Pazartesi günü, yağmacı İsrail güçleri Cenin'e baskın düzenlediğinde, Velid ve kentteki diğer genç Filistinli erkekler, direniş savaşçılarına yardım etmeye karar verdiler ve şehre girmeye çalışan İsrail rejimi askerlerinin vizyonunu engellemek için lastikleri ateşe verdiler.

27 yaşındaki Filistinli, Press TV web sitesine verdiği demeçte, şehrin siyah duman bulutları ve göz yaşartıcı gazla dolu olduğunu ve birçok ev ve binanın moloz yığınlarına dönüştüğünü söyledi.

Velid, şehrin ve binalarının yüksek yoğunluklu patlamalar nedeniyle "kelimenin tam anlamıyla sallandığını" ve sokakların "parçalanmış cam ve mermi kovanlarıyla dolduğunu", ancak bunun genç Filistinlileri geri çekilmeye veya teslim olmaya zorlayacak bir şey olmadığını söyledi.

İnternette viral olan videolar, Filistinli gençlerin Cenin'i ve direniş tugaylarını şehre döndüklerinde ve hasarlı bölgeleri temizlemeye ve onarmaya başladıklarında yalnız bırakmamaya yemin ettiklerini gösterdi.

Bazı videolar, Filistinlilerin Çarşamba sabahının erken saatlerinde Cenin kampında bir başka İsrail yenilgisini kutladığını ve cesur Filistinli savaşçıları selamladığını gösterdi.

"Biz Filistinli gençler, geri çekilmek zorunda kalan korkak İsraillilerden korkmuyoruz. Şehitlerimizin ruhları huzur içinde yatsın, "dedi Velid, Press TV web sitesine.

"Şehidlerin aileleri ve hepimiz acı duyuyoruz, ancak elhamdülillah gaspçı rejimin istediğini elde edemediğini güvenle söyleyebiliriz ve şimdi İsrailliler Filistinlilerin daha güçlü olduğunu ve bize saldırmalarının daha zor olduğunu biliyorlar" diye ekledi.

İsrail baskınından sonra annesi ve küçük kardeşleri şehri terk etmek zorunda kalan genç adam, kendisinin ve arkadaşlarının gelecekte herhangi bir çatışma durumunda Cenin'i asla terk etmeyeceğini ve direniş tugaylarını desteklemeye devam edeceğini söyledi.

"Direniş savaşçılarını asla yalnız bırakmayacağız. Biliyorsunuz, bir Filistinli direniş savaşçısı yüzden fazla İsrail askerine bedel, çünkü onlar korkak." dedi. "Bunun farkındayız, İsrailliler de bunu anlamalı. Korkaklar; adamlarımızı ve Filistin halkını ezemiyorlar."

Yeni denklem, direnişin yeni aşaması

Cenin, yeni bir direniş aşaması için yeni bir denklem üretti: İsrail'in Cenin'e veya işgal altındaki Filistin'in diğer bölgelerine saldırmaya yönelik her türlü girişimiyle sert bir şekilde yüzleşilecek ve rejime ağır kayıplar verdirecektir.

Filistinli siyasi analist Annan Necib, Kudüs'ten Press TV web sitesine verdiği demeçte, "Mütevazı ve sıradan silahlara sahip düzinelerce genç Filistinli erkeğin, milyarlarca dolar değerinde silahlarla donatılmış en az bin İsrail askerini yenebildiği asimetrik bir savaştı" dedi.

Kendisi ve son birkaç yıldır işgal altındaki Filistin topraklarındaki gelişmeleri yakından takip eden diğer Filistinli analistler için İsrail'in yenilgisi bu kez yakındı.

İsrail'in çekilmesinin ardından, İslami Cihad direniş hareketinin genel sekreteri Ziyad en-Nehhale, Filistin ulusunun İsrail'in Cenin mülteci kampına yönelik saldırganlığını sona erdirerek ve birliklerini bölgeden çekilmeye zorlayarak şanlı bir zafer kaydetmeyi başardığını söyledi.

Nehhale, "Filistin ulusu, birlik ve direniş savaşçılarına sarsılmaz destek sunarak Siyonist düşmanı yenebileceklerini kanıtladı" dedi. "Filistinliler, [Mayıs 2021'de gerçekleştirilen] Kudüs’ün Kılıcı Operasyonu'nda ve Cenin'deki son misilleme operasyonlarında olduğu gibi, durum ne olursa olsun, İsrail işgal güçlerini herhangi bir savaşta ezebileceklerini kanıtladılar."

Filistin Enformasyon Merkezi haber ajansının haberine göre, Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Heniyye de Filistin ulusunu işgalci varlığa karşı kazanılan şanlı zaferden dolayı tebrik etti.

"Siyonist düşmana şunu söylüyoruz, Filistin ulusuna karşı bedel ödemeden suç işleyeceği günler sona erdi" dediği aktarıldı.

Annan, Press TV web sitesine verdiği demeçte, "Batı Şeria'yı ve direniş simgesi Cenin şehrini artık İsrail ordusu için kolay bir hedef olarak görmenin efsane gibi" dedi.

"İsrail'in 450 metrekareden daha az bir yeri işgal etmek için bin silahlı asker konuşlandırması gerekiyordu, ancak 48 saatten daha kısa bir sürede geri çekilmek zorunda kaldı, bu olağanüstü" dedi.

Annan, "Cenin yenilgisi sonrası" aşamada, İsraillilerin yeni bir hamle yapmadan veya geniş çaplı bir saldırı başlatmadan önce "binlerce kez düşüneceğine" şüphe olmadığını da sözlerine ekledi.

