İran’ın Tasnim haber ajansına mülakat veren Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı Şeyh Naim Kasım, Şam istediği sürece Hizbullah güçlerinin Suriye’de kalmaya devam edeceğini söyledi.
Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı Şeyh Naim Kasım, “Suriye’den çekilme konusunda bir programınız var mı?” şeklindeki soruya şu cevabı verdi:
“Hizbullah’ın Suriye’ye gitme amacı, direnişçi Suriye’yi İsrail’le uyumlu hale getirmeye çalışan tekfirci teröre, İsrail terörüne, Amerika terörüne ve uluslararası teröre karşı Suriye devletini ve halkını savunmaktı. Dolayısıyla Hizbullah, Amerika’nın İsrail’in ve tekfircilerin saldırılarına karşı Suriye’yi savunma planı çerçevesinde gitti ve bu hala da devam ediyor.
Suriye, topraklarının büyük bir bölümünü kurtarmış olsa da topraklarının bir kısmı hala işgal altında bulunuyor. Tekfircilerin, Amerika’nın ve İsrail’in tehditleri de devam ediyor. Bu yüzden Suriye’ye yönelik tehditler devam ettikçe ve Suriye de bu tehditlere karşı koymada Hizbullah’ın yardımına ihtiyaç duydukça aynı düzey ve ölçüde Suriye’de kalmaya devam edeceğiz. Tehditler azaldıkça Suriye’deki güçlerimizi azaltırız; tehditler artarsa da güçlerimizi arttırırız.”
Şeyh Naim Kasım, Suriye cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili bir soruya da şu cevabı verdi:
“Suriye’de cumhurbaşkanlığı seçimlerinin düzenlenmesi, özellikle de Sayın Beşşar Esed’in yeniden cumhurbaşkanı seçilmesi, Suriye ve Direniş Ekseni açısından büyük bir kazanımdır. Çünkü Batı’da Beşşar Esed’in tekrar cumhurbaşkanı olarak iktidar olması yönündeki tüm şartlar engellenmiş ve ona bu yol kapatılmıştı. Lübnan’daki, Türkiye’deki, Ürdün’deki ve diğer yerlerdeki Suriyeli mültecilerin ülkelerine dönmelerinin engellenmesindeki esas düşünce buydu.
Onlar, Suriye cumhurbaşkanlığı seçimlerini uluslararası gözetim altında ve mültecilere baskı yaparak gerçekleştirmeyi ve Beşşar Esed’in cumhurbaşkanı seçilmesini engellemeyi hedefliyordu; ama gafil avlandılar. Suriye dışında oy kullanmasına izin verdikleri mültecilerin büyük çoğunluğu Beşşar Esed’e oy verdi. Suriye içinde halkın seçimlere katılımının büyüklüğü ise açıkça görüldü. Dolayısıyla Suriye siyasal alanda büyük bir zafer kazandı. Bu, işgal altındaki toprakların kurtarılması için askeri başarıların artmasını sağlayacak.”
Şeyh Naim Kasım, İsrail rejimindeki hükümet değişikliği ile ilgili bir soruya da şu cevabı verdi:
“İsrail’deki tüm hükümetler birbirinin aynısıdır. Hedef açısından bunların birbirinden hiçbir farkı yoktur. Onların hedefi, işgal altındaki Filistin topraklarında ele geçirdikleri toprakların alanını genişletmek ve işgallerine meşruiyet kazandırmaktır.
Onların hükümetlerinden bazıları, yerli yersiz güç kullanarak bu sonucu elde edebileceklerini düşünüyor; bazıları ise güçle birlikte biraz da diplomasi kullanarak bu sonuca ulaşabileceğine inanıyor. Bu yüzden İsrail’in yeni başbakanının İsrail rejiminin Filistinlilerin haklarını ortadan kaldırma konusunda Benyamin Netanyahu’dan farklı olmayacağını düşünüyoruz. O da yerleşimleri genişletmeye çalışacak ve Filistinlilerin haklarını çiğneyecek.”
Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı Şeyh Naim Kasım, Tasnim haber ajansının “Yeni İsrail kabinesi Lübnan’la savaşmaya karar verirse bugün siz böylesi bir savaşa hazır mısınız?” şeklindeki sorusuna cevaben de şunları söyledi:
“Defalarca söyledik ve tekrar ediyoruz. İsrail’in varlığı daimi bir tehdittir; dönemsel bir tehdit değildir. Dolayısıyla biz döneme veya kabineye göre hareket etmiyoruz. Bu rejim daimi bir tehdittir bu yüzden de Hizbullah, İsrail rejimi Lübnan’a her an savaş başlatabileceği ihtimaline dayalı bir öngörüyle hazırlık içindedir.
Biz, siyasi açıdan savaş ihtimalini uzak görsek bile bu aşamada İsrail rejiminin Lübnan’a savaş açmasını öngörmesek bile Hizbullah bir sürprizle karşılaşmamak için tüm ihtimalleri göz önünde bulundurarak her zaman savaşa hazırlıklıdır.
Bu arada İsraillilere de şunu söylüyoruz: Biz gelecekteki bir savaşa tam hazırlıklıyız, hatta daha da ilerisi bu savaş için tüm hazırlığımızı tamamladık. Herhangi bir saldırı olursa çok kesin ve güçlü bir cevap vereceğiz. İsrail de bunu çok iyi biliyor.”
KUDÜS HABER