Siyasi araştırmacı ve yazar Hasan Şukayr, ABD tarafından desteklenen gruplar başta olmak üzere  Suriye'deki silahlı grupların, Türkiye ile Suriye arasında bir yakınlaşma istemediklerini söyledi.

Tahran merkezli Arapça yayın yapan El-Alem televizyonuna konuşan Hasan Şukayr bu grupların kendilerini Amerikan boyunduruğundan kurtarma olasılığı konusunda ciddi görünmediklerini ve en ufak bir Amerikan işaretiyle tüm anlaşmalardan vazgeçebildiklerini ifade etti.

Erdoğan'ın Suriye'ye bariz yakınlaşmasını birden fazla faktörün engelleyebileceğini belirten Şukayr, bu faktörlerin arasında Türkiye ile Suriye arasındaki herhangi bir yakınlaşmanın kendi zararına olacağını düşünen İdlib'deki silahlı grupların olduğunu kaydetti.

“Rusya, İran ve Suriye'ye göre iki ülkenin yakınlaşmasını sağlayacak temel adımların başında İdlib'in Suriye devletine geri verilmesi, Suriye ordusunun İdlib’de yeniden mevzilenmesi, Astana ve Soçi mutabakatlarının uygulanması ve Adana anlaşmalarına geri dönülmesi geliyor” diyen Hasan Şukayr, İdlib’deki silahlı grupların ise olası bir yakınlaşmadan herhangi bir çıkarı olamayacağını ifade etti.

ABD ile terör örgütleri arasındaki ilişkiye değinen Şukayr şöyle devam etti:

“Manzarayı daha açık bir şekilde görmek istersek, Heyet Tahriru'ş Şam ile ABD arasındaki açık veya gizli ilişkilere bakalım. ABD, her ne zaman Suriye’deki çıkarlarına tehdit oluşturduğuna kanaat getirdiği bir terör liderini öldürmek istemişse onu HTŞ'nin bulunduğu bölgelerde öldürmüştür. ABD’nin SDG ile ilişkisi de ortadadır. Şu ana kadar SDG'nin kontrolündeki bölgelerde oyunun ipleri hep Amerika'nın elinde olmuştur. Şimdiye kadar SDG içindeki sözde Kürt yönetimi, Amerikan boyunduruğundan kurtulma yolunu tutmadı. Her ne zaman bir Türk tehdidiyle karşı karşıya kaldıklarında Rusya aracılığıyla Suriye devletini yanlarına almak için Şam'a sığınıyorlar. Fakat Şam’a sığınan bu gruplar bir Amerikan düdüğüyle hemen geri dönüyorlar.”

ABD’nin Astana sürecinin tamamlanmasını istemediğini kaydeden Şukayr, ABD’nin Suriye’nin içinde bulunduğu çatışma çemberinde kalması konusunda kararlı olduğunu ve özellikle SDG’nin kontrolündeki Suriye’nin petrol, su ve zirai kaynaklarının bulunduğu toprakların Şam’ın kontrolüne tekrar geçmesini istemediğini belirtti.

Şukayr, “SDG’nin kontrolündeki zengin kaynaklara sahip bölgelerin Suriye'nin kontrolüne geçmesi halinde, mültecilerin geri dönüşü sağlanacak, Suriye, içinde bulunduğu kuşatmayı kıracak, yeniden kalkınma hamlesini gerçekleştirip altyapı kurma sürecini başlatacak” ifadelerini kullandı.

Kudüs Haber Ajansı - KHA