İslam İnkılabı Rehberi Seyyid Ali Hamaney’in Danışmanı ve eski Meclis Başkanı Ali Laricani, İsrail’in İran’a karşı başlattığı 12 günlük savaşa ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.
ABD ve İsrail'in, İran İslam Cumhuriyeti’ni devirme kumarında başarısız olduğunu belirten Laricani, bu savaşın “İran'ın gücünü ortaya çıkardığını ve düşmanı geri çekilmeye” zorladığını söyledi. Laricani’ye göre düşman, savaşın sona ermesi için İran’a yalvaracak noktaya geldi.
İran devlet televizyonuna konuşan Laricani, “ABD ve İsrail, İslam Cumhuriyeti’ni beş veya altı gün içinde bitirmeyi hedefliyordu. Netanyahu'nun asıl hedefi ise İran halkının teslim olmasıydı” dedi.
Laricani, İsrail işgal rejiminin suikast planları hakkında da önemli açıklamalarda bulundu.
Üst düzey İranlı yetkiliye göre İsrail, hükümetin üç kolunda lider olan başkanları hedef aldıktan sonra, İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Ali Hamaney'i hedef almayı amaçlıyordu.
Ayrıca savaş sırasında tehdit edildiğini doğrulayan Laricani “Beni aradılar ve şöyle dediler: Ülkeyi terk etmek için 12 saatiniz var, yoksa sizi öldürürüz” dedi.
Laricani devlet televizyonuna yaptığı açıklamaların başka bir yerinde, İran füze gücünün devreye girmesiyle savaştaki durumun değiştiğine işaret etti.
21 Haziran Cumartesi günü arabulucuların müdahale etmeye başladığını ve İsrail'in sona doğru geldiğini fark ettiğini söyleyen Laricani, “Ayın 23'ü Pazartesi günü, savaşı sona erdirmek için mücadele etmeye başladılar. Yalvaracağımızı düşündüler, ancak savaşın sonunda yalvaranlar onlardı" diye ekledi.
Hamaney’in danışmanı, İngiliz gazetesi The Guardian'da yayımlanan ve “İran devletinin ABD ve İsrail'in hayal ettiğinden çok daha güçlü olduğunu" belirten bir rapora atıfta bulunarak, "düşmanın bu savaşta yenildiğini" vurguladı.
"İsrail'in daha ağır bir yenilgiye uğrayacağını bildiği için savaşa kolayca geri dönmeyeceğini” iddia eden Laricani, İsrail gibi savaş alanında yenilgiye uğrayan kırılgan oluşumlar, sabotaja başvurduğu için "tetikte olunması" gerektiği konusunda uyarıda bulundu.
Laricani ayrıca, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Genel Müdürü Rafael Grossi'yi “savaşın önünü açanlardan biri” olarak nitelendirerek, “12 günlük savaşın kaybedenleri listesine” ekledi.
Laricani, "Neden hala Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması'na bağlı kalalım? İran nükleer dosyası, düşmanların saldırganlığı için bahaneden başka bir şey değil” ifadesini kullandı.
Üst düzey yetkili ayrıca, Tahran'ın UAEA ile müzakereler ve angajman meselesini yeniden gözden geçirmesi gerektiğini söyledi.
Bu bağlamda, 18 üst düzey komutanlarının şehit edilmesine rağmen dünyadaki tüm özgür halkların, İran'ın zaferine sevindiğini sözlerine ekleyen Laricani, birçok Arap ülkesinin kendilerini aradığını ve zaferlerini kutladığını belirtti.
Hamaney'in danışmanı konuşmasının başka bir yerinde, “Trump, teslim olmanız için size 60 gün vereceğim' dediğinde, BM Güvenlik Konseyi ve diğer uluslararası organlar boş laflara dönüşüyor" dedi.
Laricani, "İsrail'in İran'ı bölgesel olarak tecrit etmeye çalıştığını, ancak Arap ülkelerinin bu çabaya karşı çıktığını ve İslam Cumhuriyeti'nin yanında durduğunu" sözlerine ekledi.
İlgili bir bağlamda, İran'ın ABD'ye verdiği tepkiye ilişkin ayrıntıları ortaya çıkaran Laricani, 400 kilogramlık savaş başlığı taşıyan altı İran füzesinin, Katar'daki ABD üssünü yüksek isabetli bir şekilde vurduğunu belirtti.
Laricani’ye göre Trump, üssün yalnızca bir füze ile hedef alındığını iddia ederek kayıpların boyutunu örtbas etmeye çalıştı.
Laricani ayrıca, savaşın onuncu gününde, Trump'ın Fordow, İsfahan ve Natanz tesislerinin bombalanması emrini verdiğini ve ABD Savunma Bakanı'nın aceleci bir şekilde, Amerikan ve uluslararası kamuoyunu yanıltmak için İran'ın nükleer endüstrisinin tamamen yok edildiğini ilan ettiğini söyledi.
Kudüs Haber Ajansı - KHA