Habere göre İran – İngiltere çifte vatandaşlığına sahip olan Ekberi, yolsuzluk ve İngiltere’nin istihbarat servisi adına casusluk yapması gerekçesiyle idam cezasına çarptırıldı.

Haberde, Ekberi’nin aralarında İngiltere, İspanya, Almanya, İtalya, Avustralya, Malezya ve BAE'nin de bulunduğu farklı ülkelerde çok sayıda İngiliz istihbarat görevlisi ile görüştüğü aktarıldı.

“Ayrıca İngiliz istihbaratının bu olayla ilgili eylemleri, Ekberi’nin düşman nezdindeki değerini, geniş yetkilere sahip olmasının ve düşmanın ona güven duymasının önemini gösterdi” denilen haberde Ekberi, “İran’ın stratejik kurumları hakkında önemli bilgiler toplayan ve topladığı bilgileri birçok kez tamamen bilinçli şekilde İngiliz istihbaratına sunan Gizli İstihbarat Servisi’nin en önemli casuslarından biri” olarak nitelendirildi.

Soruşturmalardan edinilen bilgilere göre, İngiliz istihbarat teşkilatının Ekberi’ye bilgi toplama, güvenliğini sağlama, tutuklanması halinde istihbaratı örtbas etme, çalışmalarını kamufle etme ve İran güvenlik kurumlarını yanıltmak için yurtdışında bir şirket kurma gibi konularda eğitim verdiği kaydedildi.

Ayrıca İngiliz istihbarat teşkilatının Ekberi’ye özel iletişim araçları sağladığı, bunları kullanması için onu eğittiği ve İran'dan kaçışından sonra ona destek olduğu aktarıldı. İran’dan ayrılıp İngiltere’de ikamet ettikten sonra Rıza Ekberi’nin, Londra araştırma enstitüleriyle işbirliği yapmaya başladığı ifade edildi.

Rıza Ekberi’nin İngiliz istihbarat servisiyle işbirliğinin iki aşamadan oluştuğu kaydedilen haberde ilk aşamanın 2003'ten 2008'e kadar sürdüğü ikinci aşamanın ise İran'dan kaçıp İran'a dönüşünü de içine alan dönemden oluştuğu ifade edildi.

Unews’in haberine göre Rıza Ekberi, 2001 yılında emekli olduktan sonra İngiliz istihbaratının belirlediği ticari ve araştırma faaliyetleri alanında çalışmaya başladı.

Mehrnews’e göre, 2008 yılına kadar tamamen yurt dışında olan Ekberi, çok sayıda İngiliz istihbarat görevlisi ile görüştü.

İlk görüşmelerde İngiliz istihbarat subayı kendisini Focus adlı bir araştırma enstitüsünün araştırma avukatı olarak tanıttı ve bir süre sonra istihbarat ajanı kimliğini ortaya çıkardı.

2006 yılında, o dönemde ziyaret sayısının sınırlı olması nedeniyle George adlı İngiliz istihbarat subayı, güvenli bağlantı kurmak ve Ekberi’nin durumundan haberdar olmak için kendisine bir Apple laptop hediye etti.

Ekberi, bu ziyaretleri sırasında iç ve dış politika alanındaki stratejik konular, bölgesel, savunma, füze, nükleer müzakereler ve yaptırımlara ilişkin ekonomik konularda ülkenin önemli bilgilerini toplayarak tam bilgili ve hedefli bir şekilde İngiliz istihbarat görevlilerine iletti.

Habere göre, Ekberi ile görüşen MI6 elemanları George, Marco, Jessica, Colin, David gibi takma adlar kullanarak kendisi ile çeşitli toplantılar yaptı.

MI6 istihbarat görevliler ile görüşmelerinde Ekberi’ye iki yüzden fazla soru soruldu.

Ekberi, İngiliz gizli servisiyle işbirliği yaptığı süre boyunca ülke yetkilileriyle sık sık görüşerek çeşitli konularda görüşlerini alıp servise ilettiğini söyledi.

İngiliz istihbarat görevlilerinin yönelttiği sorularda yaklaşık 178 isimden bahsedilirken, Ekberi, 27 Kasım 2020’de başkent Tahran’da uğradığı suikast sonucu hayatını kaybeden bilim insanı Muhsin Fahrizade’yi “teknik düzeyde kilit bir isim” olarak tanıttı.

Haberde Ekberi’nin İngiliz istihbarat görevlileriyle yaptığı tüm görüşmelerde özel güvenlik tedbirleri aldığı yazıldı. MI6 ile işbirliği yaptığı yıllarda kendisine hediyeler ve büyük meblağlarda paralar verildiği belirtildi.

Kendisine ödenen paranın bir kısmı İran'da, bir kısmı Avusturya'daki hesabına, bir kısmı da bir İspanyol bankasındaki hesabına aktarıldığı ifade edildi.

Ekberi’nin 2008 yılında bir İngiliz istihbarat görevlisinin tavsiyesi üzerine İran’ı terk ettiği kaydedilen haberde ilk başta İran’ı tamamen terk etmek istemediği ancak Dubai’de bir istihbarat görevlisi ile koordineli yapılan görüşmelerde buna ikna olduğu belirtildi.

2008 yılında Ekberi’nin, bir iş gezisi bahanesiyle ülkeyi terk edip Viyana’ya gittiği, Viyana’dayken, hem ailesini yanına aldırabilmek hem Avrupa’da kalışında kuşku uyandırmamak için kendisine sahte bir senaryo tasarlandığı ifade edildi. Buna göre Ekberi’ye felç geçirmiş bir insan rolünü nasıl oynayacağı öğretildi.

Ekberi’nin ailesinin istihbarat tedbirleriyle önce Viyana’ya sonra İspanya’ya geçirildiği en son Ekberi’nin yanına İngiltere’ye yerleştirildi.

Ekberi İngiliz istihbarat görevlilerinin yardımıyla Avrupa’nın farklı ülkelerine nakledildi, tüm masrafları üstlenildi.

İngiliz vatandaşlığı alma sürecinde, Ekberi’ye bir ILR vizesi veya süresiz kalma izni anlamına gelen kalıcı oturma kartı verildi.

ILR’ye sahip olmak, Birleşik Krallık’ta istendiği zaman yaşama, çalışma ve okuma izni verildiği anlamına geliyor. İngiliz yasalarına göre, ILR kartın geçerliliği pasaport verildiğinde iptal edilir ancak İngiliz yasalarının aksine, Ekberi’nin bu kartı sonradan da kullandığı tesbit edildi.

İngiliz vatandaşlığını aldıktan sonra İran'a dönen ve İngiliz istihbaratı ile işbirliğine devam eden Ekberi, İran'daki yetkililer tarafından yapılan çeşitli istihbarat operasyonlarının ardından tutuklanarak dosyası mahkemeye taşındı. Duruşmalar Ekberi’nin avukatının huzurunda yapıldı.

Kudüs Haber Ajansı - KHA