Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, Lübnan başta olmak üzere yaşanan son gelişmelere ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah, ABD Kongresi’nin Trump yanlıları tarafından baskına uğramasına değinerek, bunun ABD’nin başka ülkelerde yaptıklarına benzediğini söyledi.
Lübnan dahil başka ülkelerde ABD’nin desteklediği sahnelerin Washington’da yaşandığını kaydeden Nasrallah, “Bu olay çok tehlikelidir, hafife alınamaz ve sonuçları ciddidir. Lübnan'da Amerikan sevicileri bu olayı basit göstermeye çalıştı. Ancak Biden, yardımcısı ve ABD'li yetkililer bunun tehlikeli bir durum olduğunu söyledi. ABD’liler Trump’ın iktidarı için Amerkkalıları öldürmekten çekinmediğini söylediler. Bu yaşananlar Trump’ın görev süresi boyunca farklı ülkelerde işlkediği suçların bir numunesidir” dedi.
Nasrallah, “Donald Trump, hegemonyasını her zaman halklara dayatan ve ülkelerin egemenliklerini baltalayan Amerikan siyasi ve askeri küstahlığının kaba bir örneğidir. Trump, müttefikleriyle birlikte, halklarına karşı güce aç diktatörlükler için bir model” ifadelerini kullandı.
Hizbullah lideri, “Trump'ın görev süresinin geri kalanı için dua ederek Allah’a yönelmeliyiz. Çünkü ABD'nin nükleer düğmesi deli bir kişinin elinde” dedi.
ABD’nin Lübnan’la ilgili girişimlerinin tümünün hedefinden direnişin silahının alınmasının olduğunu kaydeden Nasrallah, İsrail’in çıkarları için ABD’nin Hizbullah’ı etkisizleştirmek istediğini söyledi.
ABD ve bölgedeki müttefiklerinin derdinin İsrail olduğunu kaydeden Nasrallah, Beyrut Limanı’yla ilgili soruşturmanın tamamlanması çağrısında bulunarak, Beyrut Limanı olayının ulusal bir mesele olduğunu ve bölgeselleştirilip, mezhebileştirilemeyeceğini ifade etti.
Genelkurmay başkanlığı ve lübnan mahkemelerinin soruşturmanın sonuçlarını açıklamasını isteyen Nasrallah, patlamaya neden olan şeyin halka açıklanması gerektiğini belirtti.
Karzı Hasen Müessesesi hakkındaki iddialara da yanıt veren Nasrallah, Lübnan’da hükümetin kurulmasının ABD için öncelik olmadığını dile getirdi.
Lübnan hükümetinin kurulması için iç uzlaşıya önem verilmesi gerektiğini vurgulayan Nasrallah, hükümetin kurulması için ABD-İran müzakerelerinin beklenmemesi gerektiğini, çünkü bunun olmayacağını söyledi.
Lübnan Güçleri Partisi lideri Semir Caca’nın açıklamalarına da cevap veren Nasrallah, “Bahsettiği şeyler, doğudan bahsedenle batıdan bahseden kadar farklı şeyler. 1978’de ben Necef’te eğitim görüyordum. Sonrasında Baelbek’e geldim. İlim havzasındaydım. Bunların bugün Lübnan’ı yaşadığıklarıyla hiçbir ilgisi yok. Lübnan’ın bugün yaşadığı tehditler, yaptırımlar farklı şeyler, doğudan bahsettiğimizda doğudan cevap verin. Batıdan bahsettiğimizde batıdan cevap verin. Bunları karıştırmayın” diye konuştu.
Caca, kısa bir süre önce Nasrallah’a hitaben yaptığı konuşmada, “100 gün süren Eşrefiye kuşatması sırasında Beyrut’un güney banliyöleri Suriye bombardımanına tutulduğunda, Suriye ordusu Trablus'u kuşatarak roketlerle, toplarla ve tank ateşiyle vurarak acımasız bir şekilde katliamlar gerçekleştirdiğinde neredeydiniz?” ifadelerini kullanmıştı.
Falanjistler olarak bilinen Semir Caca ve Ketaib Partisi, Lübnan iç savaşında ve sonrasındaki süreçte İsrail ile işbirlikleriyle gündeme gelmişlerdi.
Caca’nın geçtiğimiz süreçte Hizbullah’a karşı silahlı çatışmaya başlamak için 15 bin milis yetiştirdiği ve ABD’den izin istediği medyaya yansımıştı. Caca, iç savaşı kışkırtan açıklamalarıyla sürekli sürekli gündeme geliyor.