Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki düzenlediği basın toplantısında, İran’ın nükleer programı ve dondurulan müzakerelere ilişkin açıklamalar yaptı. Psaki yaptığı açıklamada, İran’ın haftalar içinde nükleer silah geliştirebileceğine vurgu yaparak “Bu bizi kesinlikle endişelendiriyor” dedi.
İran’ın nükleer silah için madde elde etme süresinin haftalara düştüğünü kaydeden Psaki, diplomatik çözüm çağrısında bulundu. Nükleer müzakerelerin dondurulduğu bir dönemde, eski ABD Başkanı Donald Trump’ı bu süreçten sorumlu tutan Psaki, İran ile dünya ülkeleri arasındaki 2015 nükleer anlaşmasına atıfta bulunarak, "Çıkış dönemi, anlaşma sırasında olduğunu bildiğimiz yaklaşık bir yıldan birkaç haftaya veya daha azına indi" dedi.
Açıklamasında “İran'ın nükleer gelişimi bizi kesinlikle endişelendiriyor” diyen Beyaz Saray Sözcüsü, geçmişe döndüğümüzde, İran nükleer anlaşmasına göre Tahran’ın nükleer programı sıkı bir şekilde kısıtlanmıştı” dedi.
Psaki, Trump yönetiminin anlaşmaya ABD katılımını durdurduğundan dolayı, İran’ın nükleer programını hızlandırdığını belirterek eski Washington yönetimini eleştirdi. Anlaşmadan çekilme kararının, İran’ın nükleer programını hızlandırmasında doğrudan etkiye sahip olduğunu belirten Beyaz Saray yetkilisi, “Bu kararın ABD güvenliğini ve görünürlüğünü etkilediğini belirtti. Psaki ayrıca “Bu, yeniden diplomatik bir yol izlememizin nedenlerinden biridir” diye ekledi.
İsrail Başbakanı Naftali Bennett ile ABD Başkanı Joe Biden arasında gelecek ay Kudüs’te yapılması planlanan görüşme hakkında da konuşan ABD’li yetkili, ikilinin geçtiğimiz günlerde yaptığı telefon görüşmesinde İran nükleer programını ele aldığını, bu yüzden gelecek görüşmede de bu konunun masaya yatırılacağını ifade etti.
Öte yandan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken dün katıldığı Senato Dış İlişkiler Komitesinin bütçe oturumunda, İran’ın nükleer programı ile ilgili benzer eleştirilerde bulundu. İran konusunda Trump yönetimine eleştiride bulunan Blinken, Tahran ile 2015’te imzalanan Ortak Kapsamlı Eylem Planı (OKEP) anlaşmasından çekilmenin ve Tahran’a maksimum baskı stratejisinin beklentinin tam aksiyle sonuçlandığını, İran’ın nükleer programının çok daha ileri noktaya gittiğini, İran destekli güçlerin ABD’ye yönelik saldırılarının daha da arttığını belirtti.
Blinken açıklamasında, "Anlaşma için görüşme yapmaya başladığımızdan, anlaşmanın yürürlükte kaldığı sürenin sonuna kadar 2012-2018 arasında kuvvetlerimize yönelik saldırılar, anlaşmadan çekildikten, İran Devrim Muhahafızları'nı terör örgütü olarak tanıyıp, (Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Kasım) Süleymani’yi öldürdükten sonraki süreçteki saldırılardan çok daha azdı” diye konuştu.
Ana amaçlarının İran’ın nükleer silah elde etmesini engellemek olduğunu belirten Blinken, bunun iki yolla yapılabileceğini, birinci yolun anlaşma olduğunu ve bunun etkili olduğunu daha önce gördüklerini sözlerine ekledi. Blinken devamında, “Anlaşmadan çekilmek ve İran’a daha fazla baskı uygulamak olan diğer seçeneği de test ettik ve onun da sonuçlarını gördük. Sonuç, nükleer silah için fisil madde elde etmeye yönelik 1 yıla kadar geriletilen süre birkaç haftaya kadar ilerledi” ifadesini kullandı.
ABD’li Bakan aynı zamanda, Tahran’ın nükleer silah elde etmesi durumunda Suudi Arabistan ve bölgedeki diğer ülkelerin de nükleer programa yöneleceğini açıkça ifade ettiğini hatırlattı.
KHA