ABD’nin eski Yakın Doğu İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı David Schenker, Trump yönetiminin Lübnan'daki ekonomik çöküşü hızlandırmak ve ülke üzerindeki kuşatmayı sürdürmek için oynadığı tehlikeli role ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Washington Enstitüsü'nün “Hizbullah-Şii Dinamikleri ve Lübnan Seçimi: Zorluklar, Fırsatlar ve Politika Etkileri” başlıklı sanal Politika Forumu’nda konuşan Schenker, Donald Trump yönetiminin, Hizbullah’ı karalamak ve zayıflatmak amacıyla 2019 protestolarını bir araç olarak kullandığını ve istismar ettiğini itiraf etti.

ABD yönetiminin müttefikleri ile birlikte, Hizbullah'a bağlı finans kuruluşlarına ve Jammal Trust Bank'a yaptırımlar uyguladığını vurgulayan eski ABD’li üst düzey yetkili, bu bağlamda Washington'un Hizbullah ve müttefiklerini kuşatma amaçlı çabalarının bir parçası olarak Lübnan Özgür Yurtsever Hareket Başkanı Cebran Basil’e de yaptırım uyguladığını söyledi. Özgür Yurtsever Hareketi Partisi, 2006'da, Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta yapılan "Mar Mikail Anlaşması" ile Hizbullah'ın ülkedeki en güçlü Hristiyan müttefiki olmuştu.

ABD’li eski yetkili Schenker ayrıca, görevi sırasında iki-üç kez Lübnan'ı ziyaret ettiğini ve bu ziyaretler sırasında Hizbullah karşıtı Şii iş adamları ve gazetecilerle görüştüğünü kaydetti. Ayrıca Schenker, 2022 seçimleri konusunda iyimser olmadığını ve sonuçların ülkedeki siyasi durumu değiştireceğini düşünmediğini belirterek, ABD yönetiminin bu seçimlere müdahale etmemesi gerektiğini söyledi.

Hizbullah'ın rakip adayları hakkında yaptığı değerlendirmede onları "bireyci, benmerkezci ve narsist liderler" olarak nitelendiren Schenker, ülkenin siyasi bileşiminde gerçek bir değişiklik yaratmaktan ziyade, çoğunlukla unvanları ve liderliğin faydalarını elde etmeye çalıştıklarını söyledi.

Kudüs Haber Ajansı - KHA