Lübnan Parlamentosu’ndaki Direnişe Vefa Bloğu Üyesi Ali Feyyad, Lübnan’ın güneyindeki Hiyam kasabasında düzenlenen cenaze töreninde önemli açıklamalarda bulundu.
İsrail ordusunun, Lübnan toraklarının bir bölümünü işgal etmeye devam ettiğini hatırlatan Milletvekili, Lübnan halkının direnişe verdiği desteğin kırılmayacağını ve direnişin baskılara yenilerek geri çekilmeye ve bölgeyi terk etmeye zorlanamayacağını vurguladı.
Dr. Feyyad, “Düşmana diyoruz ki: Kurduğunuz hayaller yıkılacak ve planlarınız başarısız olacak. Bu mübarek toprakları yutmak, bu halka baskı yapıp, teslim olmaya zorlamak ve direnişe boyun eğdirmek, sandığınız kadar kolay değildir. Söz konusu tüm dünya bile olsa, vatanımızı, toprağımızı, halkımızı ve egemenliğimizi savunmaktan vazgeçmeyeceğiz. Bu tutum, devlete karşı bir tutum değildir, devletin yanında olduğunu gösteren bir tutumdur. Düşmanın topraklarımızdan çekilmesi ve saldırıların durdurulması, istikrar, toparlanma ve toplumun güvenliği için elzemdir” ifadelerini kullandı.
Baskıların hem devleti hem de direnişi etkilediğini belirten Feyyad, “Kendimizi aynı gemide görüyoruz. Direnişin ve devletin uyum ve anlayış içinde, koordinasyon ve işbirliği içinde olması, baskılar karşısında anlayış içinde olması, ülkenin çıkarınadır. Düşmanın en çok arzuladığı şey, ordu ile direniş arasında ya da Lübnanlıların kendi aralarında yapacağı bir iç çatışmadır. Ne biz ne de Lübnan ordusu, İsrail'in isteklerini yerine getirecek konumdayız” diye konuştu.
Feyyad ayrıca, Lübnan'ın 1701 sayılı karar uyarınca tüm yükümlülüklerini yerine getirdiği ve İsrail'in hiçbir hükmünü yerine getirmediği bir dönemde, Lübnan devletinin kozlarını bir kenara atmasının, ulusal çıkarlara hizmet etmediğini vurguladı.
Milletvekili, “1701 sayılı kararın usul mekanizmasına uygun olarak uygulanması, Denetleme Komitesi'nin İsrail ile özdeşleşme rolünden tarafsızlık rolüne geçmesini gerekli kılıyor. Lübnan'ın, bu tarafsızlığı pratikte deneyimlemesi gerekiyor. Bu tarafsızlık olmadan ve İsrail'in geri çekilmesi olmadan, Amerika ve İsrail, 1701 sayılı karara bağlı kalmaz. Uluslararası çözüm ve sonuçları, bir tarafın diğeri olmadan bu çözümü taahhüt etmesiyle elde edilemez” diye konuştu.
Feyyad konuşmasının sonunda, Hizbullah’ın, Litani Nehri'nin güneyinden askeri olarak çekildiğini ve artık herhangi bir tesise, bölgeye veya ekipmana sahip olmadığını söyledi.
Lübnanlı vekil, “Bölge şu anda tamamen Lübnan Ordusu'nun kontrolü altında. Direniş, ateşkese sıkı sıkıya bağlı kaldı. Bunlar Lübnan'ın yükümlülükleridir ve tam olarak uygulanmaktadır. Bunun ötesinde, Lübnan devletinin sorumlu olduğu şey, egemen Lübnan meselesidir ve bunu, direnişle anlayış yoluyla, uygun çerçeveler, araçlar, garantiler, prosedürler ve süreçler kullanarak ele almaktır. Devletin rolünü ve işlevlerini tam olarak yerine getirebilmesi için toparlanma, istikrar, reform ve kurumsal yapılanma yolunda başarılı olmasına yardımcı olmak için ciddi ve kesin bir yaklaşımımız var” dedi.
Kudüs Haber Ajansı - KHA