Siyonist Yetkililer İtiraf Etti

Siyonist İsrail’in bazı askeri, siyasi ve istihbarat yetkilileri, işgal rejiminin İran’ın nükleer silah edinmesine yönelik politikasını eleştirdi. Siyonist yetkililer, İsrail’in İran’ın nükleer programını yok etmesinin mümkün olmadığını söyledi. 

22 Aralık 2021
Siyonist Yetkililer İtiraf Etti

Tikkun Olam blogunda bir makale kaleme alan Richard Silverstein, eski bir İsrailli generalin işgal rejimi İsrail’in Amerikan silahlarına ve savaş uçaklarına başvurmadan İran'a ölümcül bir darbe indirme yeteneği konusundaki korkularını dile getirdiğini aktardı.

Richard Silverstein makalesinde, şu ifadelere yer verdi:

“New York Times geçen hafta sonu, bir dizi eski ve görevdeki üst düzey askeri ve istihbarat yetkilisinin İsrail'in İran'ın nükleer programına önemli bir zarar verme yeteneği konusunda şüphe duyduğunu bildirdiği bir rapor yayınladı. 1981'de Saddam Hüseyin'in Ozirak'taki reaktörünü yok eden bir savaş uçağına pilotluk yapan Tuğgeneral Rilke Shafir, İsrail'in Amerikan silahları ve savaş uçakları olmadan İran'a ölümcül bir darbe indiremeyeceğini iddia edecek kadar ileri gitti.”

Makalede, İsrailli subay Rilik Shaffir, Hava Kuvvetlerinin üstünlüğüne rağmen İsrail’in hava saldırılarının İran'ın nükleer programını ortadan kaldırmayacağını kaydederek, bölgeyi ateşe vermenin muhtemel olduğunu vurguladı.

Aynı Makalede söz konusu siyonist askeri yetkili, İsrail'in Gazze'ye saldırıları sırasında, Filistin’in güdümlü füzelerinin bir milyondan fazla İsrailliyi haftalarca sığınaklara gönderdiğini kaydederek, “O zamandan beri Demir Kubbe koruma sağlıyor.  Ancak İsrail'in İran'a saldırmasından sonra Demir Kubbe, kuzeyde Hizbullah, güneyde Hamas ve doğuda İran tarafından İsrail hedeflerine yönelik ateşlenen on veya yüz binlerce roketle başa çıkamayacak” dedi.

Shaffir, “On yıldan fazla bir süre önce İsrail ordusu ve istihbarat servisi, Netanyahu onlara böyle bir saldırı başlatmaları için baskı yaptığında şüphelerini dile getirdi.  Bir durumda İsrail ordusu, Mossad, Shin Bet ve Aman'ın başkanları, savaşa eğilimli bir başbakana direnmek için birleşti” ifadelerini kullandı.

İsrail askeri istihbaratındaki kıdemli uzmanlardan olan Danny Citrinowicz de Atlantik Konseyi için yazdığı bir makalede benzer endişeleri dile getirerek, “İsrail, İran'ın nükleer altyapısını yok etmeyi başarsa bile, onu yaratan binlerce bilim insanı ve mühendisi ortadan kaldırmasının hiçbir yolu yok. En fazla birkaç yıl içinde yeniden başlayacaklar ve yeniden inşa edecekler” dedi.

Herhangi bir İsrail saldırısının Hizbullah, Hamas ve Suriye gibi direniş ekseninin müttefiklerinden büyük bir karşılık alacağı konusunda da uyaran Citrinowicz, İsrail'in böyle bir saldırı için askeri bütçesine ayırdığı 1,5 milyar doların İsrail'i İran ve müttefiklerine karşı savunmanın astronomik maliyetinin küçük bir parçası olacağını ve bunun dayanılmaz olduğunu söyledi.

İsrail’in İran’ın nükleer tesislerine saldırmasına dünyanın da destek vermeyeceğini kaydeden Siyonist yetkili, İran’ın Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun gözetiminde çalıştığını bildirerek, hiç kimsenin böylesine aşırı bir saldırıyı desteklemeyeceğini ifade etti.

İsrail’in İran’a yönelik politikasını başarısız olarak değerlendiren Citrinowicz, “Bu, Natanz'daki uranyum zenginleştirme santrifüjlerinin Stuxnet virüsü ile sabote edilmesini ve nükleer bilim adamlarına suikast yapılmasını içeriyor. Tek yaptıkları İran'ı nükleer programını ikiye katlamaya ve zenginleştirmeyi hızlandırmaya ve onu nükleer nüfuza yaklaştırmaya kışkırtmaktı” dedi.

İran'a nükleer silah arayışına karşı bedel ödetmek için yaptırım siyasetinin de umutsuz vaka olduğunu söyleyen Siyonist yetkili, “İran hakkında biraz bilgi sahibi olan herkes, İran'ın varlığını sürdürmesi ile nükleer program arasındaki seçimi asla kabul etmeyeceğini anlayacaktır. Ülke ve ulusal onuru bu projeyle bağlantılıdır” ifadelerini kullandı.

Citrinowicz, İsrail'in askeri-politik kademesini ataletinden dolayı eleştirerek, İsrail’de kimsenin farklı düşünecek siyasi manevra kabiliyetine sahip olmadığını bildirdi.

İsrail’de İran’la ilgili derin araştırmalar yapılmadığını belirten Citrinowicz, “Bennett, Lapid ve Gantz'ın İran'a askeri saldırı çağrısını öne çıkaran bir haber manşetinin olmadığı bir gün geçmiyor” dedi.

İşçi Partisi hükümetindeki son dışişleri bakanı Shlomo Ben-Ami ise, 1981'deki Irak'tan farklı olarak İsrail'in İran'ın nükleer silah arayışına son veremeyeceğini söyledi.

İran’ın nükleer altyapısının güçlü olduğunu kaydeden Ben-Ami, “Yalnızca ABD'nin sahip olduğu en güçlü sığınak patlatma bombalarına ihtiyacınız olacak. İsrail ona sahip olsa bile 30 bin pound ağırlığını taşıyabilecek savaş uçaklarına sahip değil. Bunu sadece B-2 bombardıman uçakları yapabilir” dedi.

Ben-Ami sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu, ABD'nin de gerçekleşmeyecek olan saldırıya katılması gerektiği anlamına geliyor. İsrail, İran hedeflerine bin mil uçan savaş uçaklarına yakıt ikmali yapmak için gelişmiş yakıt tankerlerine ihtiyaç duyacak. ABD, İsrail'e iki K-46 Boeing uçağını erken satmayacağını İsrail'e bildirdi.

İran'ın kapsamlı programını engellemek için elinden geleni yapmak yerine İsrail'in İran'ın böyle bir silah edinmesini kabul etmesi çok daha iyi olacak. Bunu yapmanın en iyi yolu 2015 Ortak Kapsamlı Eylem Planına geri dönmek ve İran'ın gelişimini sınırlayan yeni güvenceler üzerinde müzakere etmek.”

KUDÜS HABER

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.