ABD Savunma Bakanlığının Politikadan Sorumlu Müsteşarı Colin Kahl, Pelosi'nin Tayvan ziyareti nedeniyle ABD-Çin ilişkilerinin gerginleştiğini ancak Washington’un tansiyonu daha da artırma niyetinde olmadığını belirtti.
Colin Kahl, ayrıca Rusya’nın dünya düzeni için yakın vadede ciddi tehdit oluşturduğunu ancak Çin gibi uzun vadeli bir tehdit oluşturma gayesinin olmadığını iddia etti.
ABD’li yetkili açıklamasında "Rusya, uzun vadede Çin'in yaptığı gibi ABD'ye ve kurallara dayalı uluslararası düzene meydan okumuyor, ancak yakın vadede çok tehlikeli bir aktör" dedi.
Müsteşara göre, Pentagon'un ulusal savunma stratejisi Çin'i savunma, teknoloji ve ekonomi dahil olmak üzere birçok alanda ABD'ye meydan okuyabilecek hızlı bir tehdit olarak algılıyor.
Öte yandan eski ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissinger, The Wall Street Journal’a verdiği demeçte, ABD’nin Rusya ve Çin ile savaşın eşiğinde olduğunu söyledi.
Kissenger, “Bunun nasıl sona ereceğine veya neye yol açması gerektiğine dair herhangi bir konsept olmadan, kısmen kendi yarattığımız konularda Rusya ve Çin ile savaşın eşiğindeyiz" dedi.
ABD'nin Nixon yıllarında olduğu gibi, kendisine düşman iki taraf arasında üçgen oluşturarak onları idare edip edemeyeceğini sorgulayan Kissinger, "Şu anda onları ayırıp birbirlerine karşı çevireceğimizi söyleyemezsiniz" dedi.
Kissinger, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in güvenlik endişelerini ciddiye almaktan başka seçeneğin olmadığını belirterek, Ukrayna'yı askeri ittifaka çeken NATO’nun hata yaptığını söyledi.
Eski dışişleri bakanı ayrıca , Kiev ile makul bir anlaşmanın sonucu olarak Rusya'nın Donbass'ın bazı kısımlarını ve Kırım’ı elinde tutacağını söyledi.
Kudüs Haber Ajansı - KHA