin içinde buna benzer daha fazlasına sahip olduğunu söylüyor.

İki Amerikalı rehine serbest bırakılırken ve İsrailli rehinelerin aileleri sevdiklerinin geri dönmesi için yalvarırken İsrail, Gazze'de Hamas'a karşı bir kara savaşına hazırlanıyor.

Gazze savaşının yoğunluğu arttıkça, Hamas'ın askeri yeteneklerini inceleyen analistlere göre, Hamas'ın ölümcül bir sürprizle ortaya çıkma ihtimali de artıyor. Hamas, 7 Ekim'de İsrail'e yönelik saldırıdan bir gün sonra, Aksa Tufanı adını verdikleri saldırıda 35 adet kendi kendini patlatan insansız hava aracı kullandığını duyurdu.

Grubun silahçılarının, güçlü mayınlar ve yol kenarındaki bombalardan hassas güdümlü mühimmatlara kadar bir dizi yeni silah için teknoloji edindiği de biliniyor. Bazıları Gazze dışındaki Hamas mühendisleri tarafından, çoğu durumda İran'dan teknik yardım alınarak geliştirildi.

7 Ekim'de kullanılan silahların çoğu daha önce görülmüştü. Ancak uzmanlar, Hamas'ın teknolojik olarak daha gelişmiş bir cephaneliği yedekte tutabileceğinden ve bu silahları, liderlerinin geleceğini kesinlikle bildiği bir İsrail kara saldırısına yanıt olarak konuşlandırmayı tercih etmesinden korkuyor.

İngiliz düşünce kuruluşu Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü'nde füze uzmanı ve savunma analisti olan Fabian Hinz, "Hamas'ın henüz görmediğimiz, ancak daha sonra görebileceğimiz yeteneklere sahip olması oldukça muhtemel" dedi. Hinz, Hamas'ın müttefiki Hizbullah'la aynı oyun kitabını takip ederse, İsrail güçlerini çekmeye çalışabileceğini ve ardından beklenmedik bir şekilde, belki de cephe hattından uzak hedeflere saldırabileceğini söyledi.

"Fikir, daha yüksek bir tırmanma seviyesine ulaşmak" ve "sonra tavşanı şapkadan çıkarmak" dedi.

Yetkililer, Hamas'ın İran'dan silah ve eğitim aldığını söyledi

İsrail Savunma Kuvvetleri'nden bir yetkili, Gazze'deki bir kara saldırısında İsraillilere karşı konuşlandırılabilecek silahlar hakkında spekülasyon yapmayı reddetti ve yalnızca "Koruyucu sistemlerimiz var" dedi.

Hizbullah'ın 2006 savaşındaki şaşırtıcı yeni kabiliyeti bir gemisavar füzesiydi. İsrail istihbarat teşkilatları, Hizbullah'ın kıyıdan kilometrelerce uzaktaki donanma gemilerini vurabileceğine dair hiçbir kanıt görmemişti, ta ki o yılın 12 Temmuz'unda, yoğun çatışmaların ilk saatlerinde bir Hizbullah füzesi İsrail donanmasının amiral gemisi INS Hanit'i vurarak dört mürettebatı öldürene kadar.

Hinz ve diğer analistlere göre, Hamas benzer bir sürpriz planlıyorsa, Zuvari'nin yedi yıldan uzun bir süre önce Hamas için geliştirdiğine benzer bir denizaltı aracı olabilir. Ya da hassas bir güdüm sistemi ile donatılmış büyük bir füze olabilir ve potansiyel olarak grubun hayati altyapıyı veya askeri üsleri kilometrelerce uzaktaki hayati altyapıyı veya askeri üsleri doğru bir şekilde vurmasını sağlayabilir. İsrailli yetkililer, şu ana kadar İsrail'e atılan binlerce Hamas roketi ve füzesinin sofistike kılavuz paketlerinden yoksun olduğunu, ancak birçok uzman tarafından militan grubun yıllar önce İran veya Hizbullah'tan temel teknoloji edindiğine inanıldığını söylüyor.

Bu arada İsrail kara birlikleri ve araçları, İran destekli grupların yaklaşık yirmi yıldır mükemmelleştirmek için çalıştığı ölümcül yol kenarı bombalarının daha güçlü varyasyonlarıyla karşılaşabilir. Bu yılın başlarında, sızdırılan ABD istihbarat raporları, İranlı uzmanların Suriye merkezli militanlara, bir muharebe tankının çelik kaplamasını 75 metre öteden kesebilecek bir zırh delici bomba yapma konusunda nasıl koçluk yaptığını anlattı.

Washington Yakın Doğu Politikaları Enstitüsü'nde askeri ve güvenlik çalışmaları direktörü Michael Eisenstadt, "İsrail, araçları için ağır zırhlara yatırım yaptı, ancak yolda 500 veya bin kiloluk gömülü bir bomba varsa, bu zırhlı bir aracı ters çevirebilir veya bir tankı yerden kaldırabilir" dedi. "Bu, patlama dalgasının mürettebat üzerindeki etkisinden bahsetmiyorum bile."

ABD istihbarat raporlarında açıklanan güçlü bomba, ABD'nin Irak'ı işgali sırasında Amerikan askeri konvoylarına karşı onlarca ölümcül saldırıda İran destekli isyancılar tarafından kullanılan doğaçlama patlayıcı cihazların daha güçlü bir versiyonu olan patlayıcı olarak oluşturulmuş bir delici veya EFP'ydi (Patlayıcı Formunda Roket).

