42 yıl sonra, bir İsrail soruşturma komisyonu, 1982'de Lübnan'ın güneyindeki Sur kentinde askeri valilik binasının bombalanmasının gaz sızıntısı sonucu olmadığını ve bir fedai eylemi sonucu olduğunu kabul etti. 

Bombalı operasyon, ordu ve sınır muhafızlarından subay ve askerler de dahil olmak üzere 80'den fazla askerin öldürülmesine ve İsrail İç Güvenlik Servisi Shin Bet’in bir biriminin tamamının imha edilmesine yol açmıştı.

Soruşturmanın sonuçları, İsrail’in özellikle Filistinli gruplarla girdiği çeşitli savaşlardaki kayıplarıyla nasıl başa çıktığı konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi.

Gözlemciler, Gazze’ye yönelik mevcut savaşta, İsrail işgalinin manipüle etmeye çalıştığı çelişkilerden birinin sayılar olduğunu söylüyor.

El Cezire’nin raporuna göre, Aksa Tufanı’nda İsrail’in “mağduriyet anlatısını” çürütmeye hizmet eden en kayda değer rakam manipülasyonlarından birinin, işgal ordusunun İsrailli ölülerin sayısını sayarken hata yaptığını kabul etmek zorunda kalması olduğu belirtilirken, işgal rejiminin 200 yanmış cesedin Filistinlilere ait olduğunu keşfettiğini iddia ettikten sonra sayıyı 1400’den 1200’e düşürdüğü hatırlatıldı.

Gözlemcilere göre İsrail anlatısı ve rakamların manipülasyonu, İsrail işgal ordusunun başarılarından ve kayıplarından bahsettiği savaş sırasında daha büyük bir boyut kazandı.

İşgal ordusu direnişten bahsederken, hava saldırıları ve operasyonlarında Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın 10 binden fazla üyesini öldürdüğünü iddia etmişti. Times of Israel gazetesi ise 19 Şubat’ta ordunun savaş sırasında 12 bin Hamas üyesinin öldürüldüğünü söylediğini aktarmıştı.

Ocak ayının ortasında İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, ordusunun Gazze’de Hamas savaşçılarının üçte ikisini imha ettiğini iddia ederken, net bir rakam vermemişti. Gerçeklerin çarpıtıldığı kanıtlanırken, direniş hala işgal ordusuna “temizlediğini iddia ettiği bölgelerde kayıplar verdirmeye devam ediyor.

Haaretz gazetesinden Amos Harel, “İsrail’in askeri başarılarını açıklamak için topladığını iddia ettiği terörist ölü sayısına dikkatlice yaklaşmalıyız. İsrail ordusu da Vietnam Savaşı’nda Amerikan kuvvetlerine zarar veren abartılı istatistiklerin tuzağına düşmüş olabilir” ifadelerini kullandı.

Öte yandan işgal ordusu sözcüsü Daniel Haghari, asker ve imha edilen araç sayısındaki kayıpları gizlemeye çalıştı.

Yedioth Ahronoth gazetesi, 9 Aralık’ta İsrail ordusu tarafından açıklanan yaralı asker sayısı arasında büyük bir boşluk olduğunu ortaya koyarken, İsrail hastanelerinin 4 bin 591 yaralı aldığını, ordunun ise aynı dönemde sadece 1600 yaralı açıkladığını vurguladı.

İsrail Yedioth Ahronoth gazetesi ayrıca Savunma Bakanlığı’nın rehabilitasyon bölümüne her gün çoğu ağır 60 yaralının kabul edildiğini ortaya çıkardı.

Yedioth Ahronot, Savunma Bakanlığı Rehabilitasyon Dairesi Başkanı’nın, “Bize ulaşan yaralıların yüzde 58’inden fazlası el ve ayaklarından ciddi şekilde yaralanmış durumda olduğunu” söylediğini aktararak bu askerlerin hizmete geri dönemeyeceklerini belirtti.

İsrail Kanal 12’ye göre, Gazze’ye yönelik savaşın başlamasından bu yana askeri sansüre tabi yayınların sayısında dört ila beş kat artış oldu ve savaşla ilgili yüz binlerce yayın askeri sansürcüler tarafından denetlendi.

Ayn es-Sabia web sitesi tarafından hazırlanan bir rapora göre, Gazze savaşının ilk 50 gününde 6 bin 715 haber, askeri sansüre maruz kaldı.

Geçen Aralık ayında ise, İsrail Askeri Denetim Biriminden medya kuruluşlarına yönelik talimatlar yayınlanırken, bu talimatların medyanın askeri denetçiden önceden izin almadan ele alamayacağı sekiz konuyu kapsadığı bildirildi. Bunlar arasında, direnişin plan ve operasyonları ile ilgili istihbarat, stratejik altyapıyı vuran roket saldırıları, direniş tarafından ele geçirilenler de dahil olmak üzere İsrail ordusu tarafından kullanılan silahların ayrıntılarının yer aldığı ifade edildi.

Kudüs Haber Ajansı - KHA