Mısır, ABD’ye, İsrail'in Hizbullah'ın kapasitesine dair değerlendirmesinin hatalı olduğunu söylerken, Lübnan’da gerilimi azaltmaya yönelik garantisiz Amerikan aldatmacası devam ediyor.

El Ahbar gazetesinin haberine göre, kaynaklar ABD ve Fransa'nın, Lübnan'a karşı yürütülen savaşı durdurmak amacıyla gayriresmî bir anlaşmaya varmak için çaba sarf ettiği haberlerini küçümsedi.

Kaynaklar, dolaşıma giren tüm bilgilerin, Batılıların Hizbullah’ın gerçek tutumunu ve geçtiğimiz Eylül ortasından beri Hizbullah’a karşı yürütülen savaştan ne kadar etkilendiğini anlamaya yönelik temaslar olduğunu bildirdi.

Düşmanın açıklama ve adımlarının üzerinde durulması gerektiğini kaydeden kaynaklar, düşmanın birçok cephede yeni bir gerilim dalgasına hazırlanıyor gibi göründüğünü ifade etti.

Kaynaklar, birkaç gün önce medyadan uzak gerçekleşen görüşmelere, ABD ve İsrail ile ilişkileri olan iki Arap ülkesinin de katıldığını ve görüşmelerin "gerilimi azaltmaya uygun koşullar yaratılması" üzerinde yoğunlaştığını söyledi. Ayrıca kaynaklar, görüşmelerin, Hizbullah'ı Hayfa veya Tel Aviv’i bombalamaktan vazgeçme karşılığında İsrail’i Beyrut ve Dahiye saldırılarını durdurmaya ikna etmeye yönelik olduğunu ekledi.

Öte yandan kaynaklar, Beyrut ve Dahiye’de hâkim olan temkinli sükûnetin yalnızca siyasi müzakerelerle ilgili olmadığını kaydederken, Körfez bölgesinden bir yetkili, ne ABD’den ne de İsrail’den başkente veya Dahiye’ye yönelik saldırıların tekrar olmayacağına dair herhangi bir garanti duymadığını söyledi.

Kaynaklar, uluslararası aktörlerin Beyrut Uluslararası Havalimanı'nda ve Beyrut, Trablus, Sayda ve Sur limanlarında uygulanmasını istediği bir dizi prosedür şartını dayatmak için baskı yaptığını kaydederken, büyük olmayan limanların kapatılmasının istendiklerini belirtti. ABD'lilerin İsrail’den aldıkları haritalara dayanarak Hizbullah’ın Lübnan’a silah kaçırmak için kullandığını söyledikleri Lübnan-Suriye arasındaki kaçak geçiş noktalarının kapatılmasını talep ettiği belirtildi.

İsrail, Hizbullah’ın halk desteği ve diğer siyasi güçler üzerinde baskı oluşturmak için Lübnan'ın çeşitli bölgelerine yönelik bombardımanlarını artırırken, Lübnan sınırları boyunca, Nakura’dan Şeba Çiftlikleri’ne kadar olan bölgede asker sayısını önemli ölçüde artırmak zorunda kaldı.

Kaynaklar, düşmanın, Hizbullah'a veya onun lider kadrosuna ait hedefleri vurduğunu öne sürerek, Lübnan’ın çeşitli bölgelerine yönelik yeni bir şiddet dalgası başlatacağını öngörüyor.

İsrail’in, sahada UNIFIL askerlerini korkutarak, bu askerleri gönderen ülkelerin hükümetlerine baskı yaptığı ve askerlerini geri çekmeleri için zorlamaya çalıştığı bildiriliyor. 

Kaynaklara göre, Lübnanlı makamlar, İsrail'in sınır boyunca 5 kilometre derinliğinde bir tampon bölge kurma planını bildirirken, bu bölgenin sadece uluslararası güçler ve Lübnan ordusundan değil, tüm Lübnanlı sivillerden, resmi ve özel sağlık kuruluşları da dâhil olmak üzere tüm sivil kurum ve kuruluşlardan arındırılmış olmasının planlandığı kaydediliyor.

İsrail'in bu bölgeyi haftalar içinde tamamen işgal etmeyi planladığını kaydeden kaynaklar, İsrail’in bu bölgenin tamamen boşaltılmasını istediğini ve yeni bir anlaşmaya varana kadar bölgeyi yalnızca kendi kontrolü altında tutmayı amaçladığını belirtti.

Öte yandan, ABD, Beyrut, Trablus, Sayda ve Sur limanları ile havalimanında tedbirler alınması için baskı yaparken, Mısır ve Katar, ABD'nin İsrail'in Lübnan'da Gazze'de yaptığı gibi hareket etmesine izin vermiş olabileceğinden endişe duyuyor.

Kaynaklar, Mısır’ın ABD’ye hızlı müdahale etmesini tavsiye ettiğini, çünkü Lübnan'da yaşananların mevcut çemberin çok ötesine yayılabileceğini vurguladıklarını belirtti.

Mısır’ın ABD'yi, İsrail'in Hizbullah'ın askeri altyapısına yönelik saldırılarının büyük bir zarar vermediği konusunda bilgilendirdiği kaydedilirken, ABD'ye, özellikle Gazze'deki çatışmaların ortaya çıkardığı gerçekler sonrasında İsrail ordusunun verdiği bilgileri dikkate almaması gerektiği söylediği belirtildi. 

Hamas’ın bir yıl boyunca Gazze'nin her bölgesinde büyük birlikleri çalıştırma kapasitesine sahip olmaya devam ettiğini kaydeden Mısır, Hizbullah’ın kabiliyetlerinin ve konuşlandığı bölgelerin, topluca tüm Filistinli gruplardan çok daha büyük olduğu belirtildi.

Bunun yanı sıra, İsrail işgal güçlerinin kuzey cephesine gönderdiği yeni takviyelerin tümünün Lübnan sınırına yönlendirilmediği görülürken, işgal güçlerinin kara birliklerini ve zırhlı araçlarını, işgal altındaki Golan ile Suriye toprakları arasındaki sınıra doğru sevk ettiği aktarıldı. İşgal ordusunun, Kuneytra bölgesine yakın sınır şeridinde birçok çalışma yürüttüğü ifade edildi.

İsrail askeri sansürünün Golan bölgesinde yaşananlarla ilgili herhangi bir bilginin yayınlanmasını yasakladığını kaydeden yabancı basın mensupları, işgal altındaki Golan köylerinde özel güvenlik tedbirleri alındığını bildirdi.

Golan’daki birçok yerleşim sakininin bölgeyi terk ettiği bildirildi. Lübnan sınırında ise, İşgal altındaki Şeba Çiftlikleri’ne yakın noktada İsrail hareketliliğinin genişlediği görüldü.

İsrail medyasına dayandırılan sızıntılarda, Şeba Çiftlikleri bölgesinde sınırlı bir kara operasyonu için askeri hazırlıkların yapıldığı belirtildi. İşgal güçlerinin, son birkaç ay içinde, Hizbullah veya Irak’taki direniş tarafından insansız hava araçlarıyla düzenlenen saldırılar sonrası Golan'daki askeri üslerde yeniden konuşlanma gerçekleştirdiği bildiriliyor.

Kudüs Haber Ajansı - KHA