Mesajlaşma platformu Discord'a sızdırılan gizli materyaller hazinesinin bir parçası olan bir belgede, İran'ın seçkin Kudüs Gücü'nün, Ocak ayı sonlarında Suriye'nin başkenti Şam'ın doğusundaki Dumayir'de yapılan başarılı bir deneme çalışmasında bir tankı parçaladığı bildirilen böyle bir patlayıcının testini denetlediği belirtildi. Bu tür cihazları Suriye'deki ABD güçlerine karşı kullanma girişimi, Şubat ayı sonlarında ABD müttefiki Kürt savaşçılar tarafından üç bomba ele geçirildiğinde engellendi.

Belgelere göre İran, ABD güçlerine yönelik saldırıları artırmayı planlıyor

Mevcut ve eski ABD istihbarat yetkilileri, Hamas'ın bir dizi silah sistemindeki gelişmiş yeteneklerinin büyük ölçüde İran tarafından sağlanan destekten kaynaklandığını söyledi. Şu ana kadar Tahran'ın 7 Ekim'deki saldırıları yönettiğine ya da onayladığına dair somut bir kanıt olmasa da İranlı yetkililerin Filistinli gruplara verilen tahmini 100 milyon dolarlık askeri desteğin bir parçası olarak Hamas ve müttefiklerine yüksek teknoloji eğitimi ve bilgi birikimi sağladığı biliniyor.

İran yıllardır Hamas ve İsraillilerle mücadelede Hamas'a katılan Gazze merkezli daha küçük bir grup olan Filistin İslami Cihad tarafından kullanılan roketler, füzeler ve insansız hava araçları için prototipler sağladı. Ayrıca Hizbullah'ın on binlerce roket ve füze fırlatmasına yardımcı oldu, bunların çoğu uzak hedefleri isabetli bir şekilde vurmalarını sağlayacak güdüm sistemleriyle donatıldı. Benzer silahlar, Yemen'deki İran destekli Husi isyancılarının son yıllarda Suudi Arabistan'daki petrol rafinerilerini ve sivil havaalanlarını doğrudan vurmasına yardımcı oldu. Perşembe günü, Kızıldeniz'deki bir ABD Donanması destroyeri, Pentagon yetkililerinin İsrail'deki hedefleri hedef almış olabileceğini söylediği Husi füzelerini ve insansız hava araçlarını düşürdü.

Hamas'ın muhtemelen bu tür silahlara sahip olduğunu değerlendiren birkaç analistten biri olan Hinz'e göre, füzeler gibi nispeten büyük nesnelerin kaçakçılığı zor olsa da, "aptal" roketleri güdümlü hassas silahlara dönüştürmek için gereken bileşenler küçüktür. "Bileşenleri kaçırmak için bir sırt çantasına bile ihtiyacınız olmaz. Onları süslü bir el çantasına koyabilirsin" diyor Hinz.

Bir sualtı insansız hava aracı inşa etmek daha büyük bir zorluktur, ancak Hamas teknolojik olarak bu göreve hazır olduğunu gösterdi. Temel tasarım, prototipi inşa etmek için Tunus kıyısındaki memleketi Sfax'a dönmeden önce Gazze'de Hamas için çalışan havacılık mühendisi Zuvari tarafından yıllar önce hazırlandı.

İnsansız hava araçlarının İsrail limanlarını ve gemilerini havaya uçurmak için kıyı sularında ilerlediği ihtimali, İsrailli yetkilileri harekete geçmek konusunda korkutmuş gibi görünüyor. 2016'da mühendisi evinden sadece birkaç adım ötede öldüren suikastçı ekibinin gönderilmesinin sorumluluğunu hiçbir grup üstlenmedi, ancak İsrailli yetkililer Hamas'ın cinayeti Mossad'a bağladığı iddialarına itiraz etmedi. İsrailli gazetecilerin olayla ilgili yorum yapması istendiğinde, ülkenin o zamanki savunma bakanı Avigdor Liberman, İsrail'in "çıkarlarını korumak" için ne gerekiyorsa yapacağını söyledi. Suçla ilgili olarak iki Bosna vatandaşı daha sonra tutuklandı, ancak mahkemeler şu ana kadar Tunus'un şüphelilerin iadesi talebini reddetti.

İsrail güçlerinin 2021'de Hamas'a ait bir sualtı insansız aracı keşfetmesi, proje üzerindeki çalışmaların devam ettiğini kanıtladı. Bir İsrail Savunma Kuvvetleri sözcüsü, Gazze sahilinden fırlatılırken İsrail savaş uçağı tarafından imha edilen geminin yaklaşık 66 kilo yüksek patlayıcı taşıyabildiğini söyledi.

Bu tür keşifler, bazı İsrailliler arasında üstün teknolojilerinin onları güvende tutacağı fikrine meydan okudu. İsrail istihbaratının 7 Ekim'deki başarısızlıklarıyla ilgili yapılan ilk araştırmalar, İsrail'in Hamas tehdidinin büyük ölçüde sınır duvarları, elektronik sensörler ve Demir Kubbe gibi füzesavar sistemlerinden oluşan ayrıntılı bir savunma ağı tarafından kontrol altına alındığına inandıkları için yanlış bir güvenlik duygusuna kapıldığını gösteriyor. Yine de Hamas, ülkenin övülen savunma ve askeri kurumlarını hazırlıksız yakalamayı başardı.

Washington'daki İsrail Büyükelçiliği'nin eski misyon şefi yardımcısı ve Hamas ve askeri yetenekleri hakkında çeşitli raporların yazarı olan Lenny Ben-David, "Bu, 21. yüzyılın asimetrik savaşıdır" dedi. "Öğrendiğimiz şey, bazı şeylere şaşırmaya devam edeceğimiz."

Kudüs Haber Ajansı - KHA