Lübnan'da yedi aylık cumhurbaşkanlığı boşluğuyla yoğunlaşan siyasi kriz, bazı partilerin cumhurbaşkanlığı meselesine ulusal mülahazalardan uzak özel çıkarlar temelinde yaklaşmakta ısrar etmesiyle derinleşiyor.
Ulusal ikili-Hizbullah ve Emel Hareketi dışında, siyasi partilerin çoğu, 31 Ağustos 2023'ten bu yana (eski Cumhurbaşkanı Michel Avn'un cumhurbaşkanlığı döneminin sona ermesinden 60 gün önce) cumhurbaşkanlığı seçimleri için belirsiz adaylıklarda ısrar etti.
Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı Şeyh Naim Kasım, 29 Mayıs 2023'te attığı bir tweet'te, Marada Hareketi Başkanı Süleyman Franciye'yi cumhurbaşkanlığı için desteklemenin, elde ettiği önemli sayıda oya dayandığını belirterek, onu reddedenlerin çelişkili programları nedeniyle tek bir aday üzerinde anlaşamadıklarını da sözlerine ekledi.
Öte yandan, Lübnan Güçleri, Ketaib, Özgür Yurtsever Hareketi ve sözde bağımsız milletvekilleri de dahil olmak üzere bir dizi parlamento bloğu, Franciye'nin karşısına net bir kriter olmaksızın bir aday önermeye karar verdi.
İlk olarak, yukarıda bahsedilen blokların gelecekteki kararlarını tanımlayan birleşik bir siyasi programı yoktur. Başka bir deyişle, ortaklaşa önerdikleri herhangi bir adaylık, göze çarpan bir siyasi yola dayanmamaktadır.
Dahası, bu blokların ve bireysel milletvekillerinin çoğu, yeni cumhurbaşkanının devlet yolsuzluğuna karışmamış bir reformist olması gerektiğini iddia etti. Diğerleri de Direniş ile çelişen bir adayı asla destekleyemeyeceklerini iddia ettiler.
Tüm bu bloklar ve milletvekilleri eski maliye bakanı Cihad Azur'u aday göstermeye karar verdiler.
Bu siyasi davayı inceleyebilecek herhangi bir siyasi gözlemci, Azur'u desteklemeye karar veren parlamento bloklarının izlediği net bir formüle asla ulaşamaz.
Azur, Lübnan halkının büyük bir kesimi tarafından ülkenin ulaştığı sosyo-ekonomik sıkıntılardan sorumlu olmakla suçlanan Başbakan Fuad Sinyora hükümetinin maliye bakanıydı.
Azur, Lübnan'ın bir İsrail savaşıyla karşı karşıya kaldığı ve hükümetinin çatışmada "kötü" performans gösterdiği en kritik aşamalarda görevdeydi. Dahası, tüm Şii bakanların istifasına rağmen (anayasal olarak reddedilen) toplanmaya devam eden kabinenin bir üyesiydi.
Dolayısıyla Azur, Direniş’in silahlarıyla ilgili dış baskılara karşı koyabilecek bir kişiliği temsil etmediğinden ötürü ne siyasi olarak yeterli, ne de krizin önemli bir kısmından sorumlu olmakla suçlanan bir ekibe mensup olduğu için ekonomik olarak işlevsel.
Bu bağlamda Şeyh Kasım, bazı parlamento bloklarının programlarından bağımsız olarak Lübnan'daki özel çıkarlarına hizmet eden veya yabancı plana uyan adayları seçtiğini de belirterek, Hizbullah'ın Franciye'yi uzun bir siyasi deneyime dayanan net programı nedeniyle aday gösterdiğini de sözlerine ekledi.
Bu nedenle Lübnan'daki siyasi hayat, cumhurbaşkanlığı çıkmazının durgun sularına taş atılmasını beklerken duraksıyor.
Birçok siyasi tahmine göre, Azur, ulusal istikrarı bozan manevralar bağlamında milletvekili Mişel Muavvad tarafından güvence altına alınanlardan daha fazla oy alamayacak.
Direnişe Sadakat Bloğu Başkanı Hac Muhammed Raad, dağıtılan adaylıkların sadece cumhurbaşkanlığı krizini uzatacak manevralar olduğunu vurguladı.
Bazı partiler tarafından önerilen adaylıkların kaotik sahnesi, ulusun çeşitli krizleriyle başa çıkması beklenen gerekli adayın kriterlerini belirlemeyi amaçlayan ulusal bir diyalog kurulmadan asla düzenlenemez.
Kudüs Haber Ajansı - KHA