Eğer Biden yönetimi İran ile yeni bir nükleer anlaşmayı becerebilirse Kongre’den 2015’teki gibi karşı tepkiler alması muhtemel.
Kanun yapıcıların çoğu anlaşmaya karşı olduğunu resmen açıklamış olsa da ilk ABD–İran nükleer anlaşması Capitol Hill’de partiler arasında bir savaş başlatmış ve şahinler dönemin başkanı Barack Obama’nın anlaşmayı uygulamasını engellemeye çalıştığı halde başarısız olmuştu. Kongre yaklaşan haftalarda da aynı itip kakma yoluna girebilir. Bu sefer, Cumhuriyetçilerin kazanmaya yakın görüldüğü ara seçimlerin yaklaşması sebebiyle politik riskler daha yüksek.
Ancak yine de, bazı Demokratlar –özellikle bu yıl yeniden seçilmeye hazırlananlar– arasındaki şüpheciliğe rağmen Kongre’nin İran ile yeni bir anlaşmaya engel olması çok mümkün görünmüyor. Senato’da ret için 60 oy gerekiyor, ancak bu engel aşılsa bile anlaşmaya karşı çıkanların başkanlık vetosunu alt etmeleri için gereken azami üçte ikilik çoğunluğa ulaşması mümkün değil.
Yine de bu, Başkan Joe Biden ile ulusal güvenlik danışmanlarının henüz bitmemiş bir anlaşmayı kolayca pazarlayabilecekleri anlamına gelmiyor.
Onlar zaten Viyana’da süren müzakereler hakkında gelen bazı bilgilerin yetersizliğinden şikâyet eden bazı inatçı Demokratları toparlamaya zorlanmış durumda. Ve Tahran ile yeni bir anlaşmanın zorunluluğu konusunda yeterli sayıda Demokratı ikna etmek için çok çalışmaları gerekiyor. Bunu yaparken de Cumhuriyetçilerin seçim döneminde Biden’ın dış politika kaydına saldırmaları için koz vermemeleri gerekmekte.
Biden’ın dostlarından olan ve genellikle onun çabalarını destekleyen Demokrat Senatör Chris Coons, “İlginç ve zorlayıcı bir yol olacak. Ancak bu tamamen, eğer bir anlaşma varsa, o anlaşmaya bağlı” şeklinde konuştu.
ABD’li yetkililerin İran’ın bir bomba için yeterli materyal üretmeye hiç olmadığı kadar yakın olduğu uyarısında bulundukları bu dönemde İran ile müzakerelerin yeniden başlaması Biden için yüksek önceliğe sahip ve an itibariyle inanılmaz derecede hassas bir mesele. Cumhuriyetçiler tek ses halinde yeni bir anlaşmaya muhalif ve bazı Demokratlar da mevcut müzakereler etrafında şekillenen çekincelerini dile getirmekte.
İş bununla da kalmıyor. İki partiden de kanun yapıcılar Senato’da yeni anlaşmayla ilgili bir oylamaya izin vermesi için Biden yönetimine baskı yapıyor. Bunu yaparken yaklaşık yedi yıl önce Kongre’nin iki kanadında da böyle oylamaların önünü açan yasal mekanizmalara işaret ediyorlar.
Kısa adı INARA olan İran Nükleer Anlaşması Yenileme Eylemi isimli yasa, Biden yönetiminin bir anlaşma yapması halinde muhtemelen yürürlüğe girecek. İlk anlaşmaya etkileri olan bazı kanun yapıcılar ile birlikte yeni anlaşmayı yeniden seçilme ihtimalleri perspektifinden görmek zorunda olan bazı yeni senatörlerin dikkati bu yasaya odaklanacak.
Senato Dış İlişkiler Başkanı ve 2015’teki anlaşmaya karşı çıkan dört Senatörden birisi olan Demokrat Bob Menendez, “Burada o döneme göre farklı üyelerden oluşan bir grup var” dedi.
Menendez ayrıca, “Yedi yıl sonra bugün açıkça durum farklı. İran’ın ilerlemesi ile ilgili pek çok zorluk var. Bunların hepsi insanların dikkate almak zorunda olacağı şeyler” ifadelerini kullandı.
Kasım’daki seçimlerde Cumhuriyetçilerin en önemli hedefi olan Demokrat Senatör Mark Kelly, Senato’nun da nihayetinde bir söz hakkı olmasını istediğini söyledi. Ancak, çoğu Demokratın eski Başkan Donald Trump’ın 2018’de anlaşmadan çekilme kararının sonucu olduğuna inandığı şekilde, İran’ın nükleer güce sahip bir devlet olmaya ne kadar yakın olduğu ile ilgili mevcut görüşlere yakın görünüyor.
