Vladimir Putin'in bir dönem ara verdikten sonra devlet başkanlığı koltuğuna tekrar dönmesi, dünyanın çift kutuplu döneme geri dönmesi olarak yorumlanmıştı.
SSCB'nin dağılması sonrası Rusya'yı toparlayan Putin'in, bir dönem aradan sonra tekrar devlet başkanlığı koltuğuna oturması sonrası birçok bölgede, 1991 öncesi bir rol üstlenmeye çalışması çift kutuplu dünyaya geri dönüldü yorumlarını haklı çıkarır nitelikteydi.
Dünyanın değişik kıtalarında ve bilhassa Ortadoğu'da Amerika'yla yakın ilişki içerisinde bulunan devletler, Rusya'nın yeniden ortaya çıkışına kayıtsız kalamadı.
Amerikan hedeflerini destekleyen devletler, Rusya'yla da yakın ilişki içerisinde olmaya gayret gösteriyor.
Birçok devlet Amerika'yla silah anlaşması yaparken, etkinliğini artıran Rusya'yla da savunma anlaşmaları yapmaya mecbur kalıyor.
Bölgesel meseleleri Amerika'yla müzakere eden liderler, Rusya'nın yeni rolünü kabullenerek bölgesel krizleri Moskova'yla da müzakere etmeye kendisini mecbur hissediyor.
Devletler, 1991 öncesi bir siyaset ortaya koyuyor.
Dünyanın artık tek kutuplu olmadığını kabul etmiş görünüyor.
Bilhassa Körfez ve Arap devletleri Amerika'yla uyumlu çalışırken, anlaşmalar yaparken; anlaşmaların ve ortak çalışmaların diğer güç dengesi olan Rusya'nın tepkisini çekmemesine özen gösteriyor.
Çift kutuplu dünya dengesi üzerinden siyasetini belirleyen devletlere Sudan da katıldı.
Sudan Cumhurbaşkanlığı Ofisi, Cumhurbaşkanı Ömer El-Beşir'in 23 Kasım Çarşamba günü Moskova'yı ziyaret edeceğini duyurmuştu.
Ömer El-Beşir liderliğindeki Sudan, Suudi Arabistan'ın desteğiyle, Filistin direnişini destekleme taahhüdü karşılığında geçtiğimiz ay terörü destekleyen ülkeler listesinden çıkartılmıştı.
Ömer El Beşir, çift kutuplu dünyanın devletleri zorladığı ilişkiler çerçevesinde Çarşamba günü bakanların da bulunduğu kalabalık bir heyetle Rusya'yı ziyaret edecek.
KUDÜS HABER