Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah, “Amerikalı arabulucu görüşmeler yapacak. Sonuçlar ışığında nasıl davranacağımızı belirleyeceğiz” dedi.
Dün akşam Beyrut’un güneyindeki Dahiye’deki Aşura meclisinde konuşan Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah, “Hizbullah ilk günden beri takva üzerine kurulmuştur. Bu direnişin başından beri doğruluğu ve ihlası Allah’aydı. Şer’i bir görevi yerine getirdiğimizde onu Allah için samimiyetle yerine getiririz. Direnişimizi yaptığımızda da Allah için direnmeliyiz” ifadelerini kullandı.
Hizbullah’ın 40 yıl boyunca bir otorite yarışı içinde olmayıp, Allah için çabaladığını kaydeden Nasrallah, "Biz bu kadar uzun yaşamayı ummazdık, birçok liderimiz en parlak döneminde şehit oldu" dedi.
“40 yıl içerisinde zorluklara rağmen tüm bu zorlukları ve sıkıntıları aştık, zamanla Allah'ın lütfu sayesinde daha da güçlendik, yaygınlaştık ve etkili olduk” diyen Nasrallah, "40 yıl boyunca Allah ayaklarımızı sabit tuttu, bize sabır gücü verdi, biz de geri adım atmadık, aslımızı ve hedeflerimizi inkar etmedik. Şehitlerin, yaralıların ve mücahidlerin ailelerine sabır nereden geldi? Biri bize bunun fiziksel bir açıklamasını yapabilir mi? 40 yıl boyunca bizi savunan ve kollayan, bizi birçok beladan ve tuzaklardan uzaklaştıran Allah'tır" ifadelerini kullandı.
Lübnan sularındaki petrol ve gaz konusuna değinen Nasrallah, “Bu hazine denizde ve biz bu tarihi fırsata sahibiz. Kendimizi, en az yüzde 50 savaşa girmek, yüzde 50 de savaşmamak üzere bir yere konumlandırıyoruz ve bugün daha iyi durumdayız" dedi.
"Biz insanlardanız, acıyı biliriz ve insanları severiz. İnsanlara hizmet etmenin, onların güvenliğini sağlamanın ve onları savunmanın Allah'a en çok yaklaştıran en büyük ibadetlerden biri olduğuna inanıyoruz” diyen Hizbullah lideri sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ülkeyi kurtarmak, insanları fırınlar ve diğerleri önünde aşağılanmaktan uzaklaştırmak, ülkeyi ufuktan ufka taşımak için tarihi ve altın bir fırsat var. Bu konu risk gerektiriyor. Öyleyse bu riske girelim. Kendimizi ve sevdiklerimizi, ülkemizi ve halkımızı korumak için sunmaya hazırız ve Allah bizi bununla mükellef kıldı. Bazıları Lübnan'daki gaz ve petrol dosyasını İran nükleer dosyasıyla ilişkilendiriyor. Çünkü bazıları Amerikalıların ve Suudilerin araçları ve başkalarının da araç olduğunu düşünüyorlar. Bazıları gaz ve petrol dosyasının iç siyasi kazanç için olduğunu söylüyor.
Bu dosyada tek istediğimiz ülkemize yardım etmemiz ve müzakerelerde devlete güç unsurlarını vermemiz.
Amerikalı aracı başkanlarla görüşecek. Şimdi yine müzakerelere taraf olmadığımızı tekrarlıyorum. Bunu yapmak için kimseyi görevlendirmedik ve bunu yapmak bizim sorumluluğumuz değil. Sonuçlar ışığında gelecekte nasıl hareket edeceğimizi belirleyeceğiz. Biz insanlardan herhangi bir ceza ya da teşekkür beklemiyoruz. Bizi ilgilendiren petrol, gaz ve ülkenin bekasıdır. Hedefe ulaştığımızda şehitlerin hakkına ulaşmış oluruz.
Kudüs Haber Ajansı - KHA