Kelly, kısa bir röportajda, “İran’ın İsrail ya da başka bir ülkeye karşı kullanabileceği bir nükleer silah edinmediğinden emin olmak istiyorum. 2015’teki anlaşmadan çıkmak bence bir hataydı. Mükemmel değildi, ancak onlar artık nükleer bombaya daha yakın” şeklinde konuştu.
Aralarında ilk anlaşmaya karşı oy kullananların da bulunduğu diğer muhtemel Demokrat şüpheciler Biden yönetiminin “daha uzun, daha güçlü” sözünü tutmasını ve İran’ın saldırganlığına karşı daha koruyucu bir anlaşma yapmasını görmek istiyor.
Bu yasa yapıcılar ABD ile müttefiklerinin Trump döneminde yabancı terör örgütü olarak tanımlanmış İslam Devrimi Muhafızlarına uygulanan bazı yaptırımları kaldırması konusunda endişelerini dile getirdi.
2015’teki anlaşmaya da karşı çıkmış bulunan Demokrat Senatör Ben Cardin, “Hayal kırıklığına uğradım, zira daha uzun süreli ve daha güçlü bir anlaşma görmek istiyordum ve böyle olmayacak. Bence günün sonunda başkanın istediği olacak” şeklinde konuştu.
INARA, Kongre’ye İran ile bir nükleer anlaşmayı, oylama ile engelleme yetkisi veriyor. Böyle bir oylama Biden’ın büyük tepkilerle karşılaşan dış politika kararlarından bağımsız olduğunu biraz da olsa göstermek isteyen Demokratlar üzerinde muazzam bir baskı oluşturacak.
Ancak yeni anlaşmanın muhaliflerinin anlaşmaya karşı bir yasayı desteklemek için en az 10 Demokratı ikna etmesi gerekiyor ki bu da düşük bir ihtimal ve nükleer anlaşmayı savunanlar bunu hassas senatörler için kolay bir siyasi tercih olarak görüyor.
İlerici bir İsrail yanlısı grup olan J Street’in baş lobicilerinden Dylan Williams, “Bu, yönetimin kazanabileceği bir kavga. 2015’te İran anlaşması lehinde oy kullanan Demokrat kanun yapıcılarından birinin bile 2016’da anlaşmaya karşı çıkanlara karşı koltuklarını kaybetmediğini hatırlamak önemli. Biri bile kaybetmedi” şeklinde konuştu.
Capitol Hill’de İran müzakereleriyle ilgili Biden yönetiminin belki de en büyük destekçisi olan Demokrat Senatör Chris Murphy, İran rejiminin nükleer bomba edinmesini engellemek için Tahran ile nükleer anlaşmaya geri dönmeyi Demokratların eninde sonunda kabul edeceğini tahmin ediyor.
Murphy ayrıca “2015’te bu konudaki politika gerçekten sıcaktı. Bence bu, sonunda siyasi mülahazaların zayıflayacağı oylamalardan birisi” sözlerini kullandı.
Ancak bu yılki hassas Demokratlar grubu kilit dış politika meselelerinde zaman zaman kendi partileriyle görüş ayrılığına düşmesiyle tanınıyor. Bu sonbaharda yeniden seçilme yarışına girecek dört Demokrat, Ocak ayında, Cumhuriyetçi Senatör Ted Cruz’un Ukrayna’ya yönelik Rus saldırıları endişelerinin arttığı bir dönemde Kuzey Akımı 2 gaz boru hattına yaptırım teklifi lehinde oy kullandı.
Senatörler Raphael Warnock, Maggie Hassan ve Catherine Cortez Masto ile birlikte Kelly, Beyaz Saray’ın sert muhalefetine rağmen boru hattı yasasını desteklemişti. Yeni İran nükleer anlaşma oylaması bu senatörlerin Biden’ın performansından memnun olmayan kararsız seçmene başkandan bağımsızlıklarını göstermeleri için yeni bir fırsat verebilir.
Cumhuriyetçiler yeni anlaşmayı tamamen engelleyemese bile bunu Biden’a saldırmak ve onu dünya sahnesinde zayıf bir lider olarak göstermek için bir fırsat olarak kullanmaktadır. Kuvvetlerinin Ukrayna’da bir savaşın içinde olmasına rağmen Rusya’nın müzakerelerin taraflarından birisi olması gerçeğine başvuruyorlar.
Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, “Bence ayetullahlara 2015 anlaşması gibi bir ekonomik rahatlık vermek çılgınlık. Rusya’nın aracılık etmesi çılgınlık” dedi.
KHA