Güvenlik ve siyasi meseleler uzmanı Eymen el-Rufati, Hamas’ın Suriye ile ilişkileri yeniden başlatma konusunda mutabakata vardığını belirterek, hareketin kararının en üst düzeyde alındığını açıkladı.
El-Meyadin televizyonuna konuşan el-Rufati, hiç kimsenin Hamas'a politikaları ve Arap ülkeleriyle ilişkileri konusunda herhangi bir yön empoze edemeyeceğini vurgulayarak, "Karar, Kudüs’ün Kılıcı Savaşını izleyen olumlu istişareler ışığında alınmış olabilir. Hamas içinde hareketin Suriye ile ilişkileri yeniden kurma arzusunu gösteren tam bir fikir birliği var” dedi.
“İlişkinin yeniden kurulması hem Filistin’in en büyük hareketi olan Hamas’ın hem de Suriye’nin çıkarınadır, bu Şam’ı eski konumuna döndürür” diyen Rufati “Önümüzdeki dönemde, ilişkilerin yeniden onarılmasına ilişkin Suriye Arap Cumhuriyeti'nden kamuoyu açıklamalarına tanık olacağız" ifadelerini kullandı.
Suriye limanlarının Gazze Şeridi'ndeki kuşatmayı kırmada yardımcı olacağını ifade eden el-Rufati, bir sonraki aşamada Suriye'nin yardımıyla Gazze'deki kuşatmayı kırmak için önemli adımlar atılacağını kaydetti.
Öte yandan, Filistinli liderler, Hamas’ın Suriye ile ilişkilerin yeniden kurulmasına ilişkin açıklamasını, Arap ve Filistin halkı üzerinde olumlu etkisi olan bir adım olarak gördü.
El-Meyadin’e konuşan Filistin Ulusal Girişimi Genel Sekreteri Mustafa el-Bargusi, Hamas'ın Şam ile ilişkileri yeniden başlatma kararının Arap ve Filistin halkı üzerinde olumlu bir etkisi olacağını" söyledi.
“Üzerindeki tüm baskı ve komplolara rağmen Suriye, normalleşmeye karşı katı bir duruş sergiliyor” diyen Mustafa Bargusi, direniş ekseninde yer almak isteyen tüm tarafların Suriye ile olumlu bir ilişki içinde olması gerektiğini vurguladı.
Konuya ilişkin el-Meyadin’e konuşan Filistin Halk Kurtuluş Cephesi'nin uluslararası ilişkilerden sorumlu yetkilisi Mahir el-Tahir ise, "Direniş ekseninin tarafları arasındaki koordinasyon her geçen gün artıyor, ancak taraflar arasındaki tüm engellerin aşılması gerekiyor. Suriye bir bütün olarak Arap durumu çerçevesinde toparlanıp direniş eksenini destekleyecek. Yemen de direniş ekseni ve Filistin davası denkleminin merkezinde yer alıyor” dedi
El-Tahir, Lübnan'daki direnişle ilgili olarak, "İsrail işgalinin yeniden hesap yapmasını sağlayan yeni bir güç dengesi yarattığını ve Filistin halkının işgali yenmesinin, Hizbullah'ın Lübnan'daki başarılarından sonra mümkün olduğuna inandığını" dile getirdi.
Uluslararası Arap İletişim ve Dayanışma Merkezi Başkanı Maan Başur da, Hamas’ın açıklamasıyla ilgili olarak, “Şam’ın tüm direniş güçleriyle birlikte anlaşılmasının gerekli olduğunu” ifade ederek, işgale karşı direniş hususunda Suriye ve direniş taraflarının birbirlerinden ayrılamayacağının altını çizdi.
Bunun yanı sıra, Shehabnews’e konuşan İslami Cihad Hareketi liderlerinden Hıdır Habib, Hamas’ın Suriye ile sağlam ilişkiler kurmaya ve geliştirmeye devam edeceği yönündeki açıklamasını doğru yönde atılmış bir adım olarak nitelendirerek, bu adımın direniş eksenini Siyonistlere karşı güçlendireceğini vurguladı.
Habib, “Hamas’ın Suriye ile ilişkisinin kopuk olması ne Suriye’nin ne de Hamas’ın yararınadır. Bu ilişkilerin yeniden onarılması direnişi güçlendirecek doğru yönde atılmış bir adımdır” dedi.
Sözlerinin devamında Habib, “Siyonist düşmanla çatışmada Suriye, önemli bir aktördür, ilkeli ve sağlam tutum sergilemesiyle bilinir. İşte onun bu tutumu davamızı, halkımızı ve Arap milletimizi Arap-İsrail normalleşmesi karşısında korur” ifadelerini kullandı.
Habib, direniş ekseninin Lübnan, Suriye veya Irak’taki tüm bileşenleriyle iyi ilişkilere sahip olmasının önemini vurgulayarak, direniş ekseninin uyum içinde olmasının, İsrail işgalini ve varlığını çok olumsuz etkileyeceğine dikkat çekti.
Kudüs Haber Ajansı - KHA