Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah, "2006 yılındaki Temmuz savaşında direnişin başarıları arasında Amerika’nın Yeni Ortadoğu Projesinin yıkılması da vardı" dedi.
Temmuz savaşının başarılarından birinin Lübnan ile İsrail düşmanı arasında caydırıcılık kurallarının oluşturulmasının olduğunu kaydeden Nasrallah, “Bölgeyi doğrudan askeri güçleri aracılığıyla kontrol etmeyi amaçlayan bir ABD projesi vardı, ancak direnişin ve Lübnan'ın kararlılığı ve Temmuz savaşının hedeflerinin başarısızlığı, Yeni Ortadoğu Projesine çok ağır bir darbe indirdi” ifadelerini kullandı.
İsrail Savaş Bakanı Benny Gantz'ın Beyrut, Sayda ve Sur’a girme tehdidini yorumlayan Nasrallah, "Bütün İsrailliler Lübnan'a girmekle ilgili konuşmanın boş olduğunu biliyorlar. Gantz’a Bin Cubeyl’e girmeye karar verdikleri Temmuz savaşının son günlerindeki deneyimi gözden geçirmesini tavsiye ediyorum. Zor koşullardan muzdarip olan kuşatma altındaki Gazze’ye girmeye cesaret edemiyorlar, Sayda ve Beyrut'a ulaşma tehdidinde nasıl bulunabilirler" dedi.
Nasrallah, "Bugün Yeni Ortadoğu Projesinin yeni versiyonları var. ABD Başkanı Joe Biden'ın Ortadoğu ziyareti bu bağlamda geliyor" diyen Nasrallah, "Bugünkü ABD, 2003 ve 2006'daki Amerika'dan farklıdır. ABD’nin yaşlı başkanı, yaşlılık sürecine giren Amerika'nın resmidir” değerlendirmesinde bulundu.
Biden'ın Ortadoğu ziyaretinin amaçlarına değinen Hizbullah lideri, "Amerikan Başkanı’nı bölgeye getiren iki şey var, bunlardan biri Körfez ülkelerini petrol ve gaz ihraç etmeye ikna etmek ve İsrail’le normalleşme meselesini ilerletmek. Biden'ın Filistin halkına sunacağı kesinlikle hiçbir şey yok. ABD’nin Rus-Ukrayna savaşının sonuçlarıyla ilgili ilk ve belirleyici görevi, Avrupa için Rus gazına bir alternatif sağlamaktır. ABD, Ukrayna hükümeti, ordusu ve halkıyla Rusya’ya karşı savaşıyor ve tüm Avrupa ülkelerini de beraberinde sürüklüyor” dedi.
Lübnan'daki petrol ve gaz çıkarımıyla ilgili olarak, “Petrol ve gaz çıkarma konusunda mevcut altın fırsat şimdi, yani bu iki ay içerisinde, Onlardan sonra maliyet daha yüksek olacak” diyen Nasrallah, Lübnanlı yetkililere seslenerek, “ABD’lilerin sizi aldatmasına ve zamanınızı boşa harcamasına izin vermeyin. Haklarınızı Eylül'den önce kanıtlamazsanız, Kariş gaz sahası Eylül'de faaliyete geçecek ve bu saatten sonra işler pahalıya patlayacak" ifadelerini kullandı.
Hizbullah Genel Sekreteri sözlerini şöyle sürdürdü:
“Direniş, Lübnan'ın petrol ve gaz hakkını elde etmek için sahip olduğu tek güçtür. Petrol ve gazın çıkarılması, Lübnan devletine herhangi bir dış borç olmaksızın milyarlarca doları güvence altına alıyor ve ülkeyi kurtarmanın tek yolu bu. Amerikalı arabulucuyu arabulucu olarak değil, İsrail'in çıkarına çalışan ve Lübnan tarafına baskı yapan bir taraf olarak görüyoruz. Amerikalı arabulucu Amos Hochstein son Lübnan ziyaretinde iki şey getirdi: Rus gazına acilen bir alternatif bulma ihtiyacı ve ciddi direniş tehditleri. İsrail düşmanının zayıf bir noktası var, Lübnan'ın gücüne karşı, İsrail’in gaz ve petrol ihtiyacı. Lübnanlı yetkililerin, sınır belirleme müzakerelerinde sahip olduğunuz tek güç noktası, direniştir. Bundan yararlanın. Hiçbir adım atmayacağımıza ve müzakereleri beklediğimize dair kimseyle ne anlaştık ne de söz verdik. Bunu Amerikalılara vaat eden, onları aldatıyor. İsrail düşmanına baskı yapmak için doğru zamanda ve uygun boyutta herhangi bir adım atmak direnişin hakkıdır. ‘Sınır belirlemede devletin arkasındayız, yani müzakere eden biz değiliz ama biz de boş durmayacağız’ dedik."
Hizbullah'ın Kariş enerji sahasına 3 İHA göndererek, bu İHA’ların İsrail tarafından düşürülmesini amaçladığını söyleyen Nasrallah, "İsrail rejimi tarihinde ilk kez, aynı anda 3 İHA ona doğru gönderildi. İHA’lar, ciddi olduğumuz ve adımlarımızı atacağımız mesajıydı. Bu mesaj İsrailliler ve Amerikalılar tarafından anlaşıldı. Müzakerelere hizmet eden her şeyi doğru boyutta ve doğru zamanda sunacağız. Sınırların belirlenmesi meselesi çok önemli ve Lübnan'ı ve halkını kurtarmanın tek yolu bu. Biz bu konuda psikolojik savaşa girmiyoruz” ifadelerini kullandı.
Lübnanlıların İsrail’e karşı ortak tutuma sahip olması gerektiğini vurgulayan Nasrallah, “Seçim Lübnan'a yardım etmemek, onu çöküşe itmek ve gaz çıkarmasını engellemekse, o zaman savaş tehdidinde bulunmak ve hatta savaşa gitmek çok daha onurludur” dedi.
İHA’ların Kariş’e gönderilmesinin mütevazi bir başlangıç olduğunu dile getiren Nasrallah sözlerini şöyle tamamladı: “Bu insanların açlıktan ölmesini, fırınların, benzin istasyonlarının kapılarında birbirini öldürmesini isteyenler var. İşler olumsuz bir noktaya ulaşırsa, sadece Kariş'in karşısında durmayacağız. Bu denklemi kaydedin. Kariş'e ve Kariş'in ötesine gideceğiz. Hizbullah karşı kıyılardaki her şeyi takip ediyor ve tüm koordinatlara sahip. Lübnan'ın kendi gazını ve petrolünü çıkararak kendini kurtarması engellenirse, sonuçları ne olursa olsun hiç kimse da gaz ve petrol çıkaramaz ve satamaz.
Kudüs Haber Ajansı - KHA