Şehit General Süleymani'nin Filistin'e Silah Ulaştırma Stratejisi İncelendi

Şehit Kasım Süleymani’nin Filistin ve abluka altındaki Gazze’ye füze ve silahları ulaştırmada izlediği strateji ve bölge ülkelerinin bu süreçteki rolü ortaya konuldu. 

01 Ocak 2021
Şehit General Süleymani'nin Filistin'e Silah Ulaştırma Stratejisi İncelendi

Şehit Kasım Süleymani’nin Filistin ve abluka altındaki Gazze’ye füze ve silahları ulaştırmasına yönelik her  geçen gün yeni bir detay ortaya çıkıyor.

El-Meyadin televizyonuna konuşan İslami Cihad Hareketi Genel Sekreteri Ziyad Nehhale, Süleymani’nin Gazze’ye klasik silahların yanı sıra uzun menzilli füzeleri ulaştırdığını söyleyerek, Hamas ile Suriye yönetimi arasındaki ilişkilerin yeniden düzelme yolunda olduğunu belirti.

Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın kararıyla Şam’ın banliyölerinde Gazzelilere füze eğitimi verildiğini ve sonrasında Gazze’de füze üretim merkezleri açıldığını kaydeden Nehhale, Süleymani’nin de Gazze’ye 10 gemi silah gönderdiğini ifade etti.

Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah da, Süleymani’nin Gazze’ye silah ulaştırma konusunda kırmızı çizgi tanımadığını söylemişti.

Nasrallah, Gazze’ye silah ulaştırılmasında Sudan’daki silah depolarının kullanıldığını kaydederek, Süleymani’nin Hizbullah’ın elindeki kornet füzelerini Hamas ve İslami Cihad hareketlerine ulaştırmak istediğini ve bunun gerçekleştiğini belirtimişti.

Nehhale ise, Süleymani’nin Gazze’ye silah gönderilmesi için bazı ülkelerle görüşmeler yaptığı ve bu konuda Sudan ile anlaşma yaptığını ifade etti.

El-Meyadin televizyonu, Süleymani’nin Gazze’ye silah ulaştırmada izlediği stratejiyi gündemine aldı.

Söz konusu kanalda yayınlanan programda konuşan Filisitin Halk Kurtuluş Cephesi Genel Sekreter Yardımcısı Tümgeneral Ebu Ahmed Fuad, “Süleymani, kurtuluş için tek seçeneğin silahlı mücadele olduğuna dair bize güvence verdi. Şehit Süleymani bizi kesinlikle desteklemeye, füze geliştirme ve üretme deneyimini Gazze'ye aktarmaya hazır olduğunu ifade etti” dedi.

Fuad, Filistinli direniş gruplarının İran, Suriye ve Hizbullah'tan eğitim aldığını belirtti.

Suriye’nin Filistin davasına ve direnişe açık bir destek verdiğini bildiren Fuad, Filistinli direniş gruplarının birçoğunun Suriye kamplarının olduğu kaydedrek, tüm direniş gruplarının Şam’la iyi ilişkilere sahip olmaları için çaba gözterilmesi gerektiğini ifade etti.

Fuad, “Mısır’ın eski istihbarat başkanı Merhum Ömer Süleyman, İran ve Suriye’de eğitim almak için Gazze’den çıkan gruplara göz yumuyordu” dedi.

Araştırma ve Stratejik Araştırmalar için Güvenlik Ağı koordinatörü Enis Nakkaş ise, "Bazı Arap ülkeleri ile İsrail arasında gerçeği çarpıtmak için şeytani ittifak ve suçluluk var. 2006'da Hayfa'yı vuran füzeler Suriye'ye aitti” dedi.

Nakkaş, “İki şehit Süleymani ve İmad Muğniye, merhum Yaser Arafat’a destek için Karen A gemisinin silahlarla yüklensine bizzat katıldılar ve bu işlemi denetlediler” ifadelerini kullandı.

Gazze’deki Filistinli grupların ortak tatbikatının ardından İsrail’in bin hesap yaptığını  kaydeden Nakkaş, “Direniş gençlerinden bazıları kuşatma altındaki Arafat'tan destek istediklerinde Arafat onları Hizbullah'a yönlendiriyordu. Suriye Cumhuriyet Muhafızlarının büyük bir kısmı Lübnan'a füzelerin transferini üstlendi ve onlar 2006’da İsrail’e karşı savaşının bir parçasıydı” diye konuştu.

Bölgedeki son gelişmelere de değinen Nakkaş, “Washington, Katar üzerinden Tahran'a mesaj gönderdi ve İran’a saldırmak istemediklerini söyledi. Körfez’deki uçak gemisini de bunu doğrulamak için geri çekti. Bu mesaj ABD'nin endişesini doğruluyor” dedi.

Rai el-Yevm gazetesi genel yatın yönetmeni ünlü gazeteci Abdulbari Atvan da, “Washington, tüm bu askeri yığınağı şehit Süleymani'nin intikamının çok büyük olacağını bildiği için topluyor. Direniş cephesinin Gazze’deki ortak tatbikatı, Gazze'ye füze üretim teknolojisinin gelişini doğruluyor” ifadelerini kullandı.

Atvan ayrıca Yaser Arafat'ın Hamas'a ve tüm direniş hareketlerine silah verdiğini kaydederek, “Merhum Tümgeneral Fetih el-BahriyyeHizbullah ile Yaser Arafat arasındaki irtibat subayıydı ve güney banliyölerine geliyordu. Suriye İsrail’e karşı 5 kere savaştı, Mesele Filistin olunca Suriye detaylara bakmıyor. Hamas Suriye’nin başkentinde bir devlet gibi statüye sahipti" dedi.

Atvan, “Birçok silah sevkiyatının Sudan’dan Libya’ya, Sina’dan da Gazze’ye ulaşmasında Mısır’ın göz yumma rolü var” ifadelerini kullandı.

Gazze’den İsrail üzerine araştırmalarıyla bilinen yazar Hasan Lafi ise, İsrail’in Hamas ile Suriye arasındaki ilişkilerin normalleşmesinden çok korktuğunu söyledi.

Gazze’deki savunma sanayisinin gelişimde Süleymani’nin rolünün açığa çıkarılması gerektiğini kaydeden Lafi, Filistin direnişinin füzelerle yıkıcı ve caydırıcı bir aşamaya geldiğini ifade etti.

Lafi, “Tel Aviv, silahların İran'dan Yemen'e Sudan'a ve ardından Sina'ya ve tünellerle Gazze'ye nakledilmesinden söz etti. Silahların Sina'dan Gazze'ye geçişini kolaylaştırmada resmi olmasa da kesinlikle Mısır’ın bir rolü vardı. İran bölgede güçlü bir cephe istiyor. siyasi sömürü peşinde değil. Bugün Elbu Kemal’deki manzara, dün de Gazze’de gördüğümüz manzara bölgenin seçiminin direniş olduğunu gösteriyor” dedi.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.