Birleşik Filistin direniş cephesi

Bu arada, Cenin'de yaşayan Filistinli bir gazeteci olan Muhammed Ceradat, Press TV web sitesine verdiği demeçte, parlama noktası kentinin "Filistin davasının tarihinde yeni bir dönem" kaydettiğini söyledi.

"Cenin'deki sahneyi şöyle özetliyorum: Bir grup Filistinli genç, İsrail'in tamamen özel operasyonlara adanmış Egoz Tugayını, tüm askeri zırhlı araçlar ve savaş jetleriyle birlikte geri çekilmeye zorladı."

Ona göre, Cenin'in zaferi, Gazze'nin İsrail yerleşimlerine yönelik misilleme roketlerinden açıkça anlaşılan Filistin halkı arasında daha fazla direnç ve birliğin yolunu açıyor.

Ceradat, "Tabii ki, Gazze'nin misilleme roketleri benzeri görülmemiş bir şey değil, ancak İsrail'i hayal kırıklığına uğratan ve boşuna bu tür saldırıları başlatmaya teşvik eden tüm Filistinli direniş grupları arasında artan birliğin bir örneğidir" dedi.

Direniş savaşçıları, rejimin Çarşamba günü Batı Şeria'daki Cenin mülteci kampına yönelik askeri saldırısı üzerine Gazze'den işgal altındaki topraklara doğru bir dizi roket fırlattı.

İsrail için sonun başlangıcı

Analistler, "Kudüs’ün Kılıcı Operasyonu" ve "Sahaların Birliği" savaşları sırasında İsrail'in önceki saldırılarının yanı sıra Kudüs ve Gazze Şeridi'ndeki çatışmaların, İsrail ordusunun ve askerlerinin kararlılıktan yoksun olduklarını ve durumu kontrol edemediklerini fark etmelerini sağladığına inanıyor.

Ayrıca, İsrailli yasadışı yerleşimcilerin İsrail işgal ordusunun kendilerini koruyamayacağını düşündüklerini düşünüyorlar.

Lübnanlı siyasi analist Dr. Talal Atrisi, Press TV web sitesine verdiği demeçte, İsrail'in Cenin'e yönelik saldırısının asıl amacının, "daha önce birçok Filistin sahasında ve savaşında kaybettiği caydırıcılık gücünü geri almak" olduğunu, ancak girişimin tamamen başarısızlıkla sonuçlandığını söyledi.

"İsrail, gücü ve askeri seçkinleriyle, çok sınırlı bir askeri uzmanlığa ve çok mütevazı silahlara sahip bir grup genç adam tarafından yenilgiye uğratıldı. İyi donanımlı İsrail ordusu, Filistin direnişini ezmek için tüm gücüyle Cenin şehrine girdi; ancak güçlü bir irade, güç ve niteliksel operasyonlarla karşı karşıya kaldı ve karşılığında ezildi ve ayrılmak zorunda kaldı" dedi.

Atrisi, bu yenilginin, İsrail apartheid rejiminin "sonuna kadar başlangıcına" işaret ettiğini söyledi.

Pek çok kişi, yirmi yıldan uzun bir süre önce Lübnan'da İsrail birliklerinin utanç içinde Güney Lübnan'dan çıkmaya zorlandığı zaman olanları hatırlamadan edemiyor.

Haaretz’in aktardığına göre Mayıs 2000'de, İsrail ordusunun güney Lübnan'daki batı kesiminin son komutanı Albay Noam Ben-Tzvi'nin, bunun "bir planlı geri çekilme" değil, bir "zorunlu geri çekilme" olduğunu söylediği aktarıldı.

"Saf ve basit bir şekilde söylemek gerekirse, kaçtık," diye itiraf etti.

Tarih tekerrür eder

Tarih bu hafta işgal altındaki Filistin topraklarında bir kez daha kendini tekrarladı, çünkü olağanüstü bir birlik ruhuyla direniş savaşçıları işgalci rejime bir başka ezici yenilgi yaşattı.

İsrail ordusu, işgal altındaki Batı Şeria'nın Cenin kentini, Filistin direnişini "ezmek" için Pazartesi günü başlayan karakteristik bir saldırıyla bir savaş alanına dönüştürmüştü. Direniş cephesi – ve özellikle Cenin Tugayı – kısır döngüyü kırdı ve işgal ordusunu kentteki ölümcül savaşı başlattıktan sadece iki gün sonra geri çekilmeye zorladı.

İsrail savaş uçakları, Batı Şeria'nın kuzeyindeki yoksulluğun hüküm sürdüğü şehre baskın düzenledi ve hava saldırıları binaları tahrip ederken, buldozerler şehrin sokaklarını yok etmek için ilerledi.

Görgü tanıklarına göre, İsrailli keskin nişancılar ve askerler sokaklarda Filistinlileri rastgele öldürüyor ve direnişi ezmek ve Filistin halkının moralini yok etmek amacıyla onları şehirden çıkmaya zorlarken, Filistinli kadınları, çocukları ve yaşlıları canlı kalkan olarak kullanıyorlardı.

İsrail ordusu, şehirdeki direniş "altyapısına" ve ev sahipliği yaptığı ancak başarısız olduğu mülteci kampına zarar vermek için yaklaşık bin askeri seferber etti.

Saldırıda en az 12 Filistinli öldürüldü, ancak öncesinde ırkçı rejime karşı mücadelede odak noktası haline gelen şehirdeki direniş için bir başka şanlı zafer kaydettiler.

Kudüs Haber Ajansı - KHA