Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Şeyh Salih el-Aruri, Batı Şeria’daki artan eylemlerin Filistin birleşik direniş çalışmalarının ileri boyutunun resmini çizdiğini belirtti.
El-Aruri Batı Şeria'daki direnişe karşı her türlü mücadelenin işgalci İsrail’in Filistin halkını kontrol etmesine yaradığını belirterek; aynı bağlamda dünyanın Mescid-i Aksa'nın kırmızı çizgi olduğunu ve tüm olasılıkların açık olduğunu gördüğünü vurguladı.
Dün El-Aksa TV’ye verdiği röportajda Aruri, Hamas'ın Batı Şeria'yı kontrol etme iddiaları konusunda, bunun işgalin iç çatışmanın hızını arttırmayı amaçlayan boş bir propagandası olduğunu ifade ederek, halkın meşruiyeti dışında hiç kimsenin Filistin halkını kontrol edemeyeceğine işaret etti.
Aruri, El-Fetih Hareketine siyasi, toplumsal ve silahlı direnişin tüm yollarını içeren birleşik bir ulusal strateji çağrısında bulundu.
Dünya ile kurulan siyasi çabaları destekleme ve kapsamlı direnişi koruma gibi stratejik konular hakkında el-Fetih ile konuştuklarını belirten Aruri, Hamas’ın Filistin’deki durumun ciddiyetinin teşhisi konusunda El-Fetih’le hemfikir olduğunu ve bunun da aşamanın ciddiyetine uygun liderlik kararları gerektirdiğini belirtti. Aruri, siyasi eylemin tek başına sonuç vermediğinin tecrübeyle kanıtlandığını, dolayısıyla kapsamlı bir direniş oluşturan yeni bir ulusal strateji inşa etmenin gerekli olduğunu ifade etti.
Hamas’ın siyasi ve direniş eylemlerini de içeren kapsamlı direniş stratejisi konusunda tüm gruplarla hemfikir olduğunu vurgulayan El-Aruri, Mahmud Abbas'ın birleşik ulusal stratejinin inşasında Filistin kurumlarının bir araya getirilmesi yolunu veto ettiğine işaret etti.
El-Aruri, Hamas’ın sandıkta halkın sözünü dinlediğini, başkalarıyla siyasi ortaklığı kabul ettiğini ve halka kendi görüşünü dayatmadığını vurgulayarak, hareketin büyük bir mücadeleye ve açık bir halk meşruiyetine sahip olduğunu belirtti.
Uluslararası durum ve Siyonist hükümetin yapısının, birleşik ulusal stratejiye uygun olarak Filistin birliği için büyük bir fırsat olduğunu kaydeden Aruri, Hamas’ın Gazze'deki tüm üniversitelerde tam nispi temsil yasası temelinde öğrenci seçimleri düzenlemeye hazır olduğunu vurguladı. Aruri, Hamas’ın El-Fetih de dahil olmak üzere tüm Filistinli grupların çalışmaları için Gazze’de tam bir özgürlük ortamını desteklediğini açıkladı.
Hamas’ın Gazze’deki Filistinli grupların askeri kanatlarının inşasına katkıda bulunduğunu vurgulayan Aruri, Gazze Şeridi’ndeki direnişi güçlendirmek için Hamas’ın diğer Filistinli gruplara silah, saha ve gereken her şeyi sağladığına işaret etti.
Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı, “Hamas’ın Mısır’a yaptığı son ziyaretin, Filistin meselesi ve bölgeyle ilgili devam eden istişareler çerçevesinde gerçekleştiğini” kaydederek, Mısır'ın son ziyaret sırasında bir ateşkes anlaşması teklif etmediğini ve bu konudaki tüm söylentilerin asılsız olduğunu vurguladı.
İsrail işgal hapishanelerindeki tutukluların durumuna da değinen Aruri, idari tutukluların açlık grevine başlaması halinde hayatlarının tehlikeye gireceğini ve halkın onların arkasında birleşerek savaşacağını belirterek, idari tutukluları savunma savaşının halk için büyük bir ulusal ayaklanma olacağını vurguladı.
El-Aruri son İsrail seçimlerinin Siyonist rejimde bir değişim yarattığını söyledi. Bunun sonuçlarının tüm bölge için tehlikeli olduğunu belirten El-Aruri, mevcut Siyonist hükümetin stratejisinin bölgeyi ateşe vereceğini belirtti.
Kudüs Haber Ajansı - KHA