ABD Başkanı Donald Trump, İsrail'in saldırılarını sürdürdüğü ve Tel Aviv yönetiminin sessizliğini koruduğu bir dönemde yaptığı açıklamada, "ateşkese önümüzdeki hafta içinde ulaşılabileceğini" belirtti.
Trump bu açıklamayı, ABD ve Katar’ın ara buluculuğuyla Ruanda ile Demokratik Kongo Cumhuriyeti arasında Beyaz Saray’da imzalanan barış anlaşmasının ardından düzenlenen bir törende yaptı.
Gazze’deki ateşkes çabalarına ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtlayan Trump, “İsrail ve Hamas arasında ateşkese ulaşılması için çaba gösteren bazı yetkililerle az önce konuştum” dedi ve ABD yönetiminin, “önümüzdeki hafta içinde bir ateşkese ulaşılabileceğine inandığını” ifade etti.
Trump’ın bu açıklamaları, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını sürdürdüğü ve işgal hükümetinin müzakere masasına dönmeye niyetli olduğuna dair ciddi bir işaretin bulunmadığı bir süreçte geldi.
ABD'nin Orta Doğu Özel Temsilcisi Ofisi Sözcüsü Steve Witkoff da yaptığı açıklamada, “Trump’ın açıklamaları dışında şu an paylaşabileceğimiz ek bir bilgi yok” dedi.
Fransız basınına göre, İsrail’in Washington Büyükelçiliği Trump’ın açıklamalarıyla ilgili yorum yapmaktan kaçındı. Öte yandan, ismi açıklanmayan bir kaynağa göre, İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer pazartesi günü Washington’a giderek Trump yönetiminden yetkililerle Gazze ve İran dosyalarını görüşecek. Aynı kaynak, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun da Beyaz Saray’ı ziyaret edebileceğini, ancak henüz tarih belirlenmediğini aktardı.
Trump’ın açıklamaları İsrail iç siyasetinde geniş yankı uyandırdı. İsrail’in “Kan 11” televizyonuna konuşan üst düzey bir müzakere yetkilisi, bu açıklamaların “rastgele yapılmadığını” ve “savaşın sona erdirilmesi, esirlerin serbest bırakılması, Netanyahu’nun yargılanmasının sonlandırılması ve bölgesel bazı yeni adımlar” içeren daha büyük bir sürecin parçası olduğunu belirtti.
Aynı zamanda, İsrail içinde savaşın devamının maliyetine dair uyarılar da artıyor. İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi’nin eski başkanı Giora Eiland, “Gazze’deki savaş kendini tüketti. Bana göre bu durum altı aydır açık. Ödediğimiz bedeller akıl almaz boyutta” dedi.
Buna karşın, işgal hükümetindeki bazı aşırı sağcı bakanlar, askeri operasyonların sürdürülmesinden yana tavır koyuyor. Bu isimler, her türlü ateşkesi “Hamas’ın şartlarına boyun eğmek” olarak değerlendiriyor. Bu durum, İsrail içinde savaşın geleceği ve iç politik hesaplar konusunda derin bir siyasi bölünmeye işaret ediyor.
Öte yandan, Hamas da geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, ara buluculuk çabalarına olumlu yaklaştığını ve “kapsamlı bir anlaşmaya yol açabilecek her türlü ciddi öneriye açık olduklarını” ifade etti. Ancak Hamas, aynı zamanda şu koşullarda ısrarcı olduğunu vurguladı: “Saldırıların tamamen durdurulması, İsrail güçlerinin Gazze’den tamamen çekilmesi, ablukanın kaldırılması ve yeniden inşa sürecinin başlatılması.”
Bu tutum, Hamas’ın anlaşmaya dair ortaya koyduğu “bütünlüklü paket” yaklaşımında kararlılığını koruduğunu ortaya koyuyor.
Kudüs Haber Ajansı - KHA