İran’ın Ürdün Büyükelçisi Mucteba Ferdosipur, geçtiğimiz günlerde Ürdün parlamento sözcüsünü ziyaret etmişti. Şimdilerde de üst düzey bir Ürdün heyetinin Tahran’ı ziyaret edeceği konuşuluyor.

Ürdün’ün son dönemde İran ile yakınlaştığı görülüyor. Bu da Ürdün’ün Suudi Arabistan ve Batı’dan uzaklaşması anlamına geliyor. Peki bunun sebepleri neler?

Aslına bakılırsa Ürdün, muhafazakar Arap devletleri kategorisinde yer alıyor. Ayrıca Tunus ve Mısır ile beraber İsrail elçiliği barındıran üç Arap ülkesinden birisi. Bu da onu İran ve müttefiklerinden uzaklaştıran bir faktör. Ancak son zamanlarda Ürdün’de bir eksen kaymasının işaretleri görülüyor.

ABD Başkanı Donald Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan etmesinin ardından Ürdün’ün İstanbul’da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı toplantısına üst düzey katılım gerçekleştirmesi, bu işaretlerden birisi. Diğer bir işaret de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Trump’ın Kudüs kararı aleyhine yapılan oylamada Ürdün’ün İran ve pek çok ülke gibi olumlu oy kullanması.

Şimdi bunun sebeplerine gelelim. İsrail muhalefet liderlerinden İzak Herzog’a göre yaşanan bir dizi olay, Ürdün’ü İsrail ve bazı Arap ülkelerini de içine alan Batı ittifakından uzaklaştırdı. Bu olaylar Amman’daki gösteriler sırasında iki Ürdünlü'nün İsrail büyükelçilik çalışanları tarafından öldürülmesi ile başladı. Trump’ın Kudüs kararı ise devamında gerçekleşen en önemli gelişmelerden.

Ayrıca Ürdün’deki yaklaşık 700 bin Filistinli mülteci bu ülke yönetimini Filistin konusunda daha sorumlu hissettiriyor. Bu da onları özellikle Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi Arap ülkelerinden farklı bir tavır almaya zorluyor.

Öte yandan Ürdün’ün Suudi Arabistan rejimi ile arası da giderek soğuyor. Suudi Arabistan’da Veliaht Prens Muhammed bin Selman tarafından yürütülen tutuklama kampanyasının Velid bin Talal ve Muteyb bin Abdullah gibi Ürdün’e yakın iş adamlarına da uzanması aradaki çatlağı derinleştirdi. Son olarak Sabih el Mısri isimli Ürdünün en etkili bir iş adamlarından birisinin Riyad ziyareti sırasında tutuklanması işin adeta tuzu biberi oldu.

Diğer yandan Suudi Arabistan’da Bin Selman eliyle estirilen reform dalgasının ülkelerini de etkilemesinden korkan Ürdünlü yöneticilerin Suudi rejiminden uzak durmaya gayret ettikleri yorumları yapılıyor.

Bütün bunların bir eksen kayması mı yoksa sadece taktiksel adımlar mı olduğu ise henüz belirsiz.

KUDÜS HABER