Askeri uzman ve emekli Tümgeneral Fayez el-Duvayri, İsrail'e karşı dört gün süren yoğun operasyonların ardından Tahran'ın, gece gündüz aralıklarla sınırlı sayıda füze fırlatarak İsrail'de zorlu bir sosyal gerçeklik dayatmaya çalıştığı yeni bir taktik yaklaşım benimsemeye başladığını söyledi.
Duvayri, bu taktiğin, İsrail rejiminin ekonomiyi yönetme gücünü engelleme amacı taşıdığını vurguladı. Askeri analiste göre aralıklı ve düzensiz saldırılar, karşı tarafı tetikte bırakarak, normal hayata dönüşü engelliyor.
Duvayri, “Tahran, çatışmanın ilk 48 saatinde sınırlı etki ve sonuçlar elde eden çok sayıda füzeye bel bağlamaktan, isabet doğruluğuna bakılmaksızın hedeflerine ulaşabilen hipersonik füzeler kullanarak “niteliksel standart”a odaklanmaya geçmiştir” dedi.
Duvayri ayrıca, “Askeri durumun belirsizliği ve kararsızlığı, Tahran'ı İsrail'e fırlattığı füze sayısını daha akılcı şekilde kullanmaya sevk etti” dedi.
Askeir analiste göre, İran ile İsrail arasındaki çatışma, sonunu tahmin etmesi zor "kısır bir döngüye" girdi. Bu belirsizliğin, tüm tarafları en kötü senaryo olan uzun süreli bir çatışma için plan yapmaya zorladığını vurguladı.
İran'ın yaptırımlar altında 40 yıl boyunca kendi yeteneklerine güvenmesine rağmen, Doğu Avrupa, Almanya ve İsveç'ten "bazı hassas parçalar" ithal ettiğine dikkat çeken Duvayri, “Yıllardır İran'a uygulanan yaptırımlara rağmen İsveç ve Almanya'daki birçok şirket bir şekilde bu füzelerde kullanılan elektronik parçaları temin etmeyi başardı” dedi.
Ayrıca operasyonların etkinliğini değerlendiren askeri uzman, İran savunmasına verilen hasarın boyutu konusunda İsrail'in çelişkili açıklamalarına dikkat çekti.
Duvayri, “48 saat önce fırlatma üslerinin yüzde 40'ı olarak ifade edilen hasar oranı, daha sonra yüzde 50 olarak değiştirildi” dedi.
Duvayri ayrıca, İran ile İsrail arasındaki çatışma kısır döngüsünü kırmak için iki senaryo önerdi: Birincisi askeri operasyonları durdurmak, ancak son darbe İran olmalı, bu da Tahran için rahat ve kabul edilebilir bir durum.
Bu senaryonun aksine diğer senaryoda, ABD tehditlerini yerine getirecek ve savaşa doğrudan müdahale edecek. Bu kapsamda, İran nükleer reaktörlerini bombalayacak. Sadece Fordow tesisini değil, aynı zamanda enerji kaynaklarını ve ekonominin can damarı olan tüm nükleer reaktörleri de içeren diğer stratejik noktaları hedef alacaktır.
Duvayri’ye göre bu senaryo, İran'ın tüm kozlarını kaybetmesi anlamına gelir.
Kudüs Haber Ajansı - KHA