Sivil Özgürlükler ve Demokrasi için Hak Hareketi Sözcüsü Abdulgani el-Hancer, 12 Kasım seçimlerinin milliyetçi ve İslami hareketlerin yanı sıra, muhalefet grupları ve her kesimden insanlar tarafından boykot edildiğini söyledi.

Abdulgani el-Hancer, “Seçimlerin boykot edilmesinin en önemli nedeni, yasama organının Bahreyn'de tam bir saçmalık ve rıza dışı bir anayasanın sonucu olmasıdır. Dolayısıyla böyle bir meclisten geçen yasa tasarıları ve maddeler milletimiz için zararlıdır” dedi.

Bahreynli üst düzey muhalefet yetkilisi, “Halkımızın temel talepleri, kendi kaderini tayin hakkının tesis edilmesi, insanların ülkede iktidar kaynağı olması ve ifade özgürlüklerinden de faydalanması gerektiğidir” ifadesini kullandı.

El-Hancer konuşmasının sonunda “Bahreyn rejimi, uluslararası imajını iyileştirmek ve İsrail rejimiyle normalleşmeyi onaylamak için son seçimleri kötüye kullandı. Yeni parlamento kesinlikle öncekilerden çok daha kötü olacak” dedi.

Cumartesi günü Bahreyn, insan hakları gruplarının El Halife rejimi altında “siyasi baskı” olarak nitelendirdiği bir ortamda parlamento seçimleri yaptı.

73'ü kadın olmak üzere 330'dan fazla aday, parlamentonun alt meclisi olan 40 sandalyeli Temsilciler Konseyi'ne katılmak için yarıştı.

Şeyh El-Dihi: Seçimler meşruiyetten yoksun bir konseyle sonuçlandı.

Bahreyn muhalefetindeki el-Vifak Ulusal İslam Cemiyeti Genel Sekreter Yardımcısı Şeyh Hüseyin el-Dihi baskı, korku ve gözdağına rağmen seçimlere katılım oranının %35'i geçmediğini duyurdu.

Şeyh el-Dihi, Bahreyn halkına seçim sürecinin sahtekarlığını ifşa etmedeki zaferi için teşekkür etti ve rejim tarafından uygulanan çeşitli yıldırma yöntemleri ve tehditlere rağmen halkın bir kez daha bilinçli, güçlü bir halk olduğunu kanıtladığını söyledi.

El-Vifak'ın yardımcısı, meşruiyetten yoksun bir seçimin yapıldığını vurguladı.

Derneğin 118 gözlemciden oluşan ekibi aracılığıyla sandık merkezlerini dışarıdan izlediğini ve 55 yerel sandık merkezinin takip edildiğini belirten el-Dihi, tüm seçim bölgelerinde katılım oranının yüzde 35'i geçmediğini açıkladı.

Ayrıca derneğin seçim sürecinde çok sayıda ihlali kaydettiğini söyleyen el-Dihi, ordunun belirlenmiş otobüslerle transfer edildiğini ve seçmenleri belirli seçim merkezlerine gelmeleri konusunda koordine ettiklerini söyledi. 

Belirli adayların zaferini sağlamak ve seçmen katılımını artırmak için çok sayıda seçim bölgesinde vatandaşlığa kabul edilmiş kişilerin olduğunu iddia eden dernek, vatandaşlığa kabul edilen kişilerin yüzdesinin Nehya bloğunun% 18'inden fazla olduğu tahmin ediyor.

Bahreyn ile Suudi Arabistan'ı birbirine bağlayan limanda Bahreyn vatandaşlığı alan Suudilerin çok sayıda oy kullandığı kaydedildi. Seçim bölgelerinde seçmen sayısının açıklanmaması ve süresi dolmuş pasaportlarla oy kullanılması ciddi ihlallerin yapıldığını ortaya koyuyor.

Kudüs Haber Ajansı - KHA