Beyrut’ta düzenlenen bir Muharrem ayı meclisi programında konuşan Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı Şeyh Naim Kasım, İsrail işgal ordusunun bir hezimet yaşadığını, sivilleri katlederek ve evleri bombalayarak bu hezimeti örtmek istediğini söyledi.

Direnişin büyük devletler tarafından desteklenen işgal ordusuyla savaştığını hatırlatan Şeyh Naim Kasım şunları söyledi: “Düşmana karşı kazandığımız her zaferde birileri çıkıp bize ‘İsrail bu kadar insan öldürmüş ve bu kadar ev yıkmışken nasıl zafer elde ettiğinizi söyleyebiliyorsunuz?’ diyor. Biz de zafer ve hezimetin ne anlama geldiğini bilmeliyiz diyoruz. Zaferin rakamsal bir şey olmadığını ve direnişin dünyanın büyük ülkeleri tarafından desteklenen bir orduyla savaştığını hatırlatıyoruz. Yine temelde bizim işgal ordusuyla imkanlarımızın eşit olmadığını hatırlatıyoruz.”

Şeyh Kasım sözlerini şöyle sürdürdü: “Askeri eşitlik olmadığında ordu ne yapar? Yok eder, direniş ise ne yapar? Düşman ordusuna kayıp verdirmek ve projesini bozmak için zayıf noktalarını seçer, biz de bunu yapıyoruz; düşmanın zayıf noktalarını seçip ona kayıplar verdiriyoruz ve projesini bozguna uğratıyoruz.”

Şeyh Kasım İsrail işgal ordusunun 2006 yılında direnişi ezmek için bir karar aldığını, ancak sonuç olarak direnişin ayakta kaldığını ve İsrail’in direnişi ezmekte başarısız olduğunu kabul ettiğini hatırlattı.

“Bu yüzden zafer kazandığımızı söyleme hakkına sahibiz, çünkü onların hedeflerini gerçekleştirmelerine izin vermedik” diyen Şeyh Kasım sözlerini şöyle sürdürdü: “Çünkü direnişçilerin iradesi en büyük değerdir. Direnişçi, İsrail’in sahip olduğu yüzde 100’e karşılık yüzde 5 veya yüzde 10’a sahip olabilir, ancak direnişçinin ruhu, yüzde 10’u yüzde 100 yapar. Düşmanın sahip olduğu yüzde 100 ise direnişin sahip olduğu karşısında yüzde 10’a düşer. Çünkü savaşma iradesine sahip değildir, sahada korkar ve sıcak çatışmadan kaçar.”

Şeyh Kasım, Netanyahu’nun tüm açıklamalarının Gazze’de savaşın uzun süre devam etmesini istediğini gösterdiğini belirterek şunları söyledi: “Netanyahu, ateşkes anlaşmasını onayladığını söylerken, aslında 48 günlük bir ateşkesten bahsediyor. Ateşkesin ilk aşamada yani 48 gün durdurulması durumunda tekrar savaşa dönmek istediğini koşullarla belirtiyor. Hamas ve direnişin 48 günlük bir ateşkesi kabul etmesi, esirleri serbest bırakması ve ardından savaşa devam etmesi kabul edilebilir mi? Bu mantıklı mı? 

Amerika’nın İsrail’e yönelik baskısının aldatıcı olduğunu söyleyen Hizbullah yetkilisi, “Savaş ne kadar uzarsa İsrail’in zayiatı o kadar büyük olur. Savaş uzun aylar sürse bile Filistin halkı ve direnişinin bunun üstesinden gelebileceğini biliyoruz” dedi.

“ABD baskısının başarısızlığını, ciddiyetsizliğini ve İsrail’in devam etme kararlılığını gördükten sonra İsrail’e durması için baskı yapmak için şimdi önemli bir fırsat var, İsrail’in zorbalığına sınır koymak için etkili baskı arayışına girmemiz gerekiyor. Şimdi Arap ve İslam ülkelerinin önünde bir kez olsun cesurca durmaları için bir fırsat var. Onlara ‘İsrail’le savaşın’ demiyorum, onlara ekonomik veya siyasi ilişkileri varsa kesmelerini, İsrail’e vaatleri varsa onları durdurmalarını söylüyorum.

Eğer Arap Birliği ve İslam İşbirliği Örgütü bir araya gelerek Gazze’deki soykırımı reddeden ortak bir tutum belirler ve bu çağrıyı direniş ekseninin yaptığı gibi İsrail’e karşı caydırıcı önlemlerle uygulamaya koyabilirse askeri düzeyde olmasa da, en azından siyasi, ekonomik, ticari ve pratik düzeyde, İsrail kuşatıldığını hisseder. Amerika da tüm Arap ülkelerinin birlik içinde duracağını hisseder. Bu şekilde bir ilerleme kaydedilebilir. 

Lübnan’ın savaşa girmemesi gerektiğini söyleyen ve bu konuda sürekli uyarılarda bulunan Lübnanlı bazı çevrelere seslenen Şeyh Kasım, “Biz sahada savaşırken ve İsrail topraklarımızı işgal etmek isterken İsrail’in işine yarayan bu gibi söylemlerin ulusal çıkarlarımıza ne faydası var?” diye sordu.

Şeyh Kasım direnişe muhalif çevrelere "Böyle yaparak kararlılığımızı ve azmimizi arttırdığınızı biliyorsunuz. Sırtımızdan bıçaklamamanız için bizi daha temkinli olmaya sevk ediyorsunuz” diyerek sözlerini tamamladı.

Kudüs Haber Ajansı - KHA