ABD’nin eski İsrail Büyükelçisi Daniel Shapiro, İsrail ile normalleşme anlaşmalarının yeni zorluklarla karşı karşıya olduğunu ve buna yönelik desteğin azaldığını belirtti.
Suudi Arabistan'ın İsrail ile normalleşme girişimleriyle ilgili ABD’den güvenlik konusunda garanti vermesini ve sivil nükleer programını geliştirmesinde yardım etmesini talep ettiği bildirildi.
ABD ve İsrail'in, İran'ın nükleer bir programa sahip olmaması için çabaladığı bir dönemde, Suudi Arabistan'ın İsrail ile normalleşmesinin ABD Başkanı Joe Biden ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu için bir öncelik haline geldiği vurgulanan Wall Street Journal gazetesinin haberinde, Biden yönetiminin taraflar arasındaki müzakerelere dahil olduğu ifade edildi.
Haberde, Suudi Arabistan'ın güvenlik garantisi ve nükleer programının geliştirilmesine yardım edilmesine yönelik taleplerinin İsrail-Suud arasında normalleşme yolundaki engellerden olduğu belirtilirken bazı ABD’li yetkililerin de bu taleplere karşı bir tavır alacağı ihtimaline yer verildi.
Ayrıca haberde Riyad yönetimi içerisinde de anlaşmaya varılması durumunda Arap dünyasından büyük tepki gelebileceği ve İran'la gerilimi daha da artıracağına dair endişelerin olduğu belirtildi.
Haberde, Suudi Arabistan'dan ve Arap dünyasından İsrail'le normalleşmeye dair desteğin, işgal altındaki Batı Şeria'da tansiyonun oldukça yükselmesiyle birlikte azaldığı ifade edildi.
ABD'nin eski İsrail Büyükelçisi Daniel Shapiro, Suudi Arabistan'la İsrail normalleşmesinin çözmesi zor bir kördüğüm olduğunu dile getirerek, "ABD öncülüğündeki İsrail ve Suudi Arabistan arasındaki normalleşme, her üç tarafın da çıkarınadır. Ancak bu, anlaşmaya varmanın kolay olduğu anlamına gelmez" dedi.
Atlantic Council’in haberine göre Shapiro, “En belirgin zorluklar, normalleşmeye verilen nispeten düşük destek ve bunun BAE ve Bahreyn'de bile azalan popülaritesidir” dedi.
Söz konusu desteğin azalma sebebini Batı Şeria’daki gerilimin tırmanmasına bağlayan Shapiro, İsrailli yetkililerin Batı Şeria'nın fiilen ilhakına varabilecek adımlar atma ve Kudüs'teki kutsal mekanlarda mevcut duruma meydan okuma çağrılarının söz konusu halk desteğini azalttığına dikkat çekti.
Suudi ile İsrail’in normalleşmesinin ABD’nin çıkarına olduğunu kaydeden Shapiro, ABD’nin Suudi’nin taleplerini karşılamasının, Rusya'nın izolasyonunu sağlamak ve Çin'in Orta Doğu'da artan askeri varlığını engellemek gibi durumları beraberinde getireceğini bildirdi.
Haberde, tüm bunlara rağmen İsrailli ve Suudi yetkililerin anlaşmaya varmanın olası olduğunu söyledikleri bilgisine yer verildi.
Öte yandan Suudi Arabistan'ın son yıllarda İran'la karşı karşıya gelmeyi göz önünde tutarak İsrail'le güvenlik bağlarını yoğunlaştırdığı biliniyor. Ayrıca Suud'un petrolden uzak bir ekonomik model arayışı yürüttüğü dönemde ticari anlaşmalar için artan bir potansiyel gördüğü ifade ediliyor.
Suudi Arabistan'ın İsrail ile normalleşmesi halinde, Arap ve İslam dünyasından diğer ülkelerin de İsrail'le normalleşme girişimlerine hız verebileceği vurgulanırken ABD öncülüğündeki İran karşıtı bölgesel askeri bir ittifak kurma çabalarını da hızlandırabileceği düşünülüyor.
Riyad yönetiminin yıllardır İsrail'le normalleşmenin bir şartı olarak Filistin devletinin kurulmasını öncelik hale getirdiği bilinirken İsrailli yetkililer, Suudi Arabistan'ın görüşmeler bağlamında Filistin meselesine dair önemli tavizler verilmesini istemediğini söylüyor.
Ayrıca Riyad'ın bir süredir Filistin meselesini İsrail ile müzakerelerde öncelik olmaktan çıkardığı da altı çizilen konular arasında yer alıyor.
Kudüs Haber Ajansı - KHA