Beyrut’ta “kenetlenme” anlamını ifade eden başlıkla yapılan konferansta, Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı Şeyh Naim Kasım, Hamas liderlerinden Usame Hamdan, Filistin İslami Cihad Hareketi liderlerinden Muhammed el-Hindi, Dünya Direniş Alimleri Birliği Başkanı Şeyh Mahir Hammud, Irak Müftüsü Mehdi es-Sumaydai ve Suriye Müftüsü Ahmed Bedreddin Hassun gibi isimler konuşma yaptı.

Hamas liderlerinden Usame Hamdan konuşmasında Filistin’deki direnişin, işgalin Filistin davasını tasfiye etmeye hazırlandığı bir dönemde Aksa Tufanı savaşını başlattığını söyledi.

Direnişin Filistin davasına yeniden sahip çıkmayı başardığını, Siyonist rejimle bir arada yaşanamayacağını ortaya koyduğunu ve ABD’nin planlarını bozduğunu vurgulayan Hamdan, “Bölgedeki direnişin ‘kenetlenmiş bir bina’ gibi yekpare bir yapı oluşturduğunu” söyledi.

 “Düşmanın sahada elde edemediğni, hangi entrikalarla olursa olsun siyasette elde edemeyeceğini” söyleyen Hamdan, “Filistin’in etrafındaki ülkeler Gazze’ye, özellikle de kuzeyine yönelik açlık komplosunu bozmalı ve buna seyirci kalmamalıdır” dedi.

“Filistin halkının kararlılığına sembolik şekillerden uzak, sürdürülebilir bir destek sağlanması gerektiğini” ifade eden Hamdan, “Siyonist rejime alternatif ticaret yollar sağlamak yerine bu rejime yönelik kuşatmanın sıkılaştırılması gerektiğini” vurguladı.

Hamdan, Kudüs ve işgal altındaki 1948 topraklarındaki Filistinlilere her günü çatışma günü haline getirmeleri çağrısında bulunarak, “Açlık halkımızı ezerken ve çocuklarımızı öldürürken milletimizin buna seyirci kalması caiz değildir” dedi.

İslami Cihad Hareketi liderlerinden Muhammed el-Hindi ise, mevcut müzakerelerin ABD yönetimi ile İsrail hükümeti arasındaki müzakereler olduğunu ve direnişle gerçek bir müzakerenin söz konusu olmadığını söyledi.

“ABD’nin sivilleri öldürmek için İsrail’e silah temin ettiği ve katliam ortağı olduğu halde havadan yardım yapma gösterisi Filistin halkıyla alay etmesidir” diyen El-Hindi, “Arap rejimleri ise kendilerinin değersiz olduğunu, bu katliamlarda sessiz kalarak ya da gönüllü olarak suç ortağı olduğunu ispatladı” ifadelerini kullandı.

Filistin halkını ve ümmeti himaye eden tek seyin direniş olduğunu vurgulayan El-Hindi, “Lübnan’ın güneyindeki direnişin ilerleme konusundaki ısrarı, Amerika’nın bölgedeki direnişi kontrol altına alma girişimlerine karşı koyan vizyonunu yansıtıyor” dedi. “Arap rejimlerinin maskesi düştü” diyen El-Hindi, bugün İsrail’le karşı savaşan herkes kendisi ve halkı için tarihe geçecek büyük bir onur, zafer ve şeref kaydedecektir” ifadelerini kullandı.

Dünya Direniş Alimleri Birliği Başkanı Şeyh Mahir Hammud ise herkesi direnişin yanında yer almaya çağırarak “Bu hak ve Batıl’ın en bariz savaşıdır, zafer direnişin olacak, çünkü Yüce Allah’ın İsrail’in zevali konusunda vaadi vardır” dedi.

Irak Müftüsü Şeyh Mehdi es-Sumaydai ise konuşmasında “Gazze’de yaşananların, Müslümanlara saldırmak için düşmanın kitlesel akınından başka bir şey olmadığını” söyledi.

Sumaydai, şehit olmadan önce Kasım Süleymani ile 12 kez görüştüğünü, Sünni ve Şiilerden oluşan bir Müslüman ordusu kurma konusunda anlaştıklarını belirterek,  “Umarım özellikle Direniş Ekseni ülkelerinden Müslümanlardan oluşan bir ordu kurarız” ifadelerini kullandı.

Kudüs Haber Ajansı - KHA