İsrail'e Bu Yaz İran “Kışı” Geliyor

Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü’nde (INSS) çalışan uzmanlardan Orit Perlov, İran’ın Suriye’de ayak bastığı topraklarda kök salıp daha da güçleneceği tespitinde bulundu.  

23 Şubat 2018
İsrail'e Bu Yaz İran “Kışı” Geliyor

Anna Ahronheim – JPost

İsrail’in İran ile kuzey sınırında yaşadığı ilk doğrudan çatışmanın ardından 3 gün geçmiş olmasına rağmen, İslam Cumhuriyeti’nin Suriye’de gün geçtikçe artan askeri etkisinin İsrail’e karşı oluşturduğu tehdit ve tehlikenin boyutları endişe vermeye devam ediyor.

“Güçlü bir tehditle karşı karşıya olduğumuz kuzey hattından sert bir kış geliyor” diyordu INSS’de sosyal medya araştırmacısı olarak çalışan Orit Perlov, bir İsrail F-16’sının Suriye tarafından düşürülmesinden birkaç gün önce Jerusalem Post gazetesine verdiği mülakatta.

“Lübnan’ın kuzeyindeki Sünni bölgelerde, gelişmiş silahlar üreten bir fabrikayla karşı karşıyayız” diyor Orit Perlov, İran’ın Beka Vadisi’nin doğusundaki Hermel’de kurduğu fabrikaya atıfla.

Bu fabrikada 300 km menzilli ve 500 kg patlayıcı taşıyabilen güdümlü Fetih-110 füzelerinin bile üretildiği söyleniyor.

“Eğer güneyde olsaydı, hikaye bambaşka olurdu ve biz orayı kolaylıkla bombalayabilirdik” diyor Perlov. Lübnan’ın Şii bölgelerinin İsrail tarafından bombalanmasına Körfez’deki Sünni ülkelerin pragmatik yaklaşarak farklı bir tavır takınacağını belirten Perlov, bu ülkelerin perde arkasında İsrail ile gün geçtikçe gelişen ilişkiler içinde olduğunu kaydetti.

Fransız istihbarat dergisi “Intelligence Online”da yayınlanan bir habere göre Lübnan’daki bir diğer fabrika Lübnan’ın güneyindeki Sur ve Sayda arasında konumlandırıldığı belirtiliyor. Bu fabrikada da karadan havaya ve tank-savar füzelerin füzelerin yanı sıra silahlı insansız hava araçlarının üretildiği ifade ediliyor.

Yahudi devletinin yetkilileri, sürekli olarak Suriye üzerinden Hizbullah’a gelişmiş silahların gittiğine ve İran’ın Suriye sınırında güçlü bir varlık edindiğine dair endişelerini dile getiriyorlardı. Her iki durumu da İsrail açısından birer kırmızı çizgi olarak belirlemişlerdi.

İsrail Savunma Bakanı Avigdor Liberman, İran’ın Lübnan’ı gelişmiş silahlar üretmek için kullanacağı bir üs olarak görmesine izin verilmeyeceğini, böylesi bir üretim sürecine asla müsaade edilmeyeceğini söylemiş zira bu füzelerle İsrail’in en dip köşesinin bile hedef alınabileceğini bildiklerini ifade etmişti.

İsrail ordusunun edindiği istihbarata göre Hizbullah’ın elinde İsrail’in iç kesimlerine ulaşacak on binlerce füzenin yanı sıra 100 binden fazla da kısa menzilli füze bulunuyordu. (Çevirenin notu: Siyonistlerin istihbarat raporlarında geçen son bilgilere göre Hizbullah’ın Lübnan’da 180 bin, Suriye’de ise 70 bin civarında füzesi bulunuyor).

Hizbullah’ın olası bir savaşta anında harekete geçirebileceği 30 bin savaşçısı ve havalandırma sistemleriyle zenginleştirilmiş, gelişmiş ışıklandırma potansiyeline sahip destansı bir tünel stratejisi var. Bu tünellerde yeraltı füze rampaları da bulunuyor.

İsrail, yabancı basında çıkan askeri saldırı düzenlediğine ilişkin çıkan haberler konusunda çok nadir şekilde açıklamalarda bulunur. Fakat Suriye’de binlerce operasyon düzenlediğini ve bunlardan yüzü aşkının hava saldırısı olduğunu kabul etti. Tüm bunları Hizbullah’ın gelişmiş füze teknolojisine sahip olmasının önüne geçmek için yaptığını açıkladı.

İran’ın Lübnan’da gelişmiş füze fabrikaları kurmaya başlamasının arkasında da İsrail’in bu saldırıları olduğu düşünülüyor.

Liberman, “en son isteyeceğim şey üçüncü bir Lübnan savaşıdır; fakat İsrail, Lübnan’ın gelişmiş füze fabrikaları üssüne dönüşmesine izin vermemeye kararlıdır” sözlerini sarfederken Hizbullah da böylesi bir durumda İsrail’in başına binlerce füze yağdırma tehdidinde bulunuyor.

Dolayısıyla kuzeyde yeni bir savaş olması durumunda İsrail ordusu bu savaşı tek bir cephe ile sınırlı tutamayacağını biliyor ve bütün sınır hattı boyunca yani Suriye ve Lübnan ile aynı anda savaşa girmeye hazırlanıyor.  

İsrail ordusu yetkilileri sıklıkla sınır hattında savaş ihtimalinin küçük olduğunu dile getirse de önemsiz gibi görünen yanlış bir hesap ya da küçük kaza büyük ve yıkıcı bir savaşa sebebiyet verebilir.

Perlov’a göre İsrail’in üzerinde çalıştığı muhtemel savaş senaryoları, İsrail’in başetmek istemeyeceği kadar büyük tehlikelerle dolu.

“Deyrzor’daki üssü bombaladık ve savaş çıkmadı. Küçük bedeller ödemek zorunda kalacağımız şeyler yapmayı tercih ederiz. Yeni bir savaş istemiyoruz çünkü olası bir savaşın sonu olmayacak. ABD bize yeşil ışık yaktığı anda kendimizi Beyrut’ta ya da Ankara’da bulabiliriz. Kimse bize durmamızı söylemeyecek.”

(Çeviri: Enes Berat GÜRLER)

KUDÜS HABER